Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan son yapılan Genişletilmiş İl Başkanları toplantısında, 'çalınmadık kapı kalmayacak. İl başkanları küskünlerle görüşüp partiye dönmelerini sağlamalıdır' dedi.

Erdoğan bu sözü ilk kez söylemiyor.

Hemen hemen her il başkanları toplantısında benzer ifadeleri dile getiriyor.

Söylemesine söylüyor da il başkanlarına 'eskilerden kimlerle görüştünüz? Onlar ne diyor? Gönüllerini aldınız mı?' diye soruyor mu?

Gerçekten bunu çok merak ediyorum.

Gelin geçmişe bir yolculuk yapalım.

AK Parti'nin ilk ve kurucu başkanı Osman Yüksel'di.

Yüksel, İl Genel Meclisi üyeliği ve İl Genel Meclisi Başkanlığı yaptı.

O yıllarda İl Genel Meclisi Başkanlığı önemli bir görevdi.

Valiyi temsil ediyordu.

İl başkanlığından istifa etti.

Daha sonra seçimde aday oldu ve hatırı sayılır bir oyla il başkanı seçildi.

Ancak 15 gün sonra seçimle gelen il başkanı görevden alındı.

Bu nedenle partisine küstü.

Osman Yüksel'den sonra il başkanlığına Fikret Dönmez geldi.

Ardından Salih Koca il başkanı oldu.

Sonra da Murat Canözer, Ayşe Fert Dökmeci, Dündar Ünlü ve Murat Özcan.

Bugün de il başkanlığı koltuğunda Zihni Çalışkan oturuyor.

* * *

Erdoğan'ın il başkanları toplantısında 'partiye küsmüş eski partilileri arayın, onlarla kucaklaşın. Küskünleri tekrar partiye davet edin' diye söyledikleri aklıma geldi.

AK Parti teşkilatlarında görev yapan bir kardeşime telefon ettim.

'Eski il başkanlarından partiye gelip gidenler var mı?' diye sordum.

'Ben görmedim. Geliyorlarsa haberim yok' dedi.

Eğer geliyorlarsa hadi birinde, ikisinde görmedi diyelim.

Birinde görmedi, ikincisinde de görmediyse üçüncüsünde mutlaka görürdü.

Herhalde gelmiyorlar.

* * *

Onlar gelmiyorsa bugün il başkanlığı koltuğunda oturan ve genel başkanı temsil eden İl Başkanı Zihni Çalışkan eski il başkanlarını tek tek ziyaret ediyor mu?

Yukarıda isimlerini yazdığım eski il başkanlarının 19 yıldır iktidarda olan AK Parti'nin başarısında az veya çok emekleri var.

19 yıldır partisine sadakatle bağlı kalan, maddi manevi her türlü fedakarlığı yapan o isimler asla ama asla göz ardı edilmemeli.

Özellikle de kuruluş aşamasında Osman Yüksel ile Ayhan Arslan'ın maddi olarak yaptıkları fedakarlık asla ama asla unutulmamalı.

Osman Yüksel AK Parti'den neden istifa etti?

Bir partinin kurucusu hatta kurucu il başkanlığı yapmış kişi kolay kolay partisinden istifa etmez.

Sanıyorum vefasızlıktan dolayı gönül kırgınlığı var.

İl Başkanı Zihni Çalışkan'a düşen görev Osman Yüksel ziyaret edilerek tekrar partisine dönmesi için ikna etmeli.

Eski il başkanlarından bazılarının partisine değil il teşkilatı yöneticilerine vefasızlıktan dolayı küskün oldukları yıllardan beri yazılıyor, konuşuluyor.

Son yıllarda AK Parti il teşkilatının vermiş olduğu iftar yemeklerine davet edilmelerine rağmen katılmayan eski il başkanlarının olduğunu gördük.

* * *

AK Parti'ye il başkanı olarak hizmet etmiş isimleri bugün il başkanlığı koltuğunda oturan Zihni Çalışkan tek tek ziyaret ederek aynı masada yemekte buluşma daveti yapmalı.

O yemekte eski il başkanları arasında var ise kırgınlık giderilmeli el sıkıştırılmalı.

Yoksa bu dağınıklık sürdüğü müddetçe AK Parti ne 2023 cumhurbaşkanlığı ve milletvekilleri seçimlerinde ne de 2024'deki yerel seçimlerinde başarılı olması zor gibi gözüküyor.

* * *

METİN GÜLER SİYASETE KAPIYI KAPATTI

Son yıllarda Eskişehir'de gerek Ticaret Odası'nda gerekse iş hayatında yaptığı hizmetlerle başarı grafiği yükselen isimlerden birisi de Metin Güler.

Her ne kadar birileri tarafından siyasi arenaya çekilmek için uğraşılsa da o her seferinde 'ben oturduğum koltukta da şehrime hizmet ediyorum' diyerek siyasetten uzak durmayı tercih etti.

2018'deki milletvekilliği 2019'daki yerel seçimlerde adı 'milletvekili veya belediye başkanı adaylığı' için sıkça geçti.

Ama kendisi hiçbir zaman 'adayım' veya 'siyasete girmeyi düşünüyorum' demedi.

Her ne kadar sürekli siyasetten uzak durmasına rağmen adı bazı siyasi çevrelerce gündemde tutulmaya çalışılıyor.

'BELEDİYE BAŞKAN ADAYLIĞI İÇİN

ANILMAK İNSANIN HOŞUNA GİDİYOR'

İki dönemdir Ticaret Odası Başkanlığı yapan Metin Güler'e, 'Önümüzdeki seçimlerde belediye başkan adayı olmak istediğinize ilişkin söylentiler var' diye sorulmuş.

Başkan Güler de şöyle yanıt vermiş:

'Herkesin bir mecrası var. Ben sanayiciyim, iş adamıyım. Hem de Ticaret Odasını yönetiyor, üyelerimize hizmet veriyorum. Benim mecram burası. Siyasetle ilgili bir planım yok. Evet, belediye başkan adaylığı için anılmak insanın hoşuna gidiyor. Sonuçta insansınız yani, insanın hoşuna gitmez mi? Ama benim kulvarım farklı. Ben siyasette kendime rol biçmedim. Benim iş hayatım, ev hayatım ve Ticaret Odası gibi bir dengem var. Şu an için siyaset yapma gibi bir programım yok. Benim daha Ticaret Odasında yapacağım işler var. Bir dönem daha aday olacağım.'

'Önümüzdeki dönemde gençlere ağırlık vereceğim'

Bir dönem daha Ticaret Odası Başkanlığına aday olacağını şimdiden açıklayan Metin Güler, gelecek ilk seçim süreci ile beraber ETO'da yapısal değişiklikler yapma hayali içerisinde bulunduğunu söylemiş.

Bu yapısal değişikleri de şöyle açıklamış:

'Demokratik bir ortam var. İsteyen tüm üyelerimiz Ticaret Odası'na aday olabilir. Bu bir hizmet yarışı ve bizim kulvarımız siyasetin dışında. Eskişehir'e hizmet etmek isteyen herkese kapımız açık ve bizim odamızda pek çok alan da var. Ticaret Odasında şu anda 93 meclis üyesi var. Yani 'ben Ticaret Odasına, tüccarıma, sektörüme, mesleğime bir şekilde katkı sağlayacağım' diyorsa üyemiz, alan var. Buyursun, gelsin ve çalışsın. Meslek Komitelerimiz var, komitelerimizde de çalışabilir. Yani alanımız var ve bizim kapımız herkese açık. Tek hayalim Ticaret Odası'nda artık yapısal birtakım değişikliklere gitmek. Bir şekilde yeni jenerasyonu oraya ısıtmak lazım. Sistemi biraz değiştirmekte fayda var. Önümüzdeki dönemde gençlere ağırlık vereceğim, böyle bir hayalim var. Yani deneyimlilerle beraber yeni jenerasyonu Ticaret Odasında entegre etmek lazım. Aslında bu dönem ben biraz bunu yaptım. Ama bir kısmına sistem müsaade etmedi. Biliyorsunuz seçim ortamında sandık önünüze gelince bazen sandığa göre hareket edebiliyorsunuz. Ama bu dönem ne olursa olsun benim stratejim gençlerin önünü açma yönünde olacak. Artık bundan sonraki dönemde yeni yüzleri Ticaret Odasında göreceğiz.'

* * *

Geçtiğimiz hafta içerisindeki bir yazımda 'esnaf ve sanatlar odalarının seçimleri ocak ayında başlıyor. Yıllardır başkanlık koltuklarında oturanlar ve yönetimlerde yer alanlar artık bu görevlerini gençlere bırakmalılar' demiştim.

Geçmişte çeşitli meslek gruplarında ortaokul ve lise mezunları parmakla sayılıyordu.

Bugün yıllardır esnaf ve sanatkarlık yapanlar çocuklarına üniversite eğitimi almaları için varını yoğunu harcıyor.

Sonrasında üniversiteyi bitiren çocuklarına işyerlerini onlara devrediyorlar.

Onlarda babalarından aldıkları bayrağı bilgi ve becerileriyle daha ileriye taşıyorlar.

O nedenle Metin Güler'i 'oda yönetimlerinde gençlerin önünü açmak' ifadelerinden dolayı kutluyorum.

Keşke bunu esnaf ve sanatkarlar meslek odalarının başkanları da söyleyebilse.

* * *

ETİ'ye büyük ödül!

Türkiye'de pek çok kuşak Firuz Kanatlı'nın kurduğu ve dünya devlerine kafa tutar hale getirdiği ETİ Bisküvileri 'Bir bilmecem var çocuklar' sloganı ile büyüdü.

1962 yılında üretime geçtiğinde bisküviciliğin üretim ve mamul teknolojisi çok özeldi.

Rahmetli Firuz Kanatlı'nın 29 yaşında kurduğu üretim tesisinde başlayan ve bugün mutluluk denince akla ilk gelen marka olan ETİ Şirketler Grubu ZENNA Araştırma ve Danışmanlık tarafından bu yıl 21'incisi gerçekleştirilen 'İş Dünyasının En Beğenilen Şirketleri' araştırmasında ödüle layık görüldü.

Eskişehir'in önemli markalarından olan ETİ şirketler grubu tarafından yapılan açıklamada, şu ifadelere yer verildi:

'Capital Dergisi öncülüğünde ZENNA Araştırma ve Danışmanlık tarafından bu yıl 21'incisi gerçekleştirilen 'İş Dünyasının En Beğenilen Şirketleri' araştırmasında 'bisküvi ve çikolata' kategorisinin birincisi bu yıl da değişmedi. Güven, müşteri memnuniyeti, kalite, yenilikçilik, toplumsal sorumluluk, sürdürülebilirlik ve ekonomiye katkı gibi 19 farklı kritere göre başarılı şirketlerin belirlendiği araştırmada, üst üste beşinci kez sektörümüzün en beğenilen şirketi seçilmenin mutluğunu yaşıyoruz. Hayata mutluluk katmak için çıktığımız yolculukta tüm paydaşlarımız için sürdürülebilir değer yaratmaya devam edeceğiz.'

* * *

ZENNA Araştırma ve Danışmanlık tarafından bu yıl 21'incisi gerçekleştirilen 'İş Dünyasının En Beğenilen Şirketleri' araştırmasında ETİ Şirketler Grubunun ödüle layık görülmesine Eskişehirliler başta olmak üzere ETİ'nin ürünlerini tercih eden herkes gururlanmıştır.

Bu anlamlı ödül ETİ Şirketler Grubu'nun kurucusu rahmetli Firuz Kanatlı ile onun en baştaki destekçisi ve hayat arkadaşı Gülay Kanatlı'ya yattıkları yerde melekler tarafından duyurulmuştur.

Onlarda bu güzel haberi aldıklarında gururlanmışlardır.

60 yıl önce sabaha karşı bir kağıda amatörce çizilen 20 çalışan ve küçük mutluluklar üreten bir fabrikayla çıktığı yolda ETİ Şirketler Grubu bugün 7 binden fazla çalışanı, 9 üretim tesisi, 50 markası ve 300'den fazla ürünüyle tıpkı yine Eskişehir'in gururu 'Sarar Markası' gibi dünya markası olma yolunda hızla ilerliyor.

* * *

15 milyon lira paraya ihtiyaç var

Eskişehirspor Kulübü bugün bir değil dört kulvarda birden yaşam mücadelesi veriyor.

Birincisi TFF 2. Lig Beyaz Grubu'nda ligde kalma.

İkincisi Trabzonspor'a olan 6 Milyonluk borcun kapatılması.

Üçüncüsü kulüpten alacakları olan futbolcu, teknik adam, şahıs ve şirketlerin borçlarının ödenmesi…

Dördüncüsü de kulübü yaşatmak.

Ancak bu sorunlarının çözülmesi maddiyata dayanıyor.

Bugünkü yönetim gerek ceplerinden gerekse sağdan soldan topladıkları bağışlar, stadyumdaki LED ekranlardaki reklam gelirleriyle 33 Milyon TL ile FİFA'daki dosyaları kapattı.

Kulübün kapısına kilit vurulmasını kayyuma gitmesini önledi.

Bu mücadelede maalesef Eskişehirli sanayicilerden ve büyük şirketlerin sahiplerinden en ufak destek görmediler.

Trabzonspor'a olan borcun ödenmesi için açılan 'Dosya Kapat' kampanyasına ilgi de yok.

Eskişehirspor Kulübü Başkan Yardımcısı Mete Yılmaz, 'Kulübümüzden 1 buçuk milyon TL alacağı olan bir yerli futbolcu 180 bin lira karşılığında borcunu sileceğini söyledi. Alacağının yüzde 12'sine borcunu silecek. Biraz paramız olsa çok fazla iş yapacağız' demiş.

'DOSYA KAPAT' KAMPANYASINA 240 BİN LİRA BAĞIŞ

Yılmaz, Dosyakapat.com sitesi üzerinden başlattıkları kampanyaya iki haftada 240 bin liraya yakın bir bağış yapıldığını, bekledikleri destekleri halen göremediklerini de söylemiş.

'Göreve geldiğimizden bu yana dosya kapatmak ile uğraşıyoruz. Kapattığımız borçlar halen duruyor olsaydı 36 milyon lira daha fazla borcumuz olacaktı. Elimizde 3 milyon TL gibi bir para olsa FIFA'da dosyamız kalmaz' diyerek sivil toplum örgütlerinden, sanayi odasından, ticaret odasından, esnaf odalarından henüz destek görmediklerinden de yakınmış.

Mete Yılmaz, '15 milyon lira gibi bir paraya ihtiyaç var. Bu paraya dosyaların yüzde 70'ini kapatırız. Transfer tahtasının açılması adına çalışmalarımız devam ediyor' demiş.

* * *

Eskişehirspor Kulübü Başkanı Mehmet Şimşek ile birlikte yönetim kurulu üyeleri önümüzdeki günlerde Sanayi Odası, Ticaret Odası, Organize Sanayi Bölgesi Başkanlığı ile Esnaf Odaları Başkanlarını ziyaret ederek kampanyaya destek isteyecekler.

* * *

Hadi inşallah!

Ancak ben çok umutlu değilim.

Geçtiğimiz günlerde bir ilin internet sitesinde okumuştum.

Şimdi aklımda değil.

O ilin takımı için açılan kampanya da iki saatte 10 Milyon TL para toplanmış.

İnsanlar büyük duyarlılık göstermiş.

Eskişehir'de o duyarlılık kalmamış!

Onlara da sitem edemiyorum.

Sorduğumuzda, 'geçmişte çok ciddi yardımlar yaptık. Ancak o paralar nereye harcandı' diye soruyorlar.

* * *