Ali Babacan'ın liderliğini yaptığı DEVA Partisi, Eskişehir'de teşkilatlarını kurdu ve Tepebaşı İlçesi hariç ilçelerde kongrelerini tamamladı.
29 Kasım'da da Tasigo Otel'de il kongresi yapılacak.
DEVA Partisi Genel Başkanı Babacan tarafından Eskişehir İl Başkanı olarak görevlendiren Odunpazarı Belediyesi eski Başkanı İsmail Haşim Ateş, il teşkilatını kurduktan sonra Odunpazarı ve Tepebaşı ilçelerinde de kısa sürede teşkilatları kurarak yola çıktı.
* * *
Geçtiğimiz günlerde Odunpazarı ilçe kongresi gerçekleşti.
Kurucu başkan Gökmen Göksel atamayla oturduğu ilçe başkanlığına seçilmiş olarak devam ediyor.
29 Kasım'da da il kongresi yapılacak.
Peki, Tepebaşı ilçe kongresi neden yapılmadı?
* * *
Tüm ilçe kongreleri tamamlanır, il kongresine katılacak delegeler belirlenir, ardında da il kongresi yapılırdı.
Deva Partisi'nde Tepebaşı ilçe kongresi yapılmadı.
Ne zaman yapılacağı da belli değil.
* * *
Bunun altında il başkanı ile Tepebaşı İlçe başkanın arasında esen soğuk rüzgarların olduğu iddiaları var.
Bu yüzden Tepebaşı İlçe Kongresinin yapılamadığı kulaktan kulağa fısıldanıyor.
Birde Tepebaşı İlçe Başkanı Ebru Emre'nin il başkanlığına aday olmayı düşündüğü de bir başka iddia.
* * *
Ebru Emre siyasette tecrübeli bir isim.
DEVA Parti'sine geçmeden önce AK Parti'de siyaset yapıyordu.
AK Parti İl ve İlçe Yönetim Kurulu Üyeliği, İlçe Mali İşler Başkan Yardımcılığı, İl Kadın Kolları Halkla İlişkiler Başkanlığı ve Ekonomi İşleri Başkanlığı görevlerinde bulundu.
* * *
Ebru Hanım Tepebaşı İlçe Kongresi yapılmadığından ve kurucu ilçe başkanı olmasından dolayı delege değil.
Bu nedenle 29 Kasım'da yapılacak il kongresinde ne oy kullanabilecek ne de il başkanlığını düşünüyorsa bu düşüncesi de gerçekleşmeyecek.
* * *
Tepebaşı ilçe kongresi yapılamadığı için il kongresinde oy kullanacak delegesi de olmayacak.
İl Başkanı İsmail Haşim Ateş'in de Ebru Emre'nin il kongresinde başkan adayı olmaması için kongre yaptırmadığı iddiaları da kulaktan kulağa fısıldanıyor.
Bu iddiaların doğru olup olmadığını öğrenmek için DEVA Partisi İl Başkanı İsmail Haşim Ateş'e telefon ettim.
'Odunpazarı ilçe teşkilatının kongresini yaptınız. Tepebaşı teşkilatı kongresini de yapıp il kongresini yapmış olsaydınız bütünleşmiş olarak il kongresine gitmiş olmaz mıydınız?' diye sordum.
'Ebru Hanıma DEVA Partisine ben getirdim. Çevremdeki arkadaşlar kendisinden bahsedince bende tecrübeli bir isim kendisine partimize davet ettim. Kendileri de davetim üzerine partimize gelmeyi uygun gördü. Daha sonra kendisine Tepebaşı İlçemizin kurucu başkanlığını teklif ettim. Kabul etti. Teşkilatını kurdu. Benim Ebru Hanım ile bir sorunum yok' dedi.
'Peki, Odunpazarı ilçe kongresi yapıldı. Tepebaşı ilçe kongresi neden yapılmadı?' diye sordum.
Cevabı şöyle oldu:
'Tepebaşı ilçe kongresini sonra da yapabiliriz. Onda bir sıkıntı yok. İli kongresinden önce yapılacak diye bir şart yok' diyerek konuyu kapatmaya çalıştı.
Israr etsem de her seferinde başka konular açarak konuşmamızı o tarafa çekmeye çalıştı.
* * *
Daha sonra Tepebaşı ilçe yönetimde olan Hakan Yurtçu'ya telefon ederek, ilçe kongresinin neden yapılmadığını, il başkanı ile aralarında bir sorun olup olmadığını sordum.
'Geçmişte ufak tefek sorun yaşandı. Ama sorunlar yüz yüze görüşülerek giderildi. Genel Başkanımızla görüştük. Kendisi de il kongresinden sonra yapacağımız ilçe kongresine katılma sözü verdi. Kurucu ilçe yönetimi olarak görevimizin başındayız' dedi ama il başkanı ile bazı küçük sorunlar yaşadıklarını da söyledi.
* * *
İsmail Haşim ile konuşup telefonu kapatırken şunu da ilave etti:
'29 Kasım'daki il kongremize Genel Başkanımız Sayın Mehmet Ali Babacan'da gelecek. Kongreye mutlak bekliyorum. Daha doğrusu tüm basın mensupları, köşe yazarları ve televizyon programcılarını tek tek davet edeceğim. Bir de sizlerle genel başkanımı özel olarak buluşturmak istiyorum. Bunu da kendisine teklif edeceğim. Sorularınız, öğrenmek istedikleriniz olacaktır. Ülke yönetimine talibiz. Bugün Türkiye iyi yönetilmiyor. Artık her kesimdeki insanlar cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminden memnuniyetsizliklerini her fırsatta dillendiriyorlar. 2021 yılında erken seçim olma ihtimali yüksek. 41 il kongresini yaptık. Olası bir erken seçime hazırız.'
* * *
İl kongresinden sonra bakalım neler olacak?
İl Başkanı İsmail Haşim Ateş ile Tepebaşı İlçe Başkanı Ebru Emre'yi yan yana görebilecek miyiz?
Veya yan yana gelip birlik ve beraberlik mesajı verebilecekler mi?
* * *

Odalar değil cumhurbaşkanı ertelemeli

Tüm dünyayı kasıp kavurmaya devam eden COVİD-19 belasından ne zaman kurtulabileceğimiz henüz meçhul.
Doktorları, bilim adamlarını ve uzmanları dinliyorum.
Onlar da net bir cevap veremiyor!
Daha doğrusu kafa karıştırıyorlar.
Kimisi aşının bulunup insanlara uygulanmasının 2021 yılının başlarında olabileceğini ve bu sayede kurtulabileceğimizi.
Bazıları aşı bulunsa bile tüm dünyaya yetecek sayıda üretilmesinin 2022 yılını bulabileceği.
Kimileri ise 2022 yılın yaz aylarından itibaren etkisini yavaş yavaş kaybedebileceğini, 2023'te ise tamamen kurtulabileceğimizi söylüyor.
Hangisine inanacağımızı şaşırdık.
* * *
Müjdeli haber Almanya'dan geldi.
Daha sonra da Rusya'dan…
2020 yılına bomba gibi düşen virüs aylarca dünyanın dört bir yanında yaşayan insanların hayatını kaybetmesine sebep oldu.
Koronavirüs'e çözüm olacak aşının bulunması hepimiz için çok önemliydi.
Daha önce de aşının bulunduğuna dair birçok açıklama yapılmıştı. Fakat bu kez diğerlerinden çok farklı bir açıklama ile karşılaştık.
Aşıyı bulan bilim insanları Almanya'da yaşayan ve BioNTech şirketinin kurucuları Prof. Dr. Uğur Şahin ve eşi Dr. Özlem Türeci...
BioNTech'in, Pfizer ilaç şirketiyle birlikte geliştirdiği Korona aşısı (BNT162b2), dünya medyasına son zamanlarda düşen en güzel haber oldu.
Pfizer ve Almanya merkezli BioNTech şirketleri tarafından geliştirilen Koronavirüs aşısının Faz 3 denemelerinin %90 başarılı olduğunun tüm dünyaya duyurulmasının ardından kara bulutlar biraz olsun gezegenimizin üzerinden kalktı gibi.
Aşıyı inceleyen tıp kuruluşları ve uzmanlar henüz ciddi bir yan etki olmadığını bildirdi. BNT162b2'nin yüzde 90 oranında etkisinin olması ise aşıya olan güveni daha da artırdı.
Aşının bulunmasının ardından elbette aşıya ne zaman erişim sağlanabileceği merak konusu oldu. Yapılan açıklamalara göre, BNT162b2'nin üretimine başlandı bile.
Aşının 2020 yılının son aylarında dünya çapında 50 milyon doz üretileceği belirtildi. Şirket temsilcileri, 2021 yılında ise 1,5 milyar doza kadar aşı üretebileceklerini ifade ediyor.
* * *
Bu aşıyı almak için birçok ülke bugünden siparişlerini vermeye başladılar.
Sipariş verirken kapora falan da istenmiyormuş.
Henüz Türkiye'den aşı siparişi verilmedi.
Daha fazla beklersek aşıya ulaşmak o kadar zor olacak.
Bu nedenle cumhurbaşkanlığı veya sağlık bakanlığı biran evvel ihtiyaç sayısını belirleyerek siparişi vermeli.
* * *
Rus aşısı piyasa çıkmaya hazırlanıyor.
Rus yetkililer Sputnik V isimli aşının etkisinin yüzde 92 olduğunu duyurdu. Yapılan açıklamada aşı olan insanlara Covid-19 bulaşma oranının yüzde 92 azaldığı belirttiler.
Rus aşısı da güvenilir olması ve iki aşının da piyasaya girmesi halinde tüm insanların korkulu rüyası haline gelen Koronavirüs belasından da kurtulmuş olacağız.
* * *
Gelelim başlık konumuza.
Geçtiğimiz günlerde Milliyetçi Hareket Partisi Odunpazarı teşkilatının İş Dünyasından Sorumlu Başkan Yardımcısı Furkan Tangören bir açıklama yaparak, Covid-19 nedeniyle birçok işletmenin ve işletme sahiplerinin ekonomik olarak zor durumda kaldıklarını, bu nedenle bağlı bulundukları odaların yıllık aidatlarını almamalarını önerdi.
* * *
Doğru ve isabetli bir düşünce…
Ancak odaların 'üye aidatlarını bu yıl almıyorum' deme gibi bir lüksleri yok.
Aidatları tahsil edemeyen oda başkanlarına zimmet çıkarılır.
O nedenle hiçbir oda başkanın 'bu yıl üyelerden aidatlarını almıyorum' diyeceğini zannetmiyorum.
* * *
TOBB mart ayı sonunda firmaların mağduriyetlerinin önüne geçmek amacıyla bazı kararlar alındığını, üye firmaların oda ve borsalara haziran ayı sonuna kadar ödeyeceği yıllık üyelik ve munzam aidat hiçbir gecikme zammı ve faizi olmaksızın ekim ayına ertelediğini açıklamıştı.
Daha sonra bu konuda aidatların 2021 yılına ertelendiğine dair herhangi bir açıklama yapılmadı.
Ne TBMM'den ne TOBB'den ne de cumhurbaşkanlığı tarafından da 'oda, borsa aidatları 2021 yılına ertelendi' diye karar çıkmadı.
O nedenle odalar, borsalar yıllık aidatlarını almak zorundalar.
* * *
Alınmamasını bende desteklerim.
Bu kiriz ortamında onlara bir nebze de nefes aldırır.
Ancak bu yetki oda ve borsalarda yok.
Milliyetçi Hareket Partisi Odunpazarı Teşkilatının İş Dünyasından Sorumlu Başkan Yardımcısı Furkan Tangören, bu öneriyi partisinin milletvekillerine yapmalı.
Veya partisinin genel merkezindeki üst makamlara.
MHP'de cumhurbaşkanlığı hükümet sistemini kayıtsız şartsız destekliyor.
MHP'nin Genel Başkanı Devlet Bahçeli, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'dan böyle bir talep de bulunması halinde, cumhurbaşkanı da kendisini kırmayacağına göre bir kararname ile üyelerin oda ve borsalara olan borçları 2021 yılında ödenmek şartıyla ertelenir.
* * *
Bence Furkan Bey yanlış kapı çalmış.
Doğru kapı MHP Genel Merkezi olmalıydı.
* * *

İŞ BAŞVURUSU

İş başvurusu esnasında firma yöneticisi, işe başvuranlara bir soru sormuş, soruya en uygun cevabı veren kişiyi işe alacakmış. Bu sorunun doğru veya yanlış cevabı yok, sadece soruya nasıl cevap verildiği önemli. Durum şu:
Karanlık yağmurlu, fırtınalı bir gece ve siz sabaha karsı yalnız ve ıssız bir yolda araba kullanıyorsunuz. Arabanız spor araba ve iki kişilik. Biraz ilerde ki otobüs durağında 3 kişi bekliyor.
Birinci kişi bir doktor, sizi daha önce geçirdiğiniz kalp krizinden kurtarmış.
İkinci kişi, çok yaşlı ve hasta fırtınalı havada neredeyse soğuktan ölmek üzere olan birisi…
Üçüncü kişi, hayatınızın aşkı, her zaman için tanışmaya can attığınız birisi.
Hava gittikçe kötüleşiyor ve arabanızda sadece bir kişiye yer var.
Soru şu: Böyle bir durumda ne yapardınız?
İşe başvuranların cevapları söyle olmuş:
A. Hasta yaşlı adamı alır, en yakın hastaneye götürürdüm.
B. Doktora hayatımı borçluyum onu alırdım.
C. Hayatımın devamında mutlu olmak için, her zaman tanışmak istediğim hayatımın aşkını alırdım.
Bu görüşmede cevapların %90'ı manen düşünüp, yaşlı hasta adamı alırdım olmuş, ama sadece bir kişinin cevabını daha çok beğenmişler ve işe almışlar. O kişi de şöyle cevaplamış:
Arabadan iner arabamın anahtarını doktora veririm, doktor yaşlı kişiye yardım edip onu hastaneye götürebilir, bende hayatımın aşkıyla otobüs durağında baş başa onu tanıma fırsatı elde edebilirim.
-----------
Hayat Akarken, olaylar karşısında düşüncelerimiz dar görüşlü olup genelde tek yönlü düşünürüz. Daha iyi bir çözüm her zaman vardır. Onu bulmak size kalıyor.
******