Halen bile devam etmekte olan yağışlar, toprakların şimdiden sürülmesi için iyi bir fırsat yaratmış durumdadır. Yağışlar kesilip, yüksek sıcaklık derecelerinde buharlaşma ile topraklarda birikmiş olan nem kaybolmadan bu fırsat kullanılmalıdır. Sonbaharda ekim yapacak olanlar, toprakları uygun tavda ise hemen bir soklu pullukla biraz derin sürerek hasadını bitirdikleri ürünün, toplandıktan sonra geride tarlada kalmış olan artıklarını gömmeli, üstten bir tırmık ya da yüzlek bir kazayağı ile düzleme yapmalıdır. Diğer bir yöntem pulluk sonrası hemen diskaro veya rotatiller geçirmek olabilir. İlkbaharda yazlık ürün ekecek olanlar ise pullukla derin sürüp bırakmalıdır. Kıraç arazide olan ve bu çok ender görülen miktarda yağışı alan topraklarındaki nemi önemli ölçüde muhafaza edenlerden, arka arkaya tahıl ekimi yapmak isteyenler bu kadar kar örtüsünün ve bu miktar yağışın gelecek yıl olamayabileceğine dikkat etmelidir. Olursa iyi bir şanstır, ancak iklim normal yağışlara döner, hatta daha da az olacak olursa büyük zararlara uğramamak için sulama imkanı olmayanlar, kuru tarım için ne gerekiyorsa önce onu yapmalı, çeşidi ona göre seçmeli, taban gübresini ona uygun atmalıdır. Şartlar iyi olacak olursa ilkbaharda atılacak azotlu gübrenin çeşitleri, miktarları ve atma zamanları ayarlanarak yüksek verim ve kaliteli ürün elde etmek mümkün olabilecektir. Bu yılın koşullarında kıraç arazilerinden ve kuru tarım için geliştirilmiş çeşitlerden kuru tarım için kullanmakta olduğu gübrelerle veya biraz daha fazlasını vererek daha önceki yıllarda aldığından epeyce yüksek miktarda ürün kaldıranlar ; komşuda gördüğü ya da bir yerden duyduğu sulu koşullar için geliştirilmiş , kendisinin attığından daha fazla atılmış gübre miktarı ile çok daha yüksek verim alındığını öğrendiklerinden , önümüzdeki ekimleri için bu çeşitleri kendi kıraç topraklarına ekip, yüksek miktarda gübre de verirlerse, onların bu yıl aldıkları kadar verim alacağını zannedebilirler. Bu ihtiyatsız bir yaklaşımdır, adeta kumar oynamak gibidir.

Bazı üreticiler, ekinleri sık ve boylu gördüklerinde ondan çok yüksek verim alınacağını zannetmektedir. Bu bazen doğrudur, bazen yanlıştır. Eğer doğru bir çeşit seçilmiş, toprak analizi ile hem çeşidin ihtiyacını karşılayabilecek hem de iklimin gidişine göre seçilmiş ve miktarı bütün bunlara göre uyarlanmış bir gübreleme yapılmışsa o ekin görüntüsünün güzelliği kadar verimi ve vereceği ürünün kalitesi de yüksek olabilecek bir ekindir. Bunlar doğru yapılmamışsa yeşil aksamı yani sapı, yaprağı fazla , görüntüsü güzel olan bir ekinin verimi beklendiği kadar olmaz, ürününün hektolitresi de, proteini de, gluteni de düşük olur. Bazı üreticiler kendi komşularına ne miktar verim aldıkları konusunda yanlış bilgi vermekte, ya şaka olsun diye ya da garezine çok abartılı ya da tam tersine düşük söylemektedir. Bunu ciddiye alan ve hatalı seçim yapanlar görülmektedir. Bu bir insana, onun ailesine, ülkemize zarar demek olacağı için hatalı bir tutumdur. Ekilecek çeşidin , verilecek gübrenin çeşidini, kullanılacak miktarları mutlaka ilgili uzmanlara danışmak sonra bir karar vermek gerekir.