Doğal ve toplumsal yaşamda 'dün- bugün- yarın zincirininvarlığı ve bütünlüğü' bilimsel bir gerçekliktir. Bu gerçekliğin bilincinde olmadan, zincirin halkalarından birini ya da ikisini yok saymak ise bilime ve demokrasiye aykırı düşmek demektir…
Bu bağlamda 'dünün anılarını, bugünün bilinçlerini ve yarının umutlarını/ hedeflerini' sıkça tazelemenin ve paylaşmanın çok önemli olduğu düşüncesiyle 'Gezi Direnişi' konusunu, Kesit köşemizdeki alıntılarla bugüne ve geleceğe bağlamaya çalıştım. Yazıyı okurken alıntı tarihine sıkça bakmanızı ve gelecek çıkarımlarına katkıda bulunmanızı dilerim.
*****
'Gezi Parkı' Penceresinden İtalya İzlenimleri (Sakarya- 6 Haziran 2013)
'26 Mayıs- 2 Haziran 2013 tarihleri arasında eşimle birlikte bir İtalya turuna katıldık. Ama ülkemizde patlayan 'Gezi Parkı Olayları' nedeniyle sekiz günlük İtalya gezimiz süresince aklımız hep Türkiye'deydi... Yani, sekiz gün boyunca adeta tüm İtalya bizim için 'Gezi Parkı' oldu…'
'Mussolini Faşizmi gibi acı bir deneyim yaşanan İtalya'da bugün artık 'kendini dev aynasında gören otoriter liderlere pabuç bırakılmıyor…' Bizcileyin 'iktidar yorgunu olan iktidarlar' İtalya'da iktidarda kalamıyor, gerekirse her yıl seçim yapılıyor…'
*****
Örgütlü Halk Yenilmez (Sakarya- 10 Haziran 2013)
'Türkiye'de 'demokratik duyarlılık' anlamında son on yılın en yoğun geçen günlerini yaşıyoruz. Bu uyanış hem bugünkü yanlışlara tepki niteliği taşıyor hem de geleceğe ışık tutuyor…'
'Olayın en önemli yönü de şu: 'Türk halkının yeniden uyanışına 'gençler' öncülük yapıyor…' Gezi konusunda akla gelen bazı değerlendirmeleri birlikte irdeleyelim:
1. Gezi Parkı Direnişinin/ Uyanışının temel nedeni 'iktidar yorgunu ve diktatörlük heveslisi AKP'nin, halkımızın özgürlük ve demokrasi alanlarına yaptığı saldırılardır…'
2. Gezi Parkı eylemleri, bilim ve demokrasi değerlerine duyarlı olan yurttaşlarımızın demokratik ve kendiliğinden bir tepkisidir…
3. Eylemlilik sürecinde 'demokratik tepkilerin anarşik/ terörist eylemlere dönüşmesine' kesinlikle fırsat verilmemelidir…
4. Örgütsüzlük erdem değildir. Unutmayalım ki, demokrasi tarihi ve öğretisi 'toplumsal mücadelede ancak ve ancak örgütlü olan kitlelerin kazanacağını…' ortaya koyuyor.Bu bağlamda çıkış yolu solda yatıyor. Ülkemizdeki özgürlük ve demokrasiden yana olan sol siyasal güçler örgütlülüklerini geliştirmelidir…'
Çözüm; 'bağımsızlık ve demokrasi güçlerinin örgütlü birlikteliğini geliştirmektedir…' Ta ki, ' Yeryüzü sevginin yüzü olana dek…'
*****
EĞİT- DER 'Gezi'sinden Damlalar (Sakarya- 3 Ekim 2013)
'Bakmayın siz kendimizi doğa gezisine kaptırdığımıza… Ülkemizde 'Gezi Direnişi' ortaya çıktığından beri EĞİT- DER'liler olarak yürek gümbürtülerimiz yükseldi. Üstelik 'EĞİT- DER'in Gezi Çizgisi' yüzyılı aşmış demokratik öğretmen hareketinin engin deneyimleriyle yüklü. O 'çizgi' diyor ki:
  • 'Geleceğin aydınlık Türkiye'si için; tüm demokrasi güçlerinin örgütlü birlikteliği çok önemlidir…'
  • EĞİT- DER; 'laik, demokratik, bilimsel ve kamusal eğitim' ve demokratik Türkiye mücadelesini geçmişte olduğu gibi bundan sonra da azim ve kararlılıkla sürdürecektir…'
*****
Gezi Ormanı'na Dikilen Fidanlar (Sonhaber- 14 Mart 2014)
'Türkiye'nin demokrasi arenasında 2013 yılı Haziran başlarında bir bahar muştusu gibi patlayan 'Gezi Direnişi umutları' kök salmaya devam ediyor…
Her direniş gibi ve umutları mutluluğa dönüştüren her doğum gibi, Gezi Direnişi umutları da doğum öncesinin sancılarını yaşıyor… Ama sanki 'bir ölür, bin diriliriz…' dercesine, kıyılan canlar taptaze fidanlar olarak GeziParkı'nda 'yeniden doğuyorlar ölümlerde…'
En son dikilen 'Berkin Elvan' fidanıyla birlikte, Haziran 2013'ten bu yana Gezi Parkı'na dikilen taze fidanların sayısı 12 oldu. Çok zayıf olan toplumsal belleğimizi tazelemek için o fidanları ve toprağa düştükleri yerleri bir kez daha anımsayalım:
Ethem Sarısülük (Ankara), Mehmet Ayvalıtaş (İstanbul), Abdullah Cömert (Hatay), Selim Önder (İstanbul), Zeynep Eryaşar (İstanbul), Ali İsmail Korkmaz (Eskişehir), Mustafa Sarı (Adana), Ahmet Atakan (Hatay), 9. Serdal Kadakal (İstanbul), İrfan Tuna (Ankara), Medeni Yıldırım (Lice), 12. Berkin Elvan (İstanbul). Bu listeye her an yeni isimler eklenebilir…'
*****
Haziran'da Yaşamak (Sonhaber - 9 Haziran 2020)
'Gezi Direnişi ülkemizde haziran sıcaklığının doruk noktasıdır Haziran güneşinde kızarmış kirazların, tüm Taksim Meydanlarını yedi renge dönüştürdüğü günlerdir o 'Gezi Günleri…' Anıların, bilinçlerin ve umutların 'birlikte tazelendiği' günlerdir 'Gezi Direnişi'; dündür, bugündür, yarındır…
Çünkü bilimin doğruluğunun, demokrasinin iyiliğinin, sanatın güzelliğinin; Haziran güneşiyle kaynaştığı yaşamdır 'Gezi…'
Haziran'da 'Birlikte Yaşamak…'
'Ülkemin 2020 Haziran'ında ortalığı kara bulutlar kaplamış durumda… Komplo teorileri, katliam tehditleri, darbe iddiaları, baskın seçim dalavereleri… TBMM'de ulusal egemenliği yok sayan uygulamalar…
Sabahın bir sahibi olmalı artık, umutla, neşeyle, taze, yepyeni bir dille;bilimin, demokrasinin ve sanatın diliyle konuşan…
'İnsan yaşamı kardan önemlidir!' diye haykıran… 'Devletin temel görevi insanı/ toplumu/ doğayı korumak ve geliştirmektir!' diyerek aydınlık bir sabaha doğru yelken açan...
Aydınlık bir sabaha giden bu yolda, 'Parlamento ve sokak mücadelesini bütünleştiren…' Birlikte yürüdüklerimizi ittirerek/ iğneleyerek değil;kucaklayarak… Sabaha yürüyenler arasındakifarklı renkleri 'tabloda', farklı sesleri 'armonide' birleştiren…
Ve:'Gün gün ile barışmalı/ Kardeş kardeş duruşmalı / Koklaşmalı söyleşmeli / Korka korka yaşamak ne?…'diye şarkılar söyleyerek:
Tıpkı, Haziran 1919' da M. Kemal'in dediği ve yaptığı gibi; 'Azim ve kararlılıkla…'
Tıpkı, 15- 16 Haziran 1970'de işçilerin yaptığı gibi; 'Örgütsel kitlesellikle…'
Tıpkı, 'Haziran 2013 Gezisi' ndeki gibi; 'Çok renkli, çok sesli, sevgiyle, coşkuyla…'
Tıpkı, 'Haziran 2017 CHP Uzun Yürüyüşü' ndeki gibi; 'Hak, Hukuk, Adalet istemleriyle…'
Tıpkı '31 Mart- 23 Haziran 2019 İstanbul Buluşması'ndaki gibi; 'Demokrasi İttifakıyla…'
Ve tıpkı Nazım'ın 'Yaşamaya Dair'şiirinde anlattığı gibi: 'Ciddiyetle…':
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…