Cemiyet kurulur kurulmaz 23 Mayıs'ta bütün belediye başkanlarına telgraflar göndererek İngiliz Muhipleri Cemiyeti'nin kurulduğunu bildirir ve etkinliklerine katılmalarını ister. Valileri, Mutasarrıfları ve çıkarlarına düşkün üniformalı, üniformasız, makam sahiplerini cemiyete üye kaydeder. Aslında Osmanlı Devlet memurlarının herhangi bir derneğe üye olmaları yasaktır ama onun da bir çaresi bulunur. En üst makamdaki Nazırlar, Paşalar Cemiyete üye kaydedilerek dernekler kanunu bir kez daha çiğnenecektir. Cemiyete üye olan Valiler, Mutasarrıflar ve Belediye Başkanları maiyetlerinde çalışan memurlara da baskı yaparak üye kaydetmişler ve aidat toplamışlardır. Başta sözde aydınlar, sözde köşe yazarları, eski ve yeni sadrazamlar, nazırlar, bazı paşalar cemiyete üye olurlar.
Said Molla, İngiliz Muhipleri Cemiyeti'nin kuruluşuna karar verdiğini beyan edenlerin mazbataları imzalanan ve üye olmak isteyenlerin sayısının bir haftada 50 bin kişiye ulaştığını bildirince bu işe İngilizler bile çok şaşırırlar.
İngiliz Muhipleri Cemiyeti'nin 3 büyük yöneticisi bulunmaktadır ;
1- İngiliz elçiliğinde görevli baş casus ve cemiyetin gizli başkanı Papaz Frew
2- İngiliz elçiliği baş tercümanı Mr. Ryan
3- İngiliz elçiliği siyasi ve idari işler sorumlusu General Didds
25 Ağustos 1921 tarihli Alemdar Gazetesi'nde çıkan bir ilanda şu satırlar dikkat çekicidir ; '23 Ağustos 1921 Çarşamba günü cemiyetimiz idare heyetinin yaptığı toplantıda Türkçe mühürün değiştirilerek yerine İngilizce ve Türkçe kazınmış yeni bir mühür hazırlanmasına ve bundan sonra bu yeni mührün kullanılmasına karar verilmiştir'

Cemiyetin Amaçları

Said Molla ve Abdullah Cevdet İngiliz ajanı Rahip Frew ile birlikte cemiyetin açık amacını ; 'Biricik kurtuluş yolumuz Anadolu'da İngiliz manda ve himayesinin gerekliliğini savunarak bunu gerçekleştirmeye çalışmaktır' diye ifade ederler.
Said Molla 28 Ağustos 1919'da İngiliz Yüksek Komiseri Mr. Webb'e bir mektup vererek 'İngiltere ve soylu halkı ile sürekli dostluk kurulması için' İngiliz Başbakanı Lloyd George'un yardımlarını talep eder. 22 Ağustos 1921'de İngiliz Yüksek Komiserliğine verdiği yazılı taleplerinde ' Kendisi ve arkadaşlarının halkın eğitimi için İngiliz medeniyetinden yararlanmak istediklerini' bildirecektir.
Said Molla 5.11.1919 tarihinde İngiliz ajanı Papaz Frew'e gönderdiği 12. mektubunda cemiyetin esas amaçlarını ; 'Türkiye'de sizden başka bir kuvvetin nüfuz ve egemenliğini devam ettirmesi siyasi gayemize aykırıdır' sözleriyle adeta itiraf etmektedir. Cemiyetin gizli amaçları zamanla uygulamaya sokulur. Bu amaçları şöyle sıralamak mümkündür ;
  1. Anadolu'da ajanlık teşkilatlarını yayarak isyanlar ve ihtilaller çıkarmak
  2. Milli şuuru felce uğratarak yabancı müdahalesini kolaylaştırmak
  3. Memleketin içten parçalanması için zemin hazırlamak
  4. İngiliz himayesinin memleketin kurtarılması için tek çare olarak gösterilmesini sağlamak
  5. Suriye, Filistin ve Irak'ı İngiltere'ye bağlamak için uğraşmak
Said Molla ve arkadaşları kendi çıkarları için vatanı ve milleti İngiliz sömürgesi yapmaya uğraşırken, İngiliz Yüksek Komiserliği ve Papaz Frew'in emirleriyle hareket ederek, Türk Kurtuluş Savaşı'nın önünü kesmek için Mustafa Kemal'e alçakça saldırmaktadırlar. 1919 yılında Frew ve Andrew, Mustafa Kemal'e saldırırken Sadrazam susmakta, Harbiye Nazırı susmakta, Erkan-ı Harp Reisi susmaktadır.




Padişah ve Damat Ferid Hükümeti İle İlişkiler

Cemiyet, Padişah Vahdeddin ve Hükümet üyeleriyle çok yakın ilişkiler kurmuş, İtilaf Devletleri'nin Osmanlı Devleti'ni sömürge statüsüne sokmak için ellerinden geleni yapmaktadırlar. İşgalcilerin amaçlarına gözü kararmış bir halde şevkle ve ihtirasla hizmet veren Sadrazam Damat Ferid, Dahiliye ve Maarif Nazırı Ali Kemal, yeni ve eski Dahiliye Nazırları Mehmet Ali ve Adil Beyler, işgal güçleriyle birlikte Türk Milli Mücadelesine karşı şiddetli bir cephe kurmuşlardır. Osmanlı Devleti'nin İngiltere'nin himayesi altına girmesi için Sadrazam Damat Ferid Paşa ile İngiltere elçilik görevlileri arasında görüşüldükten sonra 12 Eylül 1919 tarihinde Padişah Vahdeddin tarafından da onaylanarak bir gizli anlaşma imzalanır. Bu gizli anlaşmaya göre ;
  1. İngiliz Hükümeti kendi mandası altında Türkiye'nin bütünlüğünü ve egemenliğini taahhüt eder.
  2. İstanbul Hilafet ve Saltanat merkezi olarak kalacak, İstanbul ve Çanakkale Boğazları İngiltere'nin kontrolü altında olacaktır.
  3. Türkiye bağımsız bir Kürdistan kurulmasına karşı çıkmayacaktır.
  4. Osmanlı Devleti bütün Müslüman memleketlerinde Hilafet nüfuzunu İngiltere lehinde kullanmayı taahhüt eder.
  5. Türkiye'de çıkabilecek milli hareketlerin önünü kesmek için İngiltere Hükümeti kontrolünde olmak üzere ordu tesis edebilir. (Kuvay-ı İnzibatiye, Hilafet Ordusu esasen İngilizlerin kumandası altındadır. Türk Milli kuvvetlerine karşı saldırılar düzenler).
  6. Türkiye Kıbrıs üzerindeki bütün hukukundan feragat eder.
  7. İngiltere Hükümeti Osmanlı varlığını korumayı taahhüt eder.
  8. Padişah 4. Maddeyi yeniden düzenlemek için İngiltere Hükümeti ile ayrıca bir mukabele teati edecektir.
Ayrıca, Milli bir hükümetin başa geçmesi halinde İngiliz Yüksek Komiseri Amiral De Robeck tarafından 4 Ekim 1920 tarihinde Sadrazam Damat Ferit aracılığı ile Padişah Vahdeddin'e gönderdiği bir taahhütname ile;
a- Padişah Vahdeddin korunacaktır.
b- Padişahın izinsiz olarak görevden çekilmesi uygun olmayacaktır.
c- Padişah Vahdeddin yurtdışına çıkmak (Kaçmak) zorunda kalırsa, kendisine mutlaka yardım edilecektir. (Devam Edecek)