Amerika, Tel Aviv'deki Amerikan büyükelçiliğini Kudüs'e taşırken Gazze'deki protestolarda katliam yaşandı, 60'dan fazla Filistinli İsrail güçleri tarafından vurularak öldürüldü.
Emperyalist güçler, İslam dünyasının kutsal günlerinde ve aylarında bu katliamları bilinçli bir şekilde sürdürüyor.
Türkiye'de bireysel, toplu ve hükümet düzeyinde protestolar yapıldı, yapılmaya da devam ediyor.
Sosyal medyada insanlar bireysel olarak İsrail'in zulmünü 'Haçlı Zihniyetinin Filistinli Müslüman kardeşlerimize uyguladığı zulmü lanetliyoruz' şeklinde kınadı. Birçok yerde toplu gösterilerle katliam protesto edildi.
Hükümet, Kudüs'te yaşanan saldırılar ve bu saldırılar sonrası meydana gelen katliam nedeniyle Filistinlilerle dayanışma içerisinde olmak, şehitleri saygıyla anmak maksadıyla 3 gün süreyle yas ilan edilmesine karar verdi.
Protesto etmek, kınamak, yas ilan etmek çok gerekli ve önemli. Ama asıl önemli olan emperyalizme karşı dur demek, dur diyebilmek.
Emperyalizme karşı dur diyebilmek inançla, cesaretle, bilgi, bilim ve teknoloji ile olabilir.
Emperyalizme karşı en büyük mücadeleyi Kurtuluş Savaşı ile Mustafa Kemal Atatürk vermiştir. Atatürk, inançla ve cesaretle emperyalist güçlere dur diyerek emperyalizmi dize getirmiştir.
Sözle, hiddetlenmeyle, kınamayla, lanetlemeyle, protesto etmekle emperyalizmi durdurmak mümkün değildir, mümkün de olmayacaktır. Çünkü emperyalist güçlerin insanlık anlayışı bunu anlamaya uygun değildir. Uygun olsaydı zaten emperyalist olmazdı.
21.Yüzyılda emperyalizme nasıl dur denilebilir.
Mustafa Kemal Atatürk ve Arkadaşları bunun örneğini inanç ve cesaretle tüm dünyaya gösterdiler. Atatürk, emperyalizme karşı kalıcı olarak dur demenin yolunu da gösterdi. Fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştirmek. Atatürk, 'Dünya'da her şey için, medeniyet için, hayat için, muvaffakiyet için en hakiki mürşit ilimdir, fendir. İlim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir' diyerek bilimden uzaklaşmanın gaflet ve cehalet olduğunu da söyledi.
Maalesef bugün Türkiye dahil İslam dünyası fikri hür, vicdanı hür, irfanı hür nesiller yetiştiremiyor, bilim ve fenden gittikçe uzaklaştı, gaflet ve cehalete kapıldı gidiyor. Sonuç olarak da emperyalizmin insafına kaldı.
Emperyalizme dur diyebilmek mümkün mü? Evet mümkün. Bilgi, bilim ve teknoloji üreten, özgür düşünen, vicdan ve irfan sahibi insanlar yetiştirebilirsek emperyalizme ve emperyalizmin katliamlarına dur diyebiliriz. Bunun yolu da katılımcı bir anlayışla eğitim ve okul sistemlerimizin bilimsel bir yapıya kavuşturması ve tüm İslam dünyasına örnek olabilmemizden geçiyor.
24 Haziran'da yapılacak Cumhurbaşkanlığı seçimi bu açıdan da önemli. Vatandaş olarak Cumhurbaşkanı adaylarının emperyalizme dur diyebilecek bilimsel yapıya sahip bir eğitim sistemi için neler yapmak istediklerini de sorgulamamız gerekiyor.