Toplumsal gündemimizin üzerine kara bulutlar gibi çöken 'doğaya ve kadına yönelik kıyımlar' konusunda sözün bittiği yerdeyiz…
Aklıma ve duygularıma sığmayan böylesi kara konuları yazmayı benim içim kaldırmıyor artık…
Akıl tutulması yaşadığım kara ortamda sığınacak bir liman ararken, Tepebaşı Belediyesi'nin 18 Ağustos 2019 tarihinde kamuoyuna sunduğu 'Kent Enstitüsü Eğitimlerine Yoğun ilgi' başlıklı basın açıklaması bana ışık oldu.
Ve bu güzel umudu sizlerle bir kez daha paylaşmak istedim.

BİR SEVDADIR KÖY ENSTİTÜLERİ
Bir eğitimci olarak, yaklaşık otuz yıldan beri üzerinde yoğunlaştığım 'Köy Enstitüleri' konusunda o kadar çok kaynak okudum, araştırdım, dinledim, söyledim ve yazdım ki…
Bu konuda bilincimde oluşan birikim, bana uzun süreden beri hep sorar durur:
' – Peki, Köy Enstitüleri Sisteminden bugüne ve yarınlara nasıl bir çıkarım yapılabilir?...'
Yaklaşık beş yıldan beri bu çıkarımın; 'Belediyelerin sorumluluğu altında Kent Enstitüleri oluşturmak…' olması gerektiği konusunu irdelemeye çalışıyorum…
Biliyoruz ki Köy Enstitüleri Sistemi, dar anlamda 'bir eğitim modeli' ya da 'bir öğretmen yetiştirme modeli' değil; 'Evrensel eğitim bilimi değerleriyle Cumhuriyet değerlerimizin kaynaştırılmasından üretilmiş bütünsel bir eğitim sistemidir…'
Sözün özü, ulusal ve evrensel boyutlarıyla eğitim alanında önemli bir deneyim olan 'Köy Enstitüleri Sistemi', ülkemizin bugünkü eğitim sisteminde yararlanılabilecek önemli bir kaynaktır.
Türkiye'nin böylesine sorunlu bir ortamında, 'Belediyelerin Eğitimdeki Yeri' gibi bir konudan başlayıp, sonra da 'Köy Enstitüleri'ni irdelemek ve 'Kent Enstitüleri' gibi tartışmalı bir önermeye ulaşmak elbette kolay değil…

KÖY ENSTİTÜLERİNİN GÜNÜMÜZE YANSIMASI: 'KENT ENSTİTÜLERİ'
Köy Enstitüleri deneyiminden çıkarılacak gelecek önerisi 'Kent Enstitüleri' olmalıdır.
'Laik, bilimsel, demokratik ve kamusal eğitim' ilkelerini temel alan Kent Enstitüleri; Belediyelerin sorumluluğu altında, konuyla ilgili kamu kurumlarının, üniversitelerin ve ilgili STK'ların katkılarıyla 'Yaşam boyu öğretim/eğitim veren kurumlar' olmalıdır.
Ülkemizde yerel yönetimlerle ilgili yasalar ve toplumsal yaşam pratiğinden kaynaklanan zorunluluklar, belediyelere 'yaşam boyu eğitim' alanında önemli yetki ve görevler yüklemektedir.
Ancak belediyelerin eğitim alanında yaptıkları çalışmalar nitelik ve nicelik olarak yeterli değildir.
Üstelik mevcut çalışmalar da diğer eğitim kuruluşlarıyla ve diğer belediyelerle eşgüdümlü değildir.

***

Bilindiği gibi, Köy Enstitülerinin kuruluş ve uygulama aşamalarında önemli bir merkez olan Eskişehir, bu konuda çok zengin bir birikime sahiptir.
Diğer yandan, Anadolu Üniversitesi bünyesinde yaşam boyu eğitim alanında dünya çapında bir örnek olarak geliştirilen 'Açıköğretim Fakültesi' uygulaması, Kent Enstitüleri için önemli bir kaynaktır.
Daha da önemlisi, Eskişehir'de son yıllarda çağdaş belediyecilik alanında ulusal ve uluslararası boyutta başarılı çalışmalar yapılması, Kent Enstitülerinin ilk uygulamalarının Eskişehir'de başlatılması için önemli bir avantajdır.

TEPEBAŞI KENT ENSTİTÜSÜ'NE YOĞUN İLGİ
Eskişehir'de Tepebaşı Belediyesi bünyesinde Sayın Ahmet ATAÇ'ın başkanlığı dönemlerinde 'Belde Evleri' adı altında çok yaygın bir biçimde sürdürülmekte olan yaşam boyu eğitim çalışmalarının son yıllarda 'Tepebaşı Belediyesi Kent Enstitüsü' adı altında sürdürülmesi örnek bir uygulamadır.
Bu uygulamanın Tepebaşı Belediyesi ile Anadolu Üniversitesi Açıköğretim Fakültesi tarafından birlikte yürütülmesi, 'uygulanabilirlik' ve 'güvenilirlik' özelliklerini artırıyor.
Tepebaşı Belediyesi'nin, Anadolu'nun aydınlanma sürecini şekillendiren Köy
Enstitüleri'nin sosyal eğitim anlayışını, günümüzün gelişmiş e- öğrenme teknolojileriyle harmanlayarak hizmete sunduğu Tepebaşı Kent Enstitüsü ile ilgili son bilgileri birlikte irdeleyelim:
  • Tepebaşı Kent Enstitüsü eğitimleri, Tepebaşı Belediyesi tarafından Anadolu Üniversitesi desteğiyle, ücretsiz olarak sunuluyor.
  • Kent Enstitüsü eğitiminde 'Girişimcilik, Sosyal Medya, Finans Okuryazarlığı, Gıda Güvenliği, Etkili İletişim, Müşteri İlişkileri, Fotoğrafçılık ve İngilizce' olmak üzere yedi program yer alıyor.
  • Tepebaşı Kent Enstitüsü eğitimlerini başarıyla tamamlayan katılımcıların performansları, Anadolu Üniversitesi ve Eskişehir Tepebaşı Belediyesi onaylı bir katılım sertifikası ile belgelendiriliyor.
  • Kayıtların ve eğitimlerin devam ettiği Tepebaşı Kent Enstitüsü'nde, eğitimler, şu anda bin 691 katılımcı ile devam ediyor.
Sonuç olarak:
Eğer iyi değerlendirilebilirse; Kent Enstitülerinin tarihsel, hukuksal, bilimsel ve siyasal anlamda güçlü dayanakları vardır. Uygulanabilirlik ve sürdürülebilirlik olasılıkları çok güçlüdür.
Bu konuda öncelikli görev CHP'li belediyelere düşmektedir.
Çünkü CHP'nin 24 Haziran 2018 Seçim Bildirgesi'nin 106. sayfasındaki konuyla ilgili bölüm aynen şöyledir:
  • 'Yetişkinler için yeni bilgi ve beceriler kazandıracak 'Kent Enstitüleri' ve 'Yaşam Boyu Eğitim Okulları' kuracağız.
  • Kent Enstitüleri'nde ve Yaşam Boyu Eğitim Okulları'nda katılımcıların İnternet, teknoloji, medya okuryazarlığını artıracağız. Onlara boş zamanlarında sanatsal, kültürel ve sosyal olanaklar sunacağız...'
Tepebaşı Kent Enstitüsü, Türkiye'de çeşitli dönemlerde bazı belediyelerde Kent Enstitüsü adı altında uygulanmaya çalışılan örnekler içinde 'en iyi, en güzel ve en doğrusudur.'
Eskişehir'de ortaya çıkan bu güzel örneğin, öncelikle tüm CHP'li belediyelerde yaygınlaştırılması için gerekli adımların atılması gerekir.
İnanıyoruz ki bu tür somut adımlar, 'CHP içinde depreşen belediye- parti örgütü tartışmalarının ne kadar anlamsız olduğunu da ortaya koyacaktır…'

****

SELAMİ VARDAR YAŞIYOR…
Geçtiğimiz Cumartesi günü, Eskişehir'in efsane belediye başkanı Selami VARDAR'ın 18. Ölüm Yıldönümüydü.
Aradan geçen yılların gösterdiği gibi, 'Selami VARDAR'ın uyguladığı sosyal demokrat belediyecilik uygulamaları güçlenerek yaşıyor…'
Dileğimiz, Selami VARDAR'ın anısına ve eserlerine daha kurumsal ve ilkesel olarak sahip çıkılmasıdır.
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…