Geçtiğimiz cuma günü ES TV'de Moderatörlüğünü yaptığım Osman Cemoğlu'nun da yorumlarıyla renk kattığı 'ES SPOR' programına telefonla katılan Eskişehirspor Mali Asbaşkanı Özgür Marankoz önemli bir konunun altını çizdi.

'Şehrimizin ileri gelenlerinden destek göremiyoruz'.

Durum aynen böyle.

Maalesef Eskişehir'in ileri gelenleri Eskişehirspor'u terk etmişler!

56 yıllık maziye sahip Siyah-Kırmızılı Kulüp geçmişte de inişli çıkışlı dönemler yaşadı.

2'nci ve 3'üncü liglere kadar düştü.

Ama valilerin ve belediye başkanları Selami Vardar, Sezai Aksoy ve Aydın Arat ile bu şehirden ekmek yiyenlerin sayesinde bu badireleri atlatıp yeniden süper lige yükseldi.

'GEÇMİŞTE VERDİKTE NE OLDU?'

Eskişehirli iş adamlarına ve ileri gelenlerine 'neden destek olmuyorsunuz?' diye sorulduğunda şu cevabı veriyorlar:

'Geçmişte açılan kampanyalara katıldık. Eşya piyangolarına destek olduk. Girmediğimiz maçlar için satılan biletlere destek olduk. Bağış yaptık. Fenerbahçe'ye, Beşiktaş'a ciddi rakamlarla futbolcular satıldı. Kulübün kasasına çok yüksek paralar girdi. Bu paralar nereye gitti?' diye soruyorlar.

Haklılar mı?

Evet, hem de çok!

Ama bugün geriye dönüp bunları sorgulamanın bugüne faydası var mı?

Bunların hesabı zamanında sorulmalıydı.

Üzerinden yıllar geçmiş.

O yıllarda 'Ağamsın, paşamsın. Şu kulüpten şu futbolcuyu transfer ederseniz yardımcı olurum' diyenler bugün o başkanları suçluyor.

O defterler zamanında hesap sorulmadığı için kapanmış.

Bugün ise ele güne muhtaç olmadan dürüst ve şeffaf olarak Eskişehirspor'u yaşatmaya çalışan bir yönetim var.

'Eskişehirspor kapanmasın' diyerek sadece kulübü yaşatmak için kimsenin sahip çıkmadığı bir dönemde göreve gelen Mehmet Şimşek ve yönetim kurulundaki isimlerin kısa sürede söz vermedikleri halde 8 dosya kapattılar.

Hem de şehrin ileri gelenlerden destek almadan.

Dolar veya EURO ile sözleşme yapılmış alacaklarını tahsil edemedikleri için FİFA'ya giderek küme düşürme yetkisi ellerinde bulunan futbolcularla görüşerek çok küçük rakamlarla uçurumun kenarında olan Eskişehirspor'u kurtardılar.

Bunları görmezden gelenler yapılan tüm çağrılara da kulaklarını tıkadılar.

TRABZONSPOR DOSYASINI KAPATMAK BU ŞEHRİN GÖREVİ

Ellerinde kulübü küme düşürme yetkisi olan futbolcuların kimisinin alacaklarının tamamını ödediler kimisini taksite bağladılar, hatta 'süper lige' çıkması durumunda ödenmesi konusunda anlaştılar.

Borçlar bitti mi?

Elbette ki bitmedi.

Kulüpten alacakları olan teknik direktörler, futbolcular ve kişilerle görüşerek dertlerini anlattılar ve transfer tahtasını açabilmek için imzalarını aldılar.

Ancak hepinizin bildiği gibi Trabzonspor Kulübü Başkanı ve yöneticileri Eskişehirspor Kulübü'nün şampiyonluklarını engellediği iddiasıyla 6 Milyon alacağının tamamını istiyor.

Trabzonspor Kulübüne olan borç kapanmadığı sürece Siyah-Kırmızılı Kulübün de transfer tahtasını açması mümkün değil.

Bordo-Mavili Kulübünün alacağını ödemek bu şehirde yaşayan hepimizin görevi…

Bu borç her ne kadar Eskişehirspor Kulübün de olsa Eskişehirlilerin borcu.

Taraftarlar, küçük işletme sahiplerinden bazıları bugüne kadar açılan hem 'Fidan' hem de 'Dosya Kapat' kampanyalarına destek verdiler.

O paralarla önemli dosyalar kapandı.

Trabzonspor'a olan borcun kapanması için de şehrin ileri gelenleri taşın altına ellerini koymalı.

AFYONSPOR 3 MİLYON TOPLADI ESKİŞEHİR'DE İKİ KATI TOPLANIR

Geçtiğimiz günlerde yazmıştım.

Afyon valisi, belediye başkanı, milletvekilleri ve STK'ların öncülüğünde Afyonspor'a kaynak sağlamak adına 'Birlik ve Beraberlik' gecesi düzenlendi.

Bu gece de 3 Milyon TL para toplanmış.

Eskişehirspor Mali Asbaşkanı Özgür Marankoz da bu konuya dikkat çekerek, 'Afyonspor için gerçekleştirilen 'birlik gecesinde' yaklaşık 3 milyon TL'lik bağış toplandı. Bizim de böyle bir gece düzenlememiz gerekiyor ancak bu organizasyonu şehrimizin bir büyüğü düzenlemeli. Eskişehirspor yapınca nedense olmuyor. Şehrimizin büyükleri böyle bir organizasyona ön ayak olmalı' dedi.

Şehirde maalesef 'Eskişehirspor'a destek' deyince çoğunluk sırtını dönüyor.

Valimiz Erol Ayyıldız, milletvekillerimiz, merkezdeki üç belediye başkanı, ETO, ESO, Ticaret Borsası, Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı, Esnaf Odaları Birliği Başkanlığının öncülük edeceği bir gece yapılırsa Afyonspor için 3 Milyon toplandıysa Eskişehir gibi büyük bir ilde 6 Milyon neden toplanmasın?

Yeter ki organizasyonu üstlenecek biri veya birileri olsun.

* * *

BAŞKAN'DAN MÜDÜRE ANLAMLI HEDİYE

Bir yıl önce Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürü olarak atanan Ender Muhammed Gümüş, kısa süre de Eskişehir merkezinde ve ilçelerinde tarımla uğraşanların gönlüne girdi.

Son yıllarda Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürü olarak görev yapan müdürlerin içerisinde en aktif olanı.

Tarım alanında faaliyet gösteren sivil toplum örgütlerin temsilcileri ve bazı ilçe belediye başkanları ile sohbet ettiğimizde Ender Muhammed Gümüş'ü makamında oturmak yerine ilçeleri ziyaret ederek ilçe İl Tarım ve Orman Müdürleriyle birlikte üreticilerin sorunlarını dinlemeyi tercih ettiğini söylüyorlar.

Sosyal medyadan da takip ediyorum kendisini.

İlçelerdeki boş ve kullanılmayan tarım arazileri üreticilere tahsis ederek üretimin artırılması konusunda gayret sarf ediyor.

* * *

Eskişehir'de göreve başlamasının üzerinden bir yıl oldu.

Bu süreçte sanıyorum iki ay önce idi bir konuda bilgi almak üzere kendisini ziyaret ederek tanışma fırsatım olmuştu.

Yaklaşık 20 dakika makamında oturdum.

İlçelerdeki ilçe müdürlerinden, belediye başkanlarından ve üreticilerden gelen telefonlar nedeniyle ancak beş dakika sohbet etme imkanımız olmuştu.

Zamanı geldiğinde Eskişehir'den ayrıldığında iz bırakmış ender müdürlerden birisi olacak.

BAŞKAN ÇAM KILIÇ HEDİYE ETTİ

Sarıcaya İlçemiz de Akdeniz iklimi yaşanıyor.

Bu nedenle meyve ve sebzecilik alanında Türkiye'nin önemli ilçelerinden birisi…

Eskişehir İl Tarım ve Orman Müdürü Ender Muhammed Gümüş'te Sarıcakaya İlçesindeki sebze ve meyve üretimin artırılması konusunda destek veriyor.

İlçeye verdiği desteklerden dolayı Sarıcakaya İlçesi Belediye Başkanı Hüseyin Çam, Gümüş'e üzerinde 'Ali'den başka yiğit, Zülfikar'dan başka kılıç yoktur' yazan kılıç hediye etmiş.

İl Tarım ve Orman Müdürü de kendisine kılıç hediye eden Başkan Çam'a teşekkür ederek, 'Rabbimiz, bize de yiğitlik, güç ve kuvvet ile birlik ve beraberlik nasip et (amin)' diyerek hediyeyi almış.

* * *

Şimdi birileri 'Başka verecek hediye mi bulamamış da Kılıç hediye etmiş' diyebilirler.

Kılıç'ın anlamı şöyle:

'Adaleti temsil eden kılıç, aynı zamanda anlaşmazlıkları karşı tarafa zarar vermeden, barış yoluyla çözmenin, gerçekçiliğin, yiğitliğin, şer güçlerle mücadelenin simgesidir. Gücün, hakimiyetin, adaletin, cesaretin ve yiğitliğin, ihtiyat ve yok etmenin sembolüdür.'

* * *

Muzaffer Bebek için destek istedi

Eskişehir de ikinci SMA'lı 'Muzaffer Bebek' için 'Toprak Bebek' için yapılan seferberlik gibi bir canlılık göremiyorum.

'Toprak Bebek' için başta belediyeler olmak üzere KENT Konseyi ve hemen hemen tüm STK'lar, halk açılan yardım kampanyasına seferber olmuştu.

Bu seferberlik kısa sürede sonuç verdi.

Şimdi tedavisi için Dubai'ye gitti.

Elbette ki insanlar daha yakında 'Toprak Bebek'in' sağlığına kavuşması için açılan yardım kampanyasında hem maddi hem de manevi olarak yoruldu.

Ancak Sağlık Bakanlığı maalesef bu hastalıkla mücadele eden çocukların tedavisi için gerekli parayı karşılamıyor.

O nedenle aileleri de ister istemez halktan destek bekliyor.

Keşke devlet SMA'lı çocukların tedavi giderlerini karşılasa da aileleri de yardım kampanyasından toplanacak paraya ihtiyaç duymasa.

Bu çocukların yaşamaları için az veya çok demeden açılan kampanyalara destek olmak hepimizin insanlık görevi.

'Devlet SMA hastası evlatlarımız ve

ailelerinin feryadına kulak tıkamamalı'

SMA'lı Muzaffer bebeğin kampanyasına destek için açılan kermesi ziyaret eden CHP'li Utku Çakırözer, Sağlık Bakanlığı'na çağrıda bulundu.

Eskişehirli SMA Tip 2 hastası Toprak bebeğin yurtdışında tedavi olabilmesi için başlatılan kampanya tamamlanırken, Eskişehirliler SMA Tip 1 hastası bir yaşındaki Muzaffer Kiraz'ın da yurtdışında tedavi olabilmesi için seferber oldu.

Muzaffer bebeğin kampanyasına destek için açılan kermesi ziyaret eden CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Sağlık Bakanlığı'na çağrıda bulunarak SMA hastaları ve ailelerinin seslerinin duyulmasını istedi.

Çakırözer, 'Hayırsever Eskişehirliler ile yurttaşlarımızın destekleriyle bu kampanyanın da tamamlanacağına ve Muzaffer bebeğimizin en kısa zamanda talep edilen tedavisine başlayacağına inanıyorum. Ama artık devlet SMA hastası evlatlarımız ve ailelerinin feryadına kulak tıkamamalı! Sağlık Bakanlığı derhal üzerine düşen görevi, sorumluluğunu yerine getirilmeli. Muzaffer bebeğimiz ve SMA hastası evlatlarımız istediği tedavileri artık Türkiye'de de olabilmeli' dedi.

Muzaffer bebeğin babası İsmail Kiraz ise, 'Muzaffer şu an bir yaşında. Hastanede yoğun bakımda makineler ile nefes alıp veriyor. Ne olur Muzaffer'ime destek olun, tek istediğim bu' çağrısında bulundu.

'MUZAFFER'İME DESTEK OLUN'

Eskişehir'de SMA Tip 1 hastası Muzaffer Kiraz'ın yurtdışında tedavi olabilmesi için başlatılan kampanyaya destek amacıyla 'Muzaffer'e Umut Ol Platformu' tarafından açılan kermes ziyaretçilerini bekliyor.

CHP Eskişehir Milletvekili Utku Çakırözer, Akköylüler Derneği'nde açılan kermesi ziyaret ederek hem kampanyaya, hem de Muzaffer bebeğin durumuna ilişkin bilgi aldı. Çakırözer, Muzaffer bebeğin babası İsmail Kiraz ve Dernek Başkanı Mehmet Doğan ile destek çağrısında bulundu.

'ESKİŞEHİR SEFERBER'

SMA Tip 1 hastası Muzaffer bebeğin tedavi olabilmesi için tüm Eskişehir'in seferber olduğunu söyleyen Çakırözer, 'Bu ilaçların Türkiye'de devlet tarafından karşılanması lazım ki aileler perişan halde kalmasın, evlatlarımızın tedavileri başlatılsın. Sağlık Bakanlığımız, ilacı üreten firma artık bir an önce devreye girmeli ve sorumluluğunu yerine getirilmelidir. Sağlık Bakanlığı gerekli adımı atana kadar hep birlikte bu kampanyalara destek olmalıyız. Hem Muzaffer bebeğimize, hem de tedavi olmayı bekleyen yüzlerce yavrumuza umut olalım' diyerek Eskişehirlileri kampanyaya davet etti.

'YALNIZ OLMADIĞIMIZI BİLİYORUZ!'

Tüm Eskişehirlileri Muzaffer'e umut olmak için kermese davet eden Akköylüler Dernek Başkan Mehmet Doğan ise, 'Yalnız olmadığımızı biliyoruz. Muzaffer bebeğimizin tedavisi için gerekli parayı toplayacağımıza inanıyorum. Evlatlarımızın zamanla yarışıyor. Devletimiz bu yavrularımıza sahip çıksın' diye konuştu.

* * *

Haydi Eskişehir.

Toprak Bebek'e sahip çıktığınız, destek olduğunuz gibi 1 yaşındaki Muzaffer Bebek için de seferber olalım.

Muzaffer Bebek'te sağlığına kavuşsun.

Muzaffer bebekler yaşasın!

* * * *

FIKRA:

Uğursuz

Garip dervişin biri büyük bir köşkün önünden geçerken 'av meraklısı ve zalim' olan bey, yardımcıları ile ava gitmek için evden çıkıyorlardı. Dervişle selamlaştılar. Aksilik bu ya o gün hiç bir şey vuramadan dönerler.

Bey çok sinirlidir:
-'Sabah ava giderken karşılaştığımız o dervişi bulun çabuk! Onun yüzünden işlerim ters gitti. Uğursuzu getirin bana!'.
Yardımcıları hemen dervişi bulup beyin huzuruna çıkarırlar.

Bey kükrer:
-'Bre uğursuz adam! Senin yüzünden elimiz boş geldik! Hiçbir şey vuramadık! Tez vurun kellesini!'.
Derviş, beye şöyle der:
-'Beyim sabah selamlaştık. Siz hiçbir şey vuramadınız. Ben ise kellemi kaybediyorum. Siz söyleyin, hangimiz daha uğursuzuz?'.

* * *