Ligin 2.haftasında Adanaspor maçı ile başladık. Takım daha yeni toplanmıştı. Eksikliklerimiz çoktu. Maddi anlamda darboğazdayız. Hafta içi kulübe gelen haciz hem camiayı, hem de Eskişehirlileri oldukça üzdü. Bu sıkıntılarla haftanın hazırlıklarına başlamıştık.
Elinden geleni yapmaya çalışan bir yönetim var. Evet bir çok hataları var, ellerindeki kısıtlı imkanlarla buraya kadar getirdiler. Ama mevcut kadronun maddi problemleri çözülmezse bu iş olmaz. Çünkü bazı futbolcuların parasını alamadığında idmana çıkmama gibi bir geleneği oldu ki, bunun suçlusu da teknik kadro ve yönetimdir.
Biz gelelim maçın değerlendirmesine;
Başlamadan önce bir kaç soru sormak istiyorum. Bu takım geçen yıl, (Karabük maçını hariç tutuyorum) deplasmanda sadece bir kez galip gelebildi. 15 haftadır aralıksız her maç gol yiyoruz. Öncelikle bunlara çözüm bulmadan maç kazanabilir miyiz? Bu şartlarda neyi tartışalım. Bu hafta Mehmet Feyzi'ye, Cemali Sertel de katılmış oldu. Rakibin sahada hareketli, süratli ve kuvvetli tek bir oyuncusu var. Bu adamı marke edemeyince, iki kanat savunma oyuncularımız formsuz olunca, buna da çözüm üretemeyince, maçı kazanmak mucize olurdu.
Skorer oyuncularımızdan Marko Milinkoviç ve Emre Güral'ın geçen hafta oyuna sonradan girmelerini olumlu bulmuştum. Fakat bu hafta maça onlarla başlayınca, önce hedefine ulaşacak, sonra defansif hamle yapacak diye düşündüm. Nitekim öne de geçtik. Ama skoru koruyamadık. Nedense biz bunu iki sezondur yapamıyoruz. Rakibimizin Emeka Friday Eze'nin dışında o gün saha da tehlike yaratabilecek bir tane futbolcusu yoktu. Onu durdurabilsek maçı da alırdık.
Ben geçen yıldan beri eleştirmiyordum. Kaleci oynaya oynaya kendine gelir ve tecrübe kazanır. Dün akşam kalecimiz Ekrem'in yediği ilk golde topu yanlış yere tokatlaması ve yaptırmış olduğu penaltı pozisyonu her ne kadar haksız da olsa, rakibe gelişi penaltı dedirtti. Bu kadar süratli bir oyuncuya karşı, üstelik sıfıra gidiyorken, böyle müdahale edilmez. Bunlar kaleci tekniğinin zayıf olmasındandır. Sanırım kalecilerimiz iyi çalıştırılmıyor. Gelişim kaydedemiyorlar.
Ama her şeye rağmen yine de üzülerek söylüyorum, sosyal medya da kaleci Ekrem için ağır eleştiriler vardı. Bu çocuklar bunları hak etmiyorlar. Bugün Ekrem'i suçlu ilan edenler, arkasında bekleyen Melih Aga'nın da ondan farklı olmadığını bilsinler.
Benim onlara naçizane söyleyebileceğim tek şey, Real Madrid kalecisi İker Casillas'a, forma teslim edildiğinde 18 yaşında idi. Tam 15 yıl aralıksız giydi. Biraz kendinize çeki düzen verin. Bu fırsat hiç kimsenin eline geçmez. Sizler bunu elinizin tersi ile itiyorsunuz. Bugün transfer tahtası açılsa, alınacak ilk mevki için kaleci deniliyorsa, bunun sebebi yine sizlersiniz. Keşke bu şartlarda, iyi bir çalıştırıcının elinde yetiştirilebilseydiniz. Bu da sizin kötü kaderinizmiş. Ama insanlar kaderini değiştirebilir. Bunun için önünüzde koskoca bir yıl var ve bence bunu iyi değerlendirin derim.