Türkiye Kömür İşletmeleri Kurumunun (TKİ),
Sevinç Mahallesinde yeniden açmaya heveslendiği kömür madeni için yapılması gereken Çevre Etki Değerlendirmesi Bilgilendirme Toplantısı 20 Ocak çarşamba günü yapıldı...
Daha doğrusu yapılamadı...
Halk izin vermedi...
Alpulular, Sevinç Mahallesi sakinleri, Kömür ocaklarının etkileyeceği 7 mahallenin muhtarı, CHP milletvekilleri Jale Nur Süllü ve Utku Çakırözer, Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt, Kent Konseyi Başkanı Nuray Akçasoy ve daha birçok STK'nın yönetici ve üyeleri oradaydılar...
Avukatlar da oradaydılar...
Diğer tarafta ise Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı Eskişehir İl Müdürü Hikmet Çetin ve ekibi vardı...
Geniş güvenlik önlemleri alınmıştı...
katılanların hemen tümünün karşı çıkması sonucu;
İl Müdürü Çetin, bir tutanak tutarak, toplantının yapılamadığını ya da sonuç alınamadığını belirten bir metin yazıp altını imzaladı...
Ve bakanlık bir kere daha, ne kadar sert bir kayaya denk geldiklerini anladı...
Bu arada,
Bu bir spor karşılaşması değil, 'sen yendin, ben yendim' gözlüğüyle görülemez elbette...
Burada önemli olan gelecek nesillerin sağlığı...
Doğanın ve çevrenin kazanması...
Sürecin nasıl devam edeceğini hep birlikte göreceğiz...
***
Bu konuyla ilgili olarak size, komşumuz Kütahya'dan söz etmek istiyorum...
(Bu yazının önemli bir bölümü haber274.net sitesinden alınmıştır.)
Yazının girişinde, Kütahya'nın maden zengini bir il olduğu belirtilerken, bölgede 34 çeşit farklı maden türü bulunduğu belirtiliyor...
Hepimiz biliyoruz ki,
Özellikle doğal gazın gelmesinden önce Eskişehir, Kütahya kömürü yakardı...
Akşama doğru şehrin üzerini kesif bir duman bulutu kaplar, is genzinizi yakardı...
Hava kirliliği açısından en sıkıntılı şehirlerden biriydi Eskişehir...
Ya Seyit Ömer kömürü ya Tavşanlı linyiti...
Sonra sonra ithal kömür devreye girdi...
Sibirya kömürü...
Neyse yazıdan bahisle devam edelim...
Yazıda ilginç bir saptama var...
Kütahya'nın son derece zengin maden kaynaklarına sahip olmasına karşın, komşu illerle karşılaştırıldığında ekonomik açıdan en geride olan il olması...
'Bölgesindeki birçok ili maden zenginliği ile geride bırakan ilimizin ekonomik olarak bu illerin hepsinin ardında kalması ve bir türlü kalkınma atağına geçememesi ise vatandaşlar tarafından merak konusu oldu.'
Devamında şu görüşlere yer veriliyor...
***
'Doğal gaz kullanım zorunluluğunun ardından kömür madenleri eski işlevselliğini kaybederken kömür madenine bağlı olan başta taşımacılık gibi birçok ekmek parası kazanılan işletmelerde bir bir kapandı ya da ciddi anlamda küçülmeye gitti. Bor madeni olarak Balıkesir'e yapılan yatırımlardan Kütahya hiçbir türlü payına düşeni alamamıştı. Gümüş madenindeki fiyasko ise tüm ülke genelinde uzun süre Kütahya olarak gündemde kalmamızı sağlamıştı. Siyanür havuzlarının patlaması ile tüm Kütahya siyanür tehlikesi ile karşı karşıya kalırken, fabrikanın işçilere yıllardır düzgün ödemeler yapmaması ise şehrimizin ortak derdi olmuştu. Gümüş madeninden de işletmeci fabrikanın sürekli olarak ekonomik dar boğazlarından dolayı Kütahya bekleneni alamazken son araştırmalar adeta kanayan yaraya tuz basmak gibi oldu.'
***
Kütahya'ya ait bir yerel haber kanalında bu değerlendirme yer alıyor...
Kütahya,
Bölgenin en çok maden çeşidine ve ocağına sahip ili...
Ancak tüm bu zenginliği karşın, ekonomik açıdan en zayıf ili...
Demek ki,
Demek ki çok madene sahip olmak çok zengin olmayı sağlamıyor...
İnsanların mümkün olduğunca uzakta durmalarına neden oluyor...
Kütahya ormanları, dünyada başka yerde bulunmayan ağaç türlerine sahip...
Bunun nedenin de Ege, Marmara ve İç Anadolu üçgeninin tam ortasında bulunması ve buna bağlı olarak iklim koşullarının sağladığı avantaj olarak görülüyor...
Peki doğası dışında Kütahya'nın nesi var?
Çok önemli tarihi eserler bulunuyor...
Bunlardan en önemlilerinden biri Aizanoi Antik Kenti...
Antik kentin ilk kuruluş zamanı Friglere dayanıyor...
Hatta onlardan önce bölgeye yerleşenlere...
Sonrasında Helenistik dönem, Roma ve Bizans dönemlerinde hep önemli bir yerleşim olmuş...
***
Diyeceğim şu ki,
Kütahya ile ilgili, kömüründen başka ne biliyoruz?
Siz hiç, 'Bu hafta sonu gezmeye Kütahya'ya gideceğim' diyeni duydunuz mu?
Maalesef yok...
Uzun zaman da olmayacak...
Zira ne ormanları tanınıyor ne de tarihi eserleri...
Varsa yoksa maden, varsa yoksa kömür...
Eğer yeteri kadar direnç gösterip önleyemezsek, korkarım Alpu'nun, çevresinin ve zaman içinde Eskişehir merkezinin başına gelecek olan da bu...