Dünkü gazetelerde iki önemli-ilginç haber vardı...
Birincisi,
Odunpazarı Belediyesi'nin TOKİ inşaatlarını mühürlemesi...
Ki, bunun Türkiye'de bir ilk olduğu ifade ediliyor...
İkincisi de,
Porsuk'un Beylikova'dan sonra Sakarya'yla birleştiği yere kadar neredeyse tamamen kuruduğu ve çok sayıda balığın öldüğü...
Açıklamayı yapan Eskişehir Çevre Derneği Başkanı Sadık Yurtman...
******************
TOKİ,
Vadişehir-Mamuca arasında,
Toplamda 1026 konut, 2 ticaret merkezi ve cami inşaatına başlıyor...
Ancak Odunpazarı Belediyesi, yüklenici firmanın İmar ve Şehircilik Müdürlüğü'ne ibra ettiği evraklarda mülkiyet belgelendirilmediğinden ve kaçak olduğu gerekçesiyle, inşaatın mühürlendiğini belirtiyor...
Mülkiyet belgelendirilmesi nedir diye baktık...
Taşınmaz üzerinde paylı ya da elbirliği mülkiyet söz konusu ise, paylı mülkiyette paydaşların, elbirliği mülkiyetinde ortakların tamamının yapı ruhsatı almak için başvurmaları gerekir.
Yüklenici arsanın pay sahiplerinden değilse, ancak malikin ve tüm diğer pay sahiplerinin vekaletlerini alarak izin için başvurabilir.
Haberin içeriğine göre,
İşte bu başvuru yapılmamış ya da bu konuyla ilgili evrak verilmemiş...
Belediye de mühürlemiş...
Ancak inşaatı yapan firma, mühür filan dinlemiyor ve inşaata devam ediyor...
******************
Koskoca TOKİ'nin,
İster beğenin ister beğenmeyin, ülke çapında on binlerce inşaat yapmış devasa bir kurumun böyle basit bir hata yapacağına inanmak zor...
Belli ki, alt yüklenici firma bu evrakı atlamış...
Bu hoş görülebilir...
Ancak,
Görevinin gereği olan işlemi yapan Belediyeye (sırf bir kamu kurumu olması nedeniyle) saygı duyulmalı, inşaat durdurulmalı ve eksik evrak hızla tamamlanmalıydı...
******************
İkinci habere gelince...
Porsuk'un bir bölümünün kuruması...
11 Mayıs 2022'de gazetelerde şöyle bir haber yer alıyor;
'Beylikova Belediye Başkanı Özkan Alp,
Porsuk Çayı'nda kış aylarında akan boş suyu 2021 yılında DSİ'den devralarak işletmeye başladıkları Beylikova Sulama Göletine taşıyarak, ilçe topraklarının 23 bin dönümünü sulak araziye çevirdi. İlçede tarım geliri beş katına çıktığını açıkladı...'
Haberde daha fazla ayrıntılara da yer veriliyor...
Yılda iki kez ürün alınmaya başlandığı,
Yalnızca arpa ve buğday ekilirken, ürünlerin çeşitlendiği, verimin ve dolayısıyla gelirin arttığı gibi...
Kötü mü, asla...
'Tarım tarım' diye çığlıklar atarken, 23 bin dönüm arazinin sulak hale getirilmesi bence de çok büyük bir başarı...
******************
Ancak,
Çevre derneği Başkanı Sadık Yurtman'ın açıklamasındaki 'Beylikova'dan itibaren...'ifadesi bana;
'Acaba sözü edilen kuruma, sulama göletinde biriktirilen su nedeniyle olabilir mi' diye düşündürdü...
Başkan Özkan Alp,
Porsuk'tan yalnızca Ekim-Mart aylarında su tutulduğunu belirtiyor...
Ama biliyorsunuz,
Porsuk, Porsuk Barajı, Polatlı ve civarı tarım alanları için suyun zaman zaman fazlaca verilmesi bir çok sıkıntı yaratıyor...
Eğer Eskişehir sonrasında da olsa, Porsuk'taki suyun bir kısmının tutulması, Polatlı ve civarındaki tarlalara daha az suyun gitmesine neden olabilir...
Bu da her zamanki gibi, Porsuk Barajı kapaklarının açılmasına neden olabilir...
öööööö öööööö
Böyle midir, değil midir bilmiyorum...
En azından emin olamıyorum...
Sonuçta Porsuk su demek,
Su da hayat...