Türkiye'yi bekleyen en büyük tehlike herkesin aynı yöne bakıp aynı şeyleri görmesidir. Yani herkesin aynı bakış açısına sahip olmasıdır. Giderek tehlike daha da büyüyor çünkü farklı yönlere bakarak da aynı şeyleri görmeye başladık.
Bakış açısı, bir olay, bir varlık, bir durum karşısında sahip olduğumuz bize has, bize özgün düşünce, görüş ve algıdır. Her geçen gün bakış açımız özgün olmaktan çıkıyor, birilerinin bakış açısı herkesin bakış açısı olmaya başlıyor. Bu durum Türkiye'nin bu günü ve geleceği için en büyük tehlikedir.
Herkesin aynı bakış açısına sahip olması insanlar arasındaki bireysel farklılıkları ortadan kaldırır. Yaratıcılık ve hayal gücünü yok eder. Yaratıcı, yenilikçi, analitik ve stratejik düşünmeyi engeller.
2023 Türkiye insan kaynakları ve eğitim vizyonu 'özgürlükçü, eşitlikçi, bireysel farklılıkları gözeten ve değerlendiren, bireyin yaratıcılık ve hayal gücünü geliştiren, öğrenme ve insan odaklı; demokratik ve kendini yenileme gücüne sahip bir eğitim sistemi' olarak tanımlanmış. Görünen o ki bu vizyon, eğitim kurumları ve okulların duvarlarına asılan vizyonlar gibi 'duvar vizyonu' olarak kalacak.
2023'e beş yıl kaldı. Daha henüz demokratik ve kendini yenileme gücüne sahip bir tek eğitim kurumumuz, bir tek okulumuz ve bir tek üniversitemiz yok. Üniversitelerimizin sayısı çok arttı ama maalesef onların da hepsi aynı bakış açısına sahip.
Demokratik ve kendini yenileme gücüne sahip eğitim sisteminin yetiştireceği insanda bulunması gereken özellikler ise şöyle;
  • Barışçı,
  • Problem çözme, iletişim, organizasyon ve işbirliği yeteneği gelişmiş,
  • Bilim, sanat ve teknoloji üretebilen,
  • Girişimci,
  • Çevreye duyarlı,
  • Ulusal ve evrensel düzeyde iddia sahibi,
2023 yılında eğitim sistemi ve okullar bu özelliklere sahip insanlar yetiştirecekmiş. Bu özelliklerde insan yetiştirebilirsek elbette ulusal ve evrensel düzeyde iddia sahibi olabiliriz. Ama şu an neredeyiz? Beş yılda buraya gelebilir miyiz? Cevabı siz okuyucularıma bırakıyorum. Ama vatandaş olarak, söz verip de çocuklarımızı bu özelliklere sahip yurttaşlar olarak yetiştirme çabası içinde olmayan sorumlular hesap vermelidir. Çünkü taahhüt ettiler, biz de inandık.
Mevcut eğitim sistemi ve siyaset kurumu farklı düşünme becerilerinin gelişmesine ve farklı bakış açısına sahip bireylerin yetişmesine izin vermiyor.
Çocuklarımıza sunulan seçeneklerde tek doğru var. Seçenekler içinden tek doğru arayışı yaratıcılığı, yenilikçiliği, problem çözmeyi, bilimi, buluşu ve icat çıkarmayı yok ediyor. Tek bir doğru cevap arayışı bilgi üretmez, bilim üretmez, değişim yaratmaz.
Bilgi üretmek, bilim üretmek, değişim yaratmak, buluş ve icat çıkarmak herkesle aynı yöne bakarken farklı şeyler görebilmek ve farklı düşünebilmekle sağlanır.
Farklı bakış açısına sahip olmak hayal kurmak ve hayalinin peşinden gidebilmektir. Hayalleri hedeflere dönüştürebilmek ve hedefe odaklanmaktır. Farklı bakış açısına sahip olmak kazanımlardan vaz geçmemektir.
Ülkemizin geleceğini tehlikeye atmayalım. Aynı yöne bakıp farklı şeyler görebilelim. Birey olmak, kişi olmak, kişilikli ve karakterli olmak tam da işte budur.