'Hayat Güzeldir' filmini hatırlarsınız.
İtalyan yönetmen Roberto Benigni'nin filmi.
1997 yapımı, dram…
Gösterime girdiğinde büyük bir etki uyandırmıştı insanlar üzerinde.
***
'Hayat Güzeldir.'
Ne yaparsak yapalım, ne yaşarsak yaşayalım...
Ne zorluklara katlanırsak katlanalım, yine de hayat güzeldir.
Yaşamak güzeldir.
***
'Hayat Güzeldir' filmi, insanın hayatta kalma mücadelesini anlatıyor.
Kendisinin…
Çocuğunun…
Ailesinin hayatta kalması...
Hayata tutunması.
'Ne olursa olsun hayatta kal!'
***
Yahudi toplama kampında geçiyor, filmde anlatılanlar.
II. Dünya Savaşı yılları…
Yahudi bir baba olan Guido Orefice, oğlu Giosue ile birlikte toplama kampına götürülüyor.
Giosue'nin doğum gününde üstelik.
Dördüncü yaş günü Giosue'nin.
İtalyan asıllı anne Dora, Yahudi olmadığı için kampa götürülmüyor ama o da kocasıyla oğlunun peşinden gidiyor.
Toplama kampındaki ağır yaşam koşullarında hayatta kalma mücadelesi başlıyor böylece.
Kendileri için değil verdikleri mücadele.
Oğulları için.
Dört yaşındaki oğullarının hayatta kalması için verilen müthiş bir mücadele…
Bunu başarabiliyorlar mı?
Başarıyorlar.
Giosue hayatta kalıyor.
Annesi de hayatta kalmayı başarıyor.
Ama baba Guido, Alman askerleri tarafından vurularak öldürülüyor.
***
Hayat güzeldir.
Bir çocuğu yaşatmak…
Bir evladı yaşatmak…
Yaşatabilmek…
***
Hayat güzel.
Yaşamak güzel.
Ve insan hayatı sınırlı, kısa…
Yaşamak…
Sonuna kadar yaşamak…
Hayatta kalmak…
Ama işte…
Yaşadığımız şu çağa bir bak!
Dünya hop oturup hop kalkıyor.
Dünya siyasetçilerinin tutumları…
Hırsları…
Ülkelerin savaşın eşiğine gelip gitmeleri.
İç savaşlar…
Göçler…
Denizde boğulan, karada vurulan insanlar…
'Bu dünyada bir nesneye
Yanar içim göynür özüm
Yiğit iken ölenlere
Gök ekini biçmiş gibi'