Tunç Başaran'ın yönettiği ödüllü 'Uçurtmayı Vurmasınlar' filminde bir sahne vardır.

CAHİLE GÜVENEN AKADEMİSYEN
12 Eylül dönemininin baskıcı yıllarını anlatan filmde cezaevi müdürü kadın mahkumun birinde bulunan kitapla ilgili bir gardiyanı 'Git kitabı yak!' diyor. Daha sonra onu takip etmesi için bir başka gardiyana 'Git kitabı yakıp yakmadığını kontrol et' diyor. Sonra başka birisini de 'Git kontrol edip etmediğine bak' diyerek gönderiyor. O yıllarda bazı kitaplar sakıncalıydı. Bundan dolayı 80'li yılların çocukları olarak, Nazım Hikmet'in, Ahmet Arif'in, Aziz Nesin'in, Orhan Kemal'in, Adalet Ağaoğlu'nun eserleriyle ile 80'li yılların sonunda tanışabildik. O yıllarda bir tek Kemalettin Tuğçu'nun kitapları sakıncalı değildi. Bizim kuşağımız okuma alışkanlığını 'Teksas Çelik Bilek, Baltalı İlah Zagor, Tommiks çizgi romanlarıyla Gırgır mizah dergisiyle' kazandı. Üç yıl önce iktidar yandaşı sözde bir akademisyen 'Okuma oranı arttıkça beni afakanlar basıyor. Ben her zaman cahil halkın ferasetine güveniyorum' demişti. Bu akademisyenin sözleri; ülkemizde 'dindar' adı altında 'cahil bir nesil' yaratılmak istenildiğini gözler önüne sermişti. Geçtiğimiz yıl E-Kitapta yüzde 1 olan KDV oranı yüzde 18'e çıkarıldı. E-Dergi'de yüzde 8 olan KDV oranı da yüzde 18'e çıkarıldı. Kağıda basılı kitapta yüzde 8'lik KDV oranı devam ediyor.

MERMİYE İNDİRİM KİTABA BİNDİRİM
Geçtigimiz yıl Makine Kimya Endüstrisi ürettiği mermide yüzde 7,5'luk indirim yapmıştı. Bende geçtiğimiz yıl Görünümde 'Mermiye İndirim Kitaba Bindirim' başlığıyla kaleme aldığım yazıyla bu trajikomik olayı eleştirmiştim. Yazımda; 'Ne diyelim? Artık eli silahlı magandalar karılarını, sevgililerini, öğretmenlerini, trafikte kendisine yol vermeyenleri artık daha ucuz şekilde öldürebilir(!) Yarın mermi stoklarını eritmek için 'düğünlerde mermi atmayı da serbest bırakırlarsa' doğrusu hiç şaşırmam. Temel gıda maddelerine 'zam yağmuru' yapılırken, mermi ve fişeği 'indirim yapılması' gerçekten zeka işi(!) Seri katiller bile bunu hayal edemezdi. Artık fişekli kurşunlu kuru fasulye yapıp, yeriz(!) Yaşanan şiddet olayları nedeniyle bireysel silahlanmanın önüne geçilmesi gerekirken, yapılan bu indirimle kime hizmet edilmek isteniyor? E-Kitapta 'yüzde 1 olan KDV oranı yüzde 18'e çıkarıldı. E-Dergi'de 'yüzde 8 olan KDV oranı da yüzde 18'e çıkarıldı. Kağıda basılı kitapta yüzde 8'lik KDV oranı hala devam ediyor. Dünya da 'mermiye indirim, kitaba bindirim yapıldığı' başka bir memleket var mı?' demiştim. Şair Yazar Sunay Akın'da; 'Sizi bilmem ama ben yeni duydum ve mutlu oldum, bir umut kapladı içimi; bir sevindim, bir sevindim!.. Yaşamak için gerekli olan her şeyin pahalandığı şu dönemde, mermiye indirim yapılmış... Ve MKE haberi şu sözlerle duyurmuş: 'Ülkemize hayırlı olsun'... Çok güldüm, acı acı...' sözleriyle mermide yapılan yüzde 7,5'luk indirimi ti'ye almıştı.

12 EYLÜL CUNTASI DA
BÖYLE İSTİYORDU
Kur'an'ın ilk emri İkra'dır. (Oku) Allah insanlara doğruları bulması, ne idüğü belirsiz tarikat şeyh ve şıhlarına kulluk etmemeleri için okumayı emretti. Elmastan, pırlantadan sıfır vergi alındığı ülkemizde kitap KDV oranlarına zam yapılarak ne yapılmak isteniyor? Yoksa o akademisyenin istediği cahil nesiller mi isteniyor? Kitapta KDV oranını yüzde 1'e ve sıfıra indirerek, çocukları okumaya teşvik edilmesi gerekirken, bunun tam tersinin yapılması ülkemin geleceği açısından beni biraz umutsuzluğu itiyor. Görünüm'de 6 Aralık'ta kaleme aldığım 'Organik Hoşaf İçenler Pisa'ya Tosladılar' başlıklı yazımda Türkiye'nin Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) tarafından 3 yılda bir düzenlenen PISA testinde yine çok gerilerde kalmasını eleştirmiştim. Yazımla ilgili çok geri dönüşler aldım. Kitapta değil de mermide indirimin yapıldığı ülkemizde biz daha çok PISA'la toslarız. Maalesef ülkemizde eğitim sistemi sistemli bir şekilde yerle bir ediliyor. 12 Eylül Cunta yönetimi gibi bugünde ülkeyi yönetenler 'bilime inanan, araştıran, sorgulayan değil, tüm yanlışlarına rağmen ülkeyi yöneten otoriteye biat eden nesiller' isteniyor.
--------------------------------------------------------------
CHP'DE DANANIN
KUYRUĞU KOPUYOR

Delege seçimleri tamamlanan CHP'de ilçe kongreleri başlıyor. İlk olarak 'Tepebaşı İlçe Kongresi' yapılacak.

İLK TEPEBAŞI'NDA
15 Aralık Pazar günü saat 10.00'da Altınsaray Düğün Salonu'nda yapılacak Tepebaşı İlçe Kongresinde 'iki liste' yarışacak. Mevcut 'Tepebaşı İlçe Başkanı Atilay Dalgıç ile eski İl Yöneticisi Yalçın Komşu başkanlık için' mücadele edecek. Tepebaşı İlçe Kongresinde İl Genel Kurulu'nda 'oy kullanacak 239 delege de' seçilecek. CHP Odunpazarı İlçe Kongresi de '22 Aralık Pazar günü Hasan Polatkan Kültür Merkezi'nde gerçekleşecek. Seçimde 'tek listenin çıkması' bekleniliyor. Mevcut Başkan'Rahmi Çınar ile yola devam edilecek gibi' gözüküyor. Odunpazarı İlçe Kongresi'nde İl Kongresinde oy kullanacak '291 delege' de seçilecek. 600 İl delegesinin 530'u 'Odunpazarı ve Tepebaşı ilçelerinden' gelecek.

SON SİVRİHİSAR'DA
18 Aralık Çarşamba günü Han, 19 Aralık Perşembe günü Beylikova, 21 Aralık Cumartesi günü Mihallıççık, 28 Aralık Cumartesi günü Çifteler, 29 Aralık Pazar günü Mihalgazi, 30 Aralık Pazartesi günü Günyüzü, 5 Ocak Pazar günü Mahmudiye, 11 Ocak Cumartesi günü Alpu, 12 Ocak Pazar günü İnönü, 13 Ocak Pazartesi günü Seyitgazi, 18 Ocak Cumartesi günü Sarıcakaya, 25 Ocak Cumartesi günü Sivrihisar ilçe kongreleri yapılacak. 12 kırsal ilçeden de '70 il delegesi' seçilecek. Seyitgazi'den 10, Sivrihisar'dan 9, Çifteler'den 6 il delegesi çıkacak. Alpu, Beylikova, Günyüzü, Han, İnönü, Mahmudiye, Mihalgazi, Mihalıççık, Sarıcaka'dan 'beşer delege' il kongresinde oy kullanacak. Mevcut İl Yönetimi 'atama olduğu için' İl Kongresi'nde oy kullanamayacak. Sinan Özkar ile birlikte seçilen '9 kişilik İl Disiplin Kurulu doğal delege olacakları' için İl Kongresinde oy kullanacak. Şubat veya Mart ayı'nda yapılacak İl Kongresi'nde 'toplam 609 delege' oy kullanacak. 15 Aralık'ta Tepebaşı, 22 Aralık'da Odunpazarı İlçe kongrelerinin tamamlanmasıyla CHP'de 'dananın kuyruğu' kopacak...
---------------------------------------------------
NOSTALJİ
EFSANELER SANTRAYA YÜRÜYOR


50 yıl önce. Tarih: 4 Mayıs 1969. Eski Atatürk Stadyumunda Eskişehirspor ile Gençlerbirliği karşılaşıyor. Oğuz Sarvan'ın babası Muzaffer Sarvan'ın yönettiği müsabakayı ES ES Fethi Heper'in golleriyle 2-1 kazanıyor. Gençlerbirliğinin tek golunü Tevfik Bal atıyor. Eskişehir'in efsane gazetecilerinden merhum İsmail Alkılıçgil'in o maçta çektiği tarihi fotoğrafta en solda Gençlerbirliği'nin kalecisi Selçuk Çakmaklı hemen onun yanında Eskişehir Demirspor'da yetişen Tevfik Kutlay yer alıyor. Aslen İnegöllü olan Hayrettin Sert ve onun hemen önünde yüzünün bir kısmı görülen Daha sonraki yıllarda ES ES'e gelip büyük katkılar veren Faik Şentaşlar ve Burhan Tözer santraya doğru yürüyor. Maça beyaz formayla çıkan Eskişehirspor'da sol önde Fethi Heper, İsmail Arca, Kaleci Mümin Özkasap, Vahap Özbayer, Abdurrahman Temel, onun hemen arkasında yüzünün çok azı görünen Ender Konca, İlhan Çolak, Burhan İpek (Koko) ve en sağda Kamuran Yavuz görülüyor.
-------------------------------------
FIKRA
DUVAR YOK

Bir gün tımarhanede iki deli konuşuyormuş.
Biri demiş ki: Git şu arka tarafa bak, duvar yüksekse altını kazıp kaçarız.Eğer duvar alçaksa üstünden atlarız.
Deli gidip arka tarafa bakmış.
Koşa koşa gelmiş:
Sanırım biz buradan kaçamayacağız.
Niye kaçamıyacağız?
Çünkü arkada duvar yok…