TEOG Sınavı yerine uygulanacak olan yeni sistemin ayrıntıları belli olmaya başladı. Yeni sistem doğal olarak bazı eleştirileri ve soruları da beraberinde getiriyor.
Milli Eğitim Bakanı İsmet Yılmaz; yapılan eleştirilerden yararlanıp, sıkıntıları gidermeye çalışmak yerine; sistemi 'karalama, gölgede bırakma' gibi yaklaşımda bulunanları 'Solomon Adası Yerlileri'ne benzetti.

GÜLER MİSİN AĞLAR MISIN?
Solomon Adaları, Büyük Okyanus'un güneyinde, Papua Yeni Gine'nin doğusundaki adalar devletidir.
Nüfusun % 60'ının okuma yazma bilmediği bu ülkenin halkı; yıllarca sömürgecilerin elinde oyuncak olmanın ötesinde deprem, tsunami gibi doğal afetler altında debelenip durmaktadır.
Sayın Bakan Solomon Adası yerlilerinin bir alanı tarıma açmak için, o alan içindeki ağacı kesmek yerine etrafında toplanıp kötü söz söyleyerek ağacı kuruttuklarını 'anlatırken' 'Solomon Adası yerlileri gibi, yok olması için negatif unsurlar konuşursanız, oradan bir başarı beklenemez.' ifadelerini kullandı.

SOLOMON'A DEĞİL ÜLKEMİZE BAKALIM..!
Sayın Bakan'ın verdiği 'Solomon' örneğinden giderek 'çok iyi' olduğunu savunduğu liselere giriş sistemi ile ilgili aşağıdaki soruları bir ağaca sorsak (!) gerçekten ağaç kururdu. 14-15 yaşındaki çocuklarımızın, fidan gibi yavrularımızın halini düşünün artık.
  • Hani TEOG Sınavı'nın kaldırılacağını ve çocuklarımızın sınav stresinden kurtulacağını söylemiştiniz?
Sınav kalkmadığı gibi yarattığınız(!) garip bir sınav ile öğrencilere çok daha büyük kaygılar yaşatıyorsunuz.
  • Sınava çok az öğrencinin başvuracağını söylemiştiniz. Yine yanıldınız.
1 milyon 200 bin öğrenciden 996 bini sınava başvurdu.
  • 996 bin öğrencinin gireceği sınavın adı nedir?
  • Bu kadar çok başvuru olmasına rağmen sadece 126.500 öğrenci nitelikli okullara girebilecek.
  • İlçelerde ve kenar semtlerde yaşayan başarılı çocukların, dar çevrelerinden kurtulma şanslarının yok edildiğinin farkında değil misiniz?
  • Okulları hangi kriterlere göre nitelikli ve niteliksiz olarak ayırdınız?

ZORUNLU BEŞ TERCİH BASKISI
  • Oluşturduğunuz 'çember sistemi' ile 3 Anadolu lisesi olan bir eğitim bölgesinde zorunlu beş tercih yaptırarak öğrencileri neden İmam-Hatip lisesi seçmeye zorluyorsunuz?
  • Zorunlu tercih yaptırılan öğrenciler, istemedikleri okullara yönlendirildiği zaman milleti 'tercihiniz var' diyerek mi avutacaksınız?
  • Öğrencilerin gitmek istemedikleri okullara zorunlu tercih yaptırılması insan haklarına ve yasalara uygun mudur?
  • 34 İl merkezinde sınavla öğrenci alınacak okullar arasında hiç Anadolu lisesi yok. Bu illerdeki başarılı çocuklar Anadolu lisesinde okumak isterlerse başka illere mi gidecekler? Yoksa İmam-Hatip liselerine ya da özel okullara gitmek zorunda mı kalacaklar?
  • Sınavla girilecek nitelikli (!) Anadolu lisesi olmayan Edirne, Yalova, Çanakkale, Bilecik, Kırklareli, Çorum, Kütahya, Ordu, Tokat ve Trabzon... gibi iller hangi kriterlere göre belirlendi .
  • Türkiye'de ve Eskişehir'de, %1'lik dilimle öğrenci alan birçok Anadolu lisesi niteliksiz okul sınıfına alındı. Onların yerine neden çok sayıda İmam-Hatip lisesi nitelikli okul kapsamına alındı?
  • Sınavla yerleşecek olan ilk yüzde 10'luk dilimde İmam-Hatip liselerine devam eden öğrenci oranı artırılarak İmam-Hatip liselerinin akademik başarısı yükseltilirken, Anadolu liselerinin başarısı azaltılmak mı isteniyor?
  • Bu yeni (!) sistemin amacı sadece İmam-Hatip ve özel okullardaki öğrenci sayısını artırmak mı?
  • Unutmayalım ki; 'nitelikli okul ve eğitim' tüm çocukların hakkıdır.
  • Eğitimde ön sıralarda bulunan ülkelerde öğrencilerin evlerine en yakın okula gitmeleri esastır. Ancak; Türkiye'de aynı şehirdeki mahalleler arasındaki ekonomik ve sosyal farklılıklar, eşitsizlikler okullara da yansımaktadır.
Bu çelişkileri gidermeden öğrencileri kendi mahallelerinde bulunan okullara gitmeye zorlamak; öğrencilerin ait olduğu toplumsal sınıfa göre eğitim almaya mecbur kılmak ve eşitsizliklerin devamını sürdürmek anlamına gelmez mi?
Tüm bu yazılanları, sorulanları görmezden, bilmezden, duymazdan gelenler Solomon Adaları'nda mı yaşıyor?