'Porsuk'un kenarını nasıl sağlamlaştırırız ve Porsuk'un çevresini sıvılaştırma, asırlardan beri nasıl sıvılaştırdığını ve bunun sebep olabileceği tehlikeleri hep düşüne geldik. Biliyorsunuz köprüler dahil her şey yenilendi. Çünkü 1999 depreminde göreve henüz yeni gelmiştik, daha tebrikler bitmemişti. Gördük ki deprem eğer biraz daha şiddetli olarak tekrarlamaya devam edecek olursa Porsuk üzerindeki köprülerin tamamı yıkılacaktı ve şehrin kuzeyi ile güneyi arasında iki tarafa dağılmış olan hastanelere yaralı yetiştirmek bile mümkün olmayacaktı. O günden bugüne kadar hep 'Eskişehir'in bir deprem afeti ile karşı karşıya kaldığı zaman sorumlu bir belediye olarak ne yaparız?' diye hep endişe edip durdum. Bir Köprübaşı Projesi hazırlamıştık ama maalesef çeşitli nedenlerden dolayı onu uygulama fırsatı bulamadık. İmdadımıza hükümetin, Afet Riskli Bölgeler Kanunu yetişti. O kanun çıkınca biz hemen Porsuk kıyısını ele alalım diye çalışmalara başlamak için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile temasa geçtiğimizde bakanlık dikkatle konuyu inceledi, bütün raporları, etütleri o güne kadar yapılmış olan hükümetçe yapılmış olan araştırmalarda dahil ve bize 8 mahallenin (Mustafa Kemal Paşa, İhsaniye, Hacı Ali Bey, Yeni, Işıklar, Mamure, Deliklitaş ve Kurtuluş) de bu plana dahil edilmesini buraların da afet riski taşıdığını, gerek eski inşaat teknolojisi gerekse malzemelerin kullanışı açısından risk taşıdığından bahisle onun da dahil edilmesini istedi.'

PROJEYİ İTÜ HAZIRLADI
Yukarıdaki sözler Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen'e ait. Büyükerşen bu sözleri 20 Haziran 2016'da 'Eskişehir Afet Riskli Alan Projesi İletişim Merkezi' açılışında söylemişti. Çevre Şehircilik Bakanlığı isteğiyle hazırlanan (Hatta projenin yarı parasını onlar verdi) Afet Riskli Alan Projesi Danıştay tarafından iptal edildi. Peki bu duruma nasıl gelindi? 2013 yılında Büyükşehir Belediyesi Porsuk Çayı'nın sıvılaştırdığı alanları yeniden ele alarak yaptığı dönüşüm projesini Çevre ve Şehircilik Bakanlığına sunmuştu. Bakanlık Jeoloji Mühendisleri Odası Şube Başkanı Can Ayday'ın araştırmasını işaret ederek, hazırlanan projenin sekiz mahalleyi de kapsayayacak şekilde hazırlanmasını istedi. Bunun üzerine söz konusu alanda çalışmalara başlanılıp, toplanan gerekli verilerle alan sınırları belirlenerek Bakanlığa sunuldu. Bakanlık bir ay sonunda projeyi Bakanlar Kurulu Kararı ile onayladı. Gerekli uygulama projesinin yaptırılma yetkisini Mayıs 2013'de Eskişehir Büyükşehir Belediyesi'ne verildi. Büyükşehir Belediyesi Uygulama Projesi için Türkiye'nin en deneyimle ve tecrübeli üniversitesi olan İstanbil Teknik Üniversitesi'ne (İTÜ) talepte bulundu. Yapılan anlaşma üzerine, üniversite bölgenin jeolojik etüdünün de yaptı. Üç yıl süren bir ekip çalışması ile proje hazırlandı.

AYLARCA BEKLETİP
ONAYLAMADI
Bu süre içerisinde bölgedeki hak sahipleri tespiti, gayrimenkullerin değerlendirilmesi, halihazır haritaların üretilmesi, mevcut durum analizi, 1/5000'lik, 1/1000'lik ve 1/500'lük plan ve projeler tamamlandı. Bölgede yapılacak yenilikleri somut hale getiren maketler hazırlandı. Kurulan iletişim merkezinde bölgedeki halka somut bilgiler verildi. 14 Nisan 2017 tarihinde hazırlanan proje, onay için Bakanlığa teslim edildi. Bakanlık projede revizyon istedi. İstenen revizyon hızlı bir şekilde yapılarak, tekrar Bakanlığa verildi. Yedi ay sonra Bakanlık ikinci kez revizyon istedi. Bu revizyonda yine çok kısa sürede gerçekleştirilerek, Bakanlığa üçüncü kez teslim edildi. Bu süreçte Afet Riskli Bölge'de evleri olanlar dernek kurdu. 'Afet Riskli Mağdurları Derneği' adı verilen oluşum Bakanlar Kurulu kararına bağlanan ve belirlenen sınırın iptali için Danıştay nezdinde dava açtı. Danıştay son projenin Bakanlıoğı tesliminden altı ay sonra ODTÜ'den üç kişilik bilirkişi raporunu dikkate alarak, önce projenin dayanağı olan Bakanlar Kurulu Kararı'nın yürütülmesinin durdurulmasına karar verdi. Bu karar sonrasında projeyi aylarca bekletip,onaylamayan Bakanlık 'yürütmeyi durdurma kararını' gerekçe göstererek, mahkemenin kesin kararını beklemeden, plan ve projeleri Büyükşehir Belediyesi'ne iade etti.

EMEK VE PARA BOŞA GİTTİ
Bundan 6-7 ay sonra 'Danıştay kesin kararını vererek, Bakanlar Kurulu kararının İptal' etti. Bu süreçlerin hiçbirinde Bakanlık Büyükşehir Belediyesi'ni dava dahil bilgilendirmedi. Görüş istemedi. Bu iptal kararıyla proje için harcanan 'emek ve para boşa gitmiş' oldu. İptal edilen proje 56,4 Hektarlık alanı kapsıyordu. Burada 1348 parselde konumlu 8940 malike ait 6837 adet bağımsız bölümü kapsıyordu. Proje Tepebaşı Bölgesinde Mustafa Kemal Paşa, İhsaniye, Hacı Ali Bey, Yeni, Işıklar ve Mamure Mahalleleri ile Odunpazarı Bölgesi'nde Deliklitaş ile Kurtuluş Mahallesi'nin büyük kısmında uygulanacaktı. Dönüşüm projesinde yer altı otoparkları, bisiklet yolları, yeşil alanlar, ticaret alanları, oteller ve yerleşim alanları yer alıyordu. Porsuk çevresinde yeşil bir çevre planlanıyordu.

HİÇE SAYIYORLAR
Ortaya çıkan bu durum karşısında Büyükşehir Belediyesi sıvılaşmanın kesin olduğu Porsuk kıyılarında önlenebilmesi için çalışma başlattı. Bu kapsamda Bakanlık yerine Belediye Meclisi'nin yasal olarak yetkili bulunduğu Porsuk 1 ve Porsuk 2 Dönüşüm Projeleri ile Gündoğdu 1-2-3 Projeleri oy birliği ile onaylanarak, uzlaşma, imar uygulamaları ve kamulaştırma işlemlerine başladı. Eskişehir'de yarın büyük deprem meydana gelirse, afet riskli bölgelerdeki can ve mal kaybının sorumlusu kim olacak? Projeyi aylarca bekletip, onaylamayan Çevre Şehircilik Bakanı bunun hesabını nasıl verecek? Afet riskli alanlarda sağlam yapıların olması için çalışan Büyükşehir Belediyesi'ni engelleyenler, Eskişehir'e büyük kötülük yapıyor. Olası bir depremde Eskişehirlilerin can ve mal güvenliğini hiçe sayıyorlar...
---------------------------------------------------------------

BÜYÜKERŞEN'DEN AKMEN VE TAŞEL'E ÖVGÜ

Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen ile dün bir grup meslektaşımla sohbet ettik. Büyükerşen İl Başkanının kimin olacağı konusundaki samimi açıklamalarda bulundu. Hiç kimseninin kendisine İl Başkan adaylığı için isim vermediğini belirten Büyükerşen; 'Zaten bu konuda bana yaklaşamıyorlar. Gelseler, ileride milletvekilliği veya belediye başkanlığı için İl Başkanlığından istifa etmeyeceğine şerefi üzerine yemin etmelerini isterim' dedi. Sevgi Akmen'in İl Başkanı olmasına sıcak baktığını ifade eden Büyükerşen; 'Kendisi Siyasal Bilgiler Fakültesini bitirdi. Gerçekten disiplinli ve donanımlı biri. İl Başkanlığını layıkıyla yapabileceğini düşünüyorum Ben onun milletvekili olmasını istiyordum. Ama genel merkezdeki bizimkiler önünü kestiği için olamadı' dedi.
İl Başkan adaylığı için adı geçen isimleri sordum. Mahmut Süzen için 'olmaz' diyen Büyükerşen; 'Recep Taşel temiz yüzlü, kıyafeti yerinde, iyi konuşan arkadaşımız. Aday olursa ben de oy veririm' dedi.
-------------------------------------------------------
FOTO ŞAKA

CHP PM Üyesi Gaye Usluer:
Yılmaz Hocam önümüzdeki seçimde benim tekrar milletvekili adayı olmam konusunda Kılıçdaroğlu'nu ikna eder misiniz?
Büyükşehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen: Gayeciğim ben seni Kılıçdaroğlu'na 'muhalefet bayrağı' aç diye mi milletvekili yaptım? Sana muhalefet bayrağını açtıranlar Kılıçdaroğlu'nu ikna etsin.
-------------------------------------------------
FIKRA
OSMANLI DA FAYTON ARKASI YAZILAR.

'O şimdi yeniçeri...'
'Hatalıysa.. Tiz kellesi vurula..'
'Tek rakibim Hezarfen Ahmet Çelebi.'
'Kıroyum ama akçe bende.'
'Faytonunda bana yer yoksa güzelim, ben at üstünde de giderim..'
'Paşa babam sağ olsun.'
'Akıncısın dediler kız vermediler..'
'Fetihlerin ustasıyım, gözlerinin hastasıyım..'
'Alırım faytonunu..'
'Hakkını ver faytonun, hakkını..'
'Havan kime sultanım..'
'Atlarım beyaz, kılarım namaz.'
'Rahmetli de şahlanırdı..'