Toplumsal sorunlarımızın yoğunlaştığı günler yaşıyoruz.
Toplumsal sorunlarımızın çözümü için umut olan Yerel Yönetim Seçimleri süreci ise engellerle ve endişelerle yüklü…
İşin içine bir de bazı bireysel sorunların acımasızlığı girince, insanın aklına ilk gelen çare 'paylaşmak' oluyor…
'Peki, kiminle paylaşacağız?..' sorusunun yanıtı ise açık: 'Dostlarla ve dost örgütlerle…'
Çözüm de yaşamımıza bilime ve demokrasiye uygun ve insancıl terapiler uygulamakta…
'GEZİTERAPİ' GELİŞİYOR…

Önceki yazılarımda birkaç kez değindiğim gibi:
Biz eşimle birlikte uzun süreden beri yaşamımıza 'Geziterapi' uyguluyoruz…
Bizim geziterapimizin iki boyutu var.
Toplumsal anlamdaki düşünsel boyutu; tıpkı 'Gezi Direnişinde' olduğu gibi 'Özgürlük, eşitlik, barış, birlik, çağdaş yaşam, Cumhuriyet değerleri vb...' ilkeleri kapsıyor.
Geziterapinin bireysel boyutu ise 'acıları ve sıkıntıları, yurt ve dünyayı gezerek paylaşmayı' içeriyor.
Eşimle birlikte özellikle son dört yılda sıkça uyguladığımız geziterapi; bize yaşama sevinci veriyor ve yaşama bağlılığımızı güçlendiriyor…
Türkiye'nin özgürlük sesi olan 'Gezi Direnişi', gönüllerde ve bilinçlerde giderek güçleniyor ve güçlü bir terapiye dönüşüyor…
Çünkü Geziterapi gücünü etnik, dinsel ya da kalıplaşmış dogmalardan değil; bilimin doğrularından ve demokrasinin çoğulculuk güzelliğinden alıyor…
Gezi'den suç ve suçlu yaratmaya çalışanların telaşı bundandır…
'DOSTTERAPİ' SICAKLIĞI…
' Birlikteyken her şeyi unuttuğumuz insanlar var ya işte onlardır dostlarımız…'
' Gerçek dostlar yıldızlar gibidir, karanlık çökünce ortaya çıkarlar…'
Anılarımızı, bilinçlerimizi ve umutlarımızı çekinmeden paylaşabildiğimiz insanlardır dostlarımız…
Sözün özü, 'Dostterapi, yaşamı dostlarla paylaşmaktır…'
Dostterapi, eğer Geziterapi ile birlikte uygulanırsa etkisi daha da artmaktadır…
İzninizle, son günlerde tattığımız Dostterapi damlalarını sizlerle de paylaşmak istiyorum.
EĞİT- DER'in Denizli Buluşması
13 Kasım 2018 günü, EĞİT- DER çevresinden bir grup dostla Denizli'de buluştuk.
Buluşmamızın esas amacı; TÖS, TÖB- DER, EĞİT- DER süreçlerinin önder örgütçülerinden olan Avni AYTAN ve ailesine başsağlığı ziyaretiydi.
EĞİT- DER Genel Başkanı Mustafa DEMİR ve demokratik öğretmen hareketinin çeşitli dönemlerinde görevler yüklenmiş olan Mustafa GAZALCI, Raif TOMBUL, Rüştü APAYDIN, Doğan GÜLMEZ, Hasan ÜREL, Vahdet DEĞİRMENCİ ile beraber yaptığımız bu ziyarette; genç yaşta yitirilen bir oğulun acısını paylaşmanın ne denli zor ama önemli olduğunu birlikte yaşadık…
Daha sonra EĞİT- DER Denizli Şubesi lokalinde yapılan bir toplantıda; abece Dergisi ve EĞİT- DER'i korumak ve geliştirmek için bizleri bekleyen görev ve sorumlulukları paylaştık.
Rumeli Baharı Buluşması
20 Kasım 2018 akşamı, dostlarımız Nezihe/ Bahar BİLEN'in işletmesi olan Rumeli Baharı'nda sıcak bir eski dostlar buluşması yaşadık.
Dostlarımız Sebahat/ Ceyhun ÖZYURT, Birsen/ Şükrü SABAN, Nursel/ Şükrü VARDAR, Naciye / Hayrettin ACAR, Ayfer/ Muammer ATICI, Neriman/ Abdullah ÇİFTÇİBAŞI ile anılarımızı ve umutlarımızı birlikte yudumlamak bana ve eşime ilaç gibi geldi…
Ankara EĞİT- DER Buluşması
22 Kasım 2018 günü, uzun süredir Bodrum'da yaşayan kadim dostlarımız Mediha ve İlhan ALKAN çiftinin Ankara'ya gelişleri anısına birlikte olmak amacıyla düzenlenen buluşmaya, bir sürpriz yaparak eşimle birlikte biz de katıldık.
Demokratik öğretmen hareketinin çeşitli süreçlerinde görevler yüklenmiş birçok dostun birlikte olduğu bu buluşmada; özellikle TÖB-DER ve 12 Eylül dönemlerinin anıları tazelenerek, günümüze ve geleceğe uzanan değerlendirmeler yapıldı…

Yenikent'te 24 Kasım Buluşması
Eskişehir'in sosyal ve kültürel yönden en gelişmiş semtlerinden birisi olan ve öğretmenlerin yoğun olarak yaşamakta olduğu Yenikent'te, 24 Kasım akşamı yapılan Öğretmeler Günü etkinliği çok katılımlı ve kaliteliydi.
Başta bu geceyi düzenleyen Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım KURT ve çalışma arkadaşları, Yenikent İşletme Kooperatifi Başkanı Hüseyin CEYHAN ve arkadaşları, Yenikent'teki diğer STK'ların yönetici ve üyeleri, toplantının sunumlarını yapan eğitimci arkadaşımız Erdal Gazi EROL olmak üzere; emeği geçen ve katılım sağlayan herkesi yürekten kutluyorum.
Eşimle birlikte Yenikentli dostların arasında olmak bizi çok mutlu etti ve umutlarımızı yoğunlaştırdı…
İnanın 'Dostterapi' insana çok iyi geliyor…
*****
BİR '24 KASIM' DAHA GEÇTİ
Ülkemizde 1981 yılından beri 'Ulusal Öğretmenler Günü' olarak kutlanan '24 Kasım'da, yine geçmiş yıllardakine benzeyen durumlar yaşandı…
AKP/RTE iktidarı ve yandaşları, 'anlam ve önemine inanmadıkları 24 Kasım'ı' hamasi nutuklar atarak geçiştirdiler…
Öğretmenlerimizin ve halkımızın büyük çoğunluğu ise '24 Kasım Öğretmenler Günü 'nü saygıyla ve coşkuyla kutladılar.
'Öğretmenler Günü' ile ilgili değerlendirmeler yaparken bazı olguları unutmamak gerekiyor:
Gün, Cumhuriyetimizin temel kazanımlarından olan 'Laik, demokratik, bilimsel, kamusal eğitim' değerlerine sahip çıkma günüdür.
Gün; öğretmenlik mesleğinin saygısını ve kalitesini koruma ve geliştirme günüdür.
Ve gün; artık 24 KASIM olarak toplumumuzla bütünleşmiş olan 'Ulusal Öğretmenler Günümüze' ve 5 Ekim Dünya Öğretmenler Günü'ne birlikte sahip çıkma günüdür.
Ve unutmayalım ki, Türkiye'nin çağdaş öğretmenlerinin bilinçleri; '24 Kasım, 5 Ekim, 16 Mart, 17 Nisan' tarihlerinin hepsini sevgiyle kucaklayacak kadar güçlü olmak durumundadır...
Sağlıkla, sevgiyle, dostlukla…