Sezon başından beri tahmin edilen, amaUşakspor maçı ile birlikte matematiksel olarak da düştüğümüz tescil edildi. Böylece her şeyi geride bırakıp, tamamen geleceğe odaklanma zamanı da gelmiş oldu.
Yarışmacı ortamda sezona hedefle başlanır ve bu hedef sona erdiğinde, eteklerdeki taşların dökülmesi kadar da doğal bir şey yoktur. Sportif kulüplerde yönetim birinci derecede, teknik heyet ise ikinci derece sorumludur.Yönetim açısından bakarsak, gelinen nokta da en masum yönetimimiz, bu yönetimdir. Borç batağına sokan bu yönetim değildi. Futbolcu satan da bu yönetim değildi. Hataları var mıydı, elbette vardı. En başında teknik heyet belirleme de hata ile başladılar, toparlar gibi oldular ama bu sefer teknik ekip yanılgıya uğrattı.
Tarzım gereği pek saha içine girmek istemem. Çünkü girmemizi gerektirecek bir kadro yapısı maalesef elimizde yok. Teknik heyetin saha içerisinde arayışlar içinde olduğunu az çok görüyorduk. Eldeki dar kadro ile bazı futbolcuları farklı bölgelerde deneyerek, gelecek haftaların kadrolarını oluşturma çabası içinde olduğunu zannediyorduk. Fakat bunu başka amaçla yaptığını sonradan anladık.
Bize teknik kadro Zonguldak Kömür, Konya Karatay maçlarında lazımdı. Bu maçları alamayan teknik heyetin takımın başında bir dakika bile durmaması gerekir. Hatta Konya Karatay maçında 'bu hafta istifalar bekliyorum' dediğimde bana serzenişte bulunan yöneticiler oldu. Daha o zamandan beri belliydi. Takımın başında ısrarla bekleyen teknik ekibin amacı ne olabilirdi. Ya sözleşmesindeki tazminat miktarı olmalı ya da menajerliğe soyunması olabilirdi. İşte burada yönetim ön görüşlü olmalıydı.Yaptıklarıbir yanlışlık teknik heyeti sorgulamayıp, attığı Twitt ilefutbolcuları camianın önüne atmak oldu.İşte bundan sonra da taraftar devreye girip, alman gereken maçları alacak hırsı ve enerjiyi yaratamayan teknik ekibe gereken uyarıyı vermedi.
Kulüp yönetmek kolay değildir. Bizlerin bilmediği başka şeyler vardır diyerek ufaktan, kırmadan, dökmeden, dilimiz döndüğünce anlatmaya çalışıyoruz.Kimseye düşman değiliz. Eleştirmek bu işin doğasında var. Sert yazsanız Eskişehirspor düşmanı ilan ediliyorsunuz. Ama oyunun sonunda maalesef hep biz haklı çıkıyoruz.
Şimdi küme düştük herkes mutlu mu? Bu satırlarda da, kongrelerde hep söylediğimiz gibi, geçmişle yaşayarak, geleceğe ulaşamazsınız. Hep aynı kişilerle farklı sonuç beklemek aptallıktan başka bir şey değildir. 2008 yılından beri tam 8 farklı yönetim geldi. Ama hiçbir yönetim sorumluluk almadı, hep geçmiş yönetimleri suçladılar. Fakat tarih sayfaları en doğrusunu yazar. Eskişehirspor küme düştüğünde başında kimler var, insanlar onu bilir. Dün söyledik, yine söylüyorum 'takımı dağıtan ve transferi açamayan yönetim küme düşmeye mahkumdur'Hiç kimse hayal kurmasın. Armayı yaşatacağız. Kulübü kapattırmayacağız diyen yönetimler, geçmiş yönetimlerin ekmeğine yağ sürüyorlar.Zira Eskişehirspor'u borç batağına sürükleyenler yasal olarak zamanaşımına girmek üzereler. Yarın çok geç olabilir. O nedenle transfer sezonu gelmeden, camianın önünü açmak adına bir an önce kongre kararı almalı ve gelişmeleri bunun ışığında yapmalıyız. Çünkü eldeki futbolcuların sözleşmeleri devam ediyor ve onlarda belirsizlik yaşamak istemezler. Kongre zamanını iyi tespit etmek, kongre kararını almak kadar önemlidir. İyi niyetli yönetimler önce bunu düşünmelidir.
Teknik heyete gelecek olursak, umarım küme düşürdüğünüz takımla çalışmaya devam etmek istemiyorsunuzdur. Zira bundan sonra taraftarla da aranız bozulur.
Sonuç olarak başlıkta da değimiz gibi küme düşünce, herkesin yaptığı gibi sorumluluğu alıp, gereğini yerine getirmek gerekir. En azından hatalardan arınıp, güven tazelemek açısından bu şarttır.