Milli Eğitim Bakanımız 'Cumhuriyetin kurulduğu andan bugüne kadar yapılmış en iyi müfredat' ı hazırladık' dedi.
2002 yılında 7,5 milyar lira olan eğitim bütçesi, 2016 yılında 85 milyar lirayı aştı.
Cumhurbaşkanımız Türkiye'de görev yapan büyükelçilerle yaptığı iftar yemeğinde inandığı üç şeyi açıkladı. ' bir adalet, iki, istişare, üç, liyakat'
Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanımız Kemal Kılıçdaroğlu Ankara Güven Park'tan İstanbul'a 'Adalet Yürüyüşü' başlattı.
Cumhuriyetin kurulduğu günden bu yana ilk defa bir sınavda 17 bin birinci çıkarmışken Milli Eğitim Bakanlığı Cumhuriyet tarihinin en iyi müfredatını hazırladı. Mevcut program 17 bin bin birinci çıkarmışken yeni bir program hazırlamaya gerek var mıydı acaba?
Cumhuriyet tarihinin en iyi programı olma iddiasını taşıyan program, acaba yarışmacı eğitim sistemi yani TEOG, YGS, LYS sınavları hakkında nasıl bir uygulama yapacak.
10 yılda neredeyse 7,5 milyar liradan 85 milyar liraya çıkarılan eğitim bütçesi 17 bin Türkiye birincisi çıkardı ama uluslararası yapılan tüm sınavlarda en sonlardan kurtulmamızı sağlayamadı. Hala son sıralardaki yerimizi koruyoruz.
Ders programlarının değişmesi, en iyi program olma iddiası tabi ki her zaman olduğu gibi Türk Milli Eğitim Sisteminde çok fazla bir şey değiştirmeyecek. Çünkü önce nasıl bir insan yetiştireceğimize karar vermemiz gerekiyor.
Şu anda olduğu gibi bilgi üretmeyen, sadece kitap bilgilerini ezberleyerek çoktan seçmeli sorulara cevap veren, düşünme becerilerinden yoksun, üretmeden tüketen, başkalarından geçinen, neredeyse tüm günlük işlerini başkalarının yapmasını bekleyen insanlar mı yetiştireceğiz?
Yoksa bilgiye ulaşma ve öğrenme yollarını keşfetmiş, öğrendiği bilgiyi dönüştürerek yeni bilgi üretebilen, bilimsel düşünme ve süreç becerilerine sahip, araştıran, soran, sorgulayan, sorunlarını çözebilen kendisini yöneten insanlar mı yetiştireceğiz.
Bu sorulara açık ve net cevap vermeden programların değişmesinin hiçbir anlam ve önemi yok. Olmadığını da kaç kez gördük.
Cumhurbaşkanımızın inandığı üç şeyin başında Adalet var. Ana Muhalefet Partisi Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu 'Adalet Yürüyüşü' başlattı. O zaman niye Türkiye'de herkes adalet istiyor. Kim engelliyor adaletin en yüce değer olmasını.
Madem adalet istiyorsunuz, madem istişarenin önemli olduğunu söylüyorsunuz, hadi o zaman kim tutuyor sizi.
Evet, en önemli konulardan biri tabi ki liyakat. Türkiye'de en çok harcanan, savrulan, değersizleştirilen alanlardan biri de yetkin, yetenekli, alanında uzman kişilerin kamudan uzak tutulması. Yetkinlik, beceri ve başarıya göre değil de ideolojik ve siyasi görüşüne göre kişilerin kamu görevlerinde yükseltilmesi.
Vatandaş olarak biz de; gerilimden, ayrımcılıktan, ötekileştirmeden beslenen siyaset ve yönetim anlayışının son bulması istiyoruz. Adalet, istişare ve liyakat ilkelerinin hepimizin yaşam biçimi haline gelmesini ivedilikle bekliyoruz.