Ünlü İspanyol ressam Pablo Picasso'nun,
Ünü neredeyse kendi isminden fazla bir tablosu vardır...
Guernica...
'İspanya İç Savaşı sırasında Nazi Almanyası'na ait 28 bombardıman uçağının 26 Nisan 1937'de İspanya'daki Guernica şehrini bombalamasını anlatan, 7,76 m eninde ve 3,49 m yüksekliğinde anıtsal tablodur.'
Naziler, tablo yüzünden Picasso'dan nefret etmektedir...
Ancak Picasso, dünya çapında o kadar ünlüdür ki, dokunmaya cesaret edememektedirler...
Bir gün, rahatsız etmek, baskı altında tutmak için atölyesine askerlerle birlikte gelen bir Nazi subayı, elindeki 'Guernica tablosunun' fotoğrafını Picasso'ya gösterip;
'Bu resmi siz mi yaptınız?' diye sorar...
Picasso şu cevabı verir...
'Hayır, siz yaptınız...'
***
İşte,
Yaptığı bir haber, yazdığı bir yazı nedeniyle, bir gazetecinin başı ne zaman belaya girse, zorluk ve baskıyla karşılaşsa,
Picasso'nun o cevabı gelir aklıma...
'Bu yazıyı sen mi yazdın?' diyene,
'Hayır sen yazdın' demek gelir içimden...
Gazetecinin yazdığı yazının içinde, yalan, iftira, asılsız dedikodu ile kişilik haklarına ve ailesine yönelik hakaret yok ise,
Sırf gazetecinin görüş ve düşüncelerini beğenmediği için olmadık yollara başvurmanın,
Bildiğimiz tek adı vardır...
'Sansür...'
***
Sansürleme eylemi, illa ki sırf devletten ya da resmi kurumlardan gelmez...
Kimi zaman kişilerden ve hatta,
Sansüre karşı mücadele ediyor kisvesi altında caka satanlardan gelir...
İşte orada gazetecinin karşı karşıya kaldığı şey,
Sansürden daha da kötü olan bir şeydir ki,
Onun adı da,
İki yüzlülüktür...
Yani riyakarlıktır...
***
Gelin görün ki,
Bu, gazeteciliğin fıtratında var...
Bu, gazetecinin kaderinde var...
Çünkü gerçeğin bir huyu vardır,
Ne kadar saklamaya çalışsanız da,
Eninde sonunda ortaya çıkar...
***
Ha bir de şu var tabii...
Hakkınızda yazılan bir yazıda anlatılmaya çalışanları 'pekiştirmekten' başka işe yaramayacak eylemlerde bulunursanız,
O daha kötü bir şey olur...
Çünkü insanlar o zaman gerçekleri daha net anlamış ve kendi gözleriyle görmüş olurlar...