Yazımın başlığını okuduğunuzda asgari ücret veya altında özel bir sektörde çalışanları kastettiğimi sanacaksınız.

Maalesef onlar değil.

Şüphesiz onlarda daha iyi bir iş bulurlar ise çalıştıkları işyerlerinden ayrılacaktır.

Ancak yaşadığımız bu pandemi döneminde 'olmayacak duaya amin demek' olur.

* * *

Başlıkta kastettiğim 24 Kasım'da günlerini kutladığımız, hepimizin kendilerine övgüler yağdırdığımız, bu ülkenin geleceği olan çocuklarımızın yetişmesinde çok ama çok önemli katkıları olan, rol model aldıkları öğretmenlerimizdir.

* * *

Türkiye Kamu-Sen'e bağlı Türk Eğitim-Sen her yıl 'öğretmenler günü' öncesinde halen çalışmakta olan öğretmenler arasında bir anket yapar. Bu anketi de kamuoyu ile paylaşır.

Anketten çok önemli veriler çıkar.

* * *

24 Kasım 2020'de pandemi nedeniyle çok sönük geçen öğretmenler günü öncesi yapılan anket sonuçlarını Türk Eğitim-Sen Eskişehir 1 nolu Şube Başkanı Haydar Urfalı kamuoyu ile paylaştı.

Anketten çıkan sonuçları okuyunca hepimizin çok saygı duyduğu öğretmenlerimizin verdiği cevaplar giderek saygınlıklarının kaybolduğunu, daha iyi iş bulmaları halinde mesleği bırakabileceklerini söylediklerini gördük.

* * *

Ankete katılanların % 66,3'ü erkek, % 33,7'si kadın. Yüzde 89'u kadrolu, % 9'u sözleşmeli, % 2'si ücretli öğretmen. % 35.9'unun kıdemi 1-10 yıl, % 33'ünün kıdemi 11-20 yıl, % 31,1'inin kıdemi 21 yıl ve üstü. % 82,5'i öğretmen, % 9,6'sı müdür yardımcısı, yüzde 6,1'i müdür, yüzde 1,8'i de diğer % 3,6'sı okul öncesi, % 31,1'i ilkokul, %31,7'si ortaokul, %33,6'sı lisede görev yapıyor.

* * *

Bugün o öğretmenlerin yüzde 71,7'i aldıkları maaşın yaptıkları işi karşılamadığını, yüzde 22,7'si kısmen karşıladığını söylüyor. Yüzde 52'si daha iyi iş bulursa mesleği bırakacağını ifade ediyor.

* * *

Görevde olan öğretmenlerin yarısı yaptıkları işin karşılığında aldıkları maaşın yetersiz olduğunu söylüyor.

Bütçelerinden en çok gıdaya pay ayırdıklarını, katılımcıların yüzde 69,5'u ilk üç harcaması içinde en çok gıdanın olduğunu, yüzde 52,2'si ilk üç harcaması içinde en çok kredi ödemesinin olduğunu, yüzde 44,6'sı ilk üç harcaması içinde en çok konut-kira olduğunu ifade etmiş.

* * *

-Öğretmenlerin % 51,1'i ay sonunda ceplerinde hiç para kalmadığını söylerken; % 20,5'i 100-300 TL, % 10'u 300-500 TL, % 8,7'si 900 TL ve üzeri, % 5,6'sı 500-700 TL, % 4,1'i de 700-900 TL arasında kaldığını belirtmiş.

* * *

-Öğretmenlerin % 32,7'si bütçelerinin % 31-40 arasını; % 29,2'si bütçelerinin % 21-30 arasını; %16,5'i bütçelerinin % 41-50 arasını; % 9,6'sı bütçelerinin %51-60 arasını; % 7'si bütçelerinin % 10-20 arasını; % 5''i bütçelerinin % 61 ve üzerini MUTFAĞA harcadıklarını ifade etmiş.

· Öğretmenlerin % 2'si maaşlarına haciz konulduğunu söylemiş.

· Öğretmenlerin ancak %39'u uzaktan eğitim için tablet ya da bilgisayar alabilmiş.

* * *

-Emekliliği gelen katılımcıların % 61,7'si emekli olmayı istememekte. Emekli olmak istemeyenlerin çoğunluğu ise emekli maaşı ile geçinemeyeceğini düşündüğü için emekli olmak istememekte.

-Emekli olmak istemeyen katılımcıların % 62,3'ü seçilen ilk iki nedeninde ilk sıraya emekli maaşı ile geçinmenin mümkün olmadığını; % 48,7'si ilk sıraya 3600 ek göstergeyi, % 42,1'i çocukların eğitimini ve % 11,7'si ise hazır olmamayı koymuşlar

* * *

-Emekli olmak isteyenlerin çoğunluğu mesleğin kendilerini yıprattığı için emekli olmayı istemekte. Emekliliği gelenlerin % 44,2'si seçilen ilk iki nedeninde ilk sıraya mesleğin kendilerini yıprattığını; % 33,8'i ilk sıraya mali ve özlük hakların mesleki doyumu sağlamadığını; % 21,1'i ilk sıraya Covid-19'u koymuşlar. %7,5'i çalışma ortamındaki huzursuzluğu, %2,6'sı ise amir-meslektaş sorununu vurgulamış.

* * *

-Katılımcıların % 70,3'ü öğretmenlik mesleğinin toplum tarafından saygın görülmemesinde ilk iki neden için de en çok 'Siyasilerin tutum ve davranışlarını', % 47,4'ü ilk iki neden içinde en çok 'Toplumun tutum ve davranışlarını', % 44,3'ü 'Merkezi eğitim yöneticililerinin tutum ve davranışlarını', % 20,9'u ise 'Yerel yöneticilerin tutum ve davranışları' olduğunu belirtmiş.

* * *

-Katılımcıların % 69,8'i öğretmenliğin toplum tarafından saygın bir meslek olarak görülmediğini; % 27,2'si kısmen; % 2,9'u ise saygın olarak görüldüğünü düşünmekte. % 59,3'ü MEB uygulamalarına göre öğretmenlik mesleğinin profesyonel bir meslek olarak algılanmadığını düşünüyor

* * *

-Katılımcıların % 63,6'sı öğretmenlerin mesleki imajlarına katkıda bulunmak için MEB'in yapması gereken ilk iki husus içinde en çok Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çıkarılması, % 49,5'i görevde yükselmenin hakkaniyet ve liyakate göre olması, % 47,2'si karar alma süreçlerinde öğretmen görüşlerinin alınması istemiş.

% 32,1'i disiplin ve sınıf yönetmeliğinin değiştirilmesi, % 30'u öğretmenlere asli vazifeleri dışında görev verilmemesi, % 25,1'i öğretmenlik kariyer basamaklarının uygulanması ve % 19,4'ü okul şartlarının iyileştirilmesi gerektiğini belirtmiş.

* * *

-Katılımcıların % 69,1'inin Milli Eğitim Bakanı Ziya Selçuk'tan ilk üç beklentisi içinde en çok olanı 3600 ek gösterge. % 59,2'sinin ilk üç beklentisi içinde en çok olanı öğretmenlerin mali haklarının çözülmesi. % 50,1'inin mesleğin itibar kaybının önlenmesi. % 34,8'i Öğretmenlik Meslek Kanunu'nun çıkarılmasını. %26,4'ü yönetici atamalarında liyakate önem verilmesini. Diğerleri ise öğretmen yetiştirme sorunu, tayin özlük hakları sorunu, kadrolu-sözleşmeli ayrımı ve nicel eksiklikler.

* * *

Anket daha da uzun…

Ben daha çarpıcı olanlarını köşeme aldım.

Anketten çıkan sonuçları, talepleri sonuna kadar okudum.

Bir tanesini bile abartılmış veya 'yok daha neler' diye eleştireceğim madde bulamadım.

* * *

Bütün insanlık tarihinde saygın sofist olarak kabul edilen kendisini ve halkının ahlakça olgunlaşması için yaşamını adamış ünlü filozof Sokrates, 'Dünyada her şeye bir değer biçilebilir, fakat öğretmenin yaptıklarına asla. Çünkü o her şeydir. Belki de hiçbir şey!' diyerek öğretmenin önem ve değerini çok net olarak bu sözlerle ifade etmiş.

* * *

Öğretmenler bir topluma ışık tutan topluma yön veren yegane insanlardır. Bizleri hayata bağlayan ama daha da önemlisi bizleri hayata hazırlayan kişilerdir.

Ve boşu boşuna 'öğretmenlik mesleği kutsaldır' denilmemiştir.

Ülkemizde Başöğretmen Mustafa Kemal Atatürk'ün izinden gidecek ve her zaman aklın ve bilimin ışığını tercih edip onu takip edecek bireyler yetiştirme görevi öğretmenlerin omuzları üzerindedir.

Öğretmen görmemiş çocuk ışık ve su almamış bir çiçek gibidir. O çiçeğin boy vermesi büyümesi için ve en sonunda da renkli mis kokulu bir çiçek verebilmesi için mutlaka ona yön veren eğitim veren bir öğretmene ihtiyaç bulunmaktadır.

* * *

İnsanlar tarafından en kolay meslek olarak görülür öğretmenlik. Oysa öğretmenlik insanlık tarihinin en anlamlı ve ölümsüz mesleğidir. Öğretmenlik öyle bir meslektir ki yalnızca bir meslek hayatı değil bütün insan hayatını kapsar. Zaten bu sebepten dolayı diğer meslek gruplarından farklı olmuş ve bu farklılığını da muhafaza etmiştir.

* * *

Bu anket öyle sanıyorum Türk Eğitim-Sen Genel Merkezi tarafından Milli Eğitim Bakanına ve bakanlıktaki ilgili kişi veya kişilere ulaştırılmıştır.

Öğretmenlerin haklı taleplerini veya hepsini birden olmasa da özellikle altını çizdikleri maddelerin, tüm dünyayı saran ülkemize de çok acı faturalar ödeten pandeminin etkisini azaltmasından sonra gündeme alınarak sorunlarına çare olunması konusunda adımların atılması gerektiğini bir kez de ben vurgulamak istedim.

* * *

Adaletin kestiği parmak acımaz…

Yaklaşık 15 günden beri Eskişehir gündemini en çok meşgul eden konu, Odunpazarı Belediye Meclisinde CHP'li üyelerin oyları ile kabul edilen içkili yerler olarak belirlenen yerler.

Birileri ısrarla, Odunpazarı Belediyesi'nin Odunpazarı'nda da 'Barlar Sokağı' açacağını söylüyor.

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'ta, Odunpazarı'nda Tepebaşı'ndaki gibi bir 'Barlar Sokağı' olmayacağını vurguluyor.

İçkili yer açmak için kanun mevzuatı şöyle:

'İçkili yerlerin açılması ve faaliyette bulunması, polis ve jandarmanın yapacağı soruşturma neticesine göre en büyük mahalli mülki amirin iznine bağlıdır. Yönetim planında aksine bir hüküm yoksa tapuda mesken olarak görünen yerler için kat maliklerinin oy birliği ile tapuda iş yeri olarak görünen yerler için ise, kat maliklerinin oy çokluğu ile alacağı karar tutanağı gerekir.'

İŞLETME İZİN BELGESİ VERİLMESİ KOŞULU NEDİR?

Polis veya Jandarma tarafından hazırlanan soruşturma dosyasına, işletmenin sınıfı ve niteliği, bulunduğu binanın fenni, sıhhi ve yangın güvenliği bakımından belediyece, toplum ve çevre sağlığına uygunluğu bakımından çevre sağlık müdürlüğünce yapılan inceleme sonuçlarının eklenmesi ve kolluk amirinin görüş yazısı ile birlikte mahallin en büyük mülki amirinin onayına sunulması üzerine, mülki amir tarafından içkili yerin açılmasına ve faaliyette bulunmasına izin verilmesini takiben kollukça işletme izin belgesi düzenlenir.

Mevzuat da 'içkili yer ruhsatını belediye verir' diye bir madde yok.

* * *

Önceki gün ES TV'de Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt'u izledim.

Kazım Başkanda içki ruhsatlarını belediyelerin vermediğini üzerine basa basa söyledi.

'Karara itiraz edenler meclisten çıkan kararı iyi okusunlar. Barlar Sokağı diye bir madde var mı? Ayrıca meclis nerelerde alkolü işletme açılacağını belirler. Kişinin veya kişilerin açacakları içkili yer mevzuatlara uyuyorsa izin verilir. Kaldı ki Atatürk Bulvarı üzerinde birkaç tane ruhsat almış alkollü işletmelerde var. Alkol ruhsatı belediyenin değil ilin en büyük mülki amirinin iznine bağlı'.

AK PARTİ DAVA AÇTI

AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan, AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Ali Acar ve beraberindeki partililer Odunpazarı Belediyesi Meclisi'nden oy çokluğuyla geçen içkili yerler bölgesinin tespitine ilişkin kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için Eskişehir İdare Mahkemesi'ne dava açtı.

* * *

AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanı Acar, 'Eskişehirli vatandaşlarımızın görüşlerini de dikkate alarak AK Parti Odunpazarı Meclis Grubu adına AK Parti Odunpazarı İlçe Başkanlığı olarak Odunpazarı Belediye Meclisi'nin CHP'li meclis üyeleri tarafından oy çokluğu ile alınan kararının iptali ve yürütmenin durdurulması için Eskişehir İdare Mahkemesi'ne dava açmış bulunmaktayız. İnanıyoruz ki mahkemeler, milletimizin vicdanı olacaktır' diyor.
* * *

Odunpazarı Belediyesi Meclisinde oy çokluğu ile alınan kararı AK Partililer yargıya taşıdılar.

Bu saatten sonra bu konu hakkında kimse yorum yapmamalı.

Konu yargıya intikal etti.

Eskişehir İdare Mahkemesi'nin hakim ve savcıları belediye meclisinde alınan kararı ve kararın iptali için belirtilen itirazları inceledikten sonra kararını verecektir.

* * *

Karar kimin lehine veya aleyhine çıkar bilemem.

Ancak adaletin kestiği parmak acımaz derler.

Yüce mahkemenin kararına hepimiz saygı duymak zorundayız.

* * *

Kupa'da varız, ligde…

Eskişehirspor Ziraat Türkiye Kupasında Cizrespor'dan sonra Kastamonuspor'u da yenerek kupa yolculuğunu sürdürdü.

Geçtiğimiz cuma günü karayolu ile Adana'ya gittiler.

Pazar günü güçlü rakibi Adana Demirspor'a konuk oldu.

İlk yarı başa baş bir mücadele oldu.

İkinci yarıda tecrübe konuştu.

Galibiyeti koruyamadılar.

Yine boynu büyük karayolu ile Eskişehir'e döndü.

Pazartesi günü antrenmana çıkan futbolcular, çarşamba günü de Ziraat Türkiye Kupası 4. Tur maçında ikinci ligin son sıralarında bulunan Kastamonuspor'u konuk etti.

* * *

Kastamonu karşısında Adana Demirspor maçının tam tersi oldu.

Tam kadro sahaya çıkan siyah-kırmızılılar, ilk devre 'şu maç bitse de eve gitsek' havasında idiler.

Devre arasında İlhan Hoca, kulaklarını çekmiş! Olacak ki biraz hareketlendiler.

Futbol kalitesi açısından Eskişehirspor'dan daha düşük renktaşı Kastamonuspor'u 2-0 yendi ama şahsen ortaya konan futbol beni tatmin etmedi.

* * *

Konuk takım birinci ligde mücadele eden Ankaraspor veya Boluspor gibi takımların dışında bir takım olsaydı sonuç daha değişik olurdu.

Her şeye rağmen tur atlamak, daha doğrusu kupada alınan iki galibiyet yüzümüzü birazda güldürdü.

* * *

Bakalım 5. Turda rakip kim olacak?

Çizre ve Kastamonuspor maçlarını evinde oynadı.

Deplasman masrafından kurtuldu.

5. Turda rakip daha kuvvetli takımlardan birisi olabilir.

İnşallah yine şanlı bir kura ve ekip çıkar Es-Es'in karşısına.

* * *

Teknik Direktör İlhan Var, kupa maçına hemen hemen Adana Demirspor maçı kadrosu ile çıkardı takımı.

Adana'dan yorgun döndüler.

Üstüne Çarşamba günü kupa maçı oynadılar.

Pazar günü zorlu lig maçı var.

Muhtemelen aynı kadro Altınorduspor karşısında da mücadele verecek.

Altınordu lider.

Şampiyonluk adaylarından birisi…

Güçlü bir kadrosu var.

Kupa maçını oynamadan tur atladı.

Eskişehir'e dinlenmiş olarak gelecek.

* * *

Keşke İlhan Hoca, Kastamonuspor karşısına asları dinlendirip, yedeklerden ve gençlerden oluşan bir kadro ile çıksaydı.

Hocanın bir bildiği vardır herhalde!

Sanırım İlhan Hoca kupada da son derece iddialı.* * * *