Yeşil mercimek, pişirmesi kolay, değişik yemeklere, salatalara, pilavlara konulabilen; çorbası, dolması, köftesi, böreği, keki yapılabilen ve ekmeklere katılabilen çok yararlı bir gıda maddesidir. Yüksek bir (%25-30) protein oranına sahiptir ve bu proteinin, sindirilebilme özelliği diğer bitkisel proteinlere göre daha yüksektir (%92) diğer bir deyişle proteininin kalitesi de yüksektir. Bilindiği gibi protein kalp, ciğer, kas, saç ve tırnağın ana maddesidir ve günlük olarak vücut ağırlığı başına bir gram alınması gerekir. Protein günlük olarak en az 16 gram alınmalıdır, dünyada bu miktar protein ise genellikle bitkisel kaynaklardan karşılanmaktadır. Protein yetersizliği, besinlerin sindirilip emilmesini güçleştirir ve sonuçta halsizlik, kas kaybı, sıvı birikmesi (ödem), cilt ve tırnak problemleri, çocuklarda büyüme geriliği, sık ishaller, karaciğer yağlanması, uyku yoksunluğu, beyin sisi, önceden olmayıp sonradan başlayan alerjiler görülmesine neden olur. Protein kan yapımı, kasların ve organların onarımı ve düzgün çalışması için de gereklidir. Yeşil mercimek alkali bir gıda kaynağı olduğundan aşırı işlenmiş gıda ve şeker tüketimi sonucu ortaya çıkan asitliği dengelemekte ve asitle mücadele etmek için sağlıklı bakteri oluşumunu artırmaktadır. Vejetaryen türü beslenme tarzını benimsemiş insanlar için ete iyi bir alternatiftir. Mercimek, lisin ve methionin amino asitlerince zengindir.

Mercimekteki methionin, doku yapımı ve çinko, selenyum gibi minerallerin emilimi; lisin, kalsiyum emilimi, yağsız vücut kitlesinin korunması, bağışıklık, cildin sağlıklı görünmesinden sorumlu kolajen ve elastin üretimini sağlamaktadır. Tahıl ürünlerinden yapılan yiyeceklerin ve sebze yemeklerinin içerisine mercimek ilave etmek veya mercimekle yapılmış bir yiyeceğin yanında salata ve/veya ekmek yemek, proteinin vücutta faydalı kullanımını artırmaktadır. Mercimek tanesinin %55-60'lık kısmını kompleks karbonhidratlar oluşturmaktadır. Kompleks karbonhidratlar vücutta öncelikle enerji için gereklidir. Yüksek karbonhidrat içeriği, sindirilemeyen polisakkaritler, dirençli nişasta, oligosakkaritler yönünden önem kazanmaktadır. Oligosakkarit içeriği bazı araştırmacılar tarafından prebiyotik karbonhidrat olarak adlandırılmaktadır ve mercimek yüksek miktarda prebiyotik yani kalın bağırsaktaki bakterilerin büyümesini destekleyen karbonhidrat içermektedir. Mercimek % 5 hızlı sindirilebilir ve %30 yavaş sindirilebilir nişasta içermesi nedeniyle diyabet hastaları tarafından tercih edilen gıdadır. Yeşil mercimek oldukça yüksek miktarda lif içermektedir. Lif bitkisel gıdalarda doğal olarak bulunur, kabukta yoğundur, ince bağırsakta emilime ve sindirime direnç gösterir, kalın bağırsakta tamamı veya bir kısmı fermente olabilir, tüketildiğinde ise sağlık üzerine olumlu etkileri olan bir karbonhidrattır. Diyet lif, şekerin kan tarafından emilme hızını yavaşlatarak sürekli şeker seviyesinin korunmasını sağlamakta, buna bağlı olarak açlık hissini önlemekte, kilo vermeye yardımcı olmakta, ani ruh değişimlerinin önüne geçmektedir.

Kandaki kötü kolestrolü azaltmaya yardımcı olarak arterleri temiz tutmakta, böylece kalp hastalığı ve felç riskini de azaltabilmektedir (lif bakımından zengin yiyecekler yense de yeterli su tüketimi olmazsa bağırsaklar düzenli çalışmayabilir, bu yüzden mercimek gibi yüksek lif içeriğine sahip gıdalar tüketildiğinde günlük su tüketimine dikkat etmek gereklidir). Mercimeğin, kabuk bölümünde yüksek fenolik maddeler bulunmaktadır. Yapılan bazı araştırmalarda, mercimeğe tat ve renk veren antioksidan olan bu bileşiklerin, meme ve kolon kanserini önlemeye yardımcı olduğu, kalp hastalığı ve diyabeti önlemede etkili olduğu bildirilmektedir. Mercimek sağlık sorunlarını azaltan vitaminlerden B3 ve B9 ile minerallerden potasyum, magnezyum, çinko, demir açısından zengin bir baklagildir. Sindirim ve sinir sistemini kuvvetlendirmeye yardımcı olan B3 vitamini aynı zamanda kolestrol, Alzheimer, katarakt, kireçlenme ve diyabet gibi rahatsızlıkların oluşma riskini azaltmaktadır. Kırmızı kan hücresi oluşumu ve sinir fonksiyonlarını desteklemeye yardımcı olan folik asit (B9) için iyi bir kaynak olan mercimek hamile olan veya hamile kalmayı düşünenler için de faydalıdır çünkü bebeklerde beyin ve omurilikte ortaya çıkan kusurların önlenmesinde yardımcı olmaktadır. Yeşil mercimekteki folat, kalp krizi için risk faktörü olan homöosistein seviyesini azaltarak kan basıncını yani tansiyonu düzenlemekte ve içeriğinde bol miktarda bulunan potasyum minerali ile de bunu desteklemektedir. B vitaminleri ile beyin sağlığının korunması, sinir sisteminin sağlıklı çalışması yönünden de etkili olmaktadır. Vejetaryen beslenenler için iyi bir demir kaynağı olan bu gıda, kan damarlarında oksijen taşınmasını düzenler, enerji üretimi ve metabolizmanın hızlanmasını sağlar, bireyleri kansızlığa karşı korur. Patates, havuç vb. sebzelerle birlikte pişirilince bunların içinde olan C vitamini, mercimekteki demirin emilimini artırmaktadır.

Mercimek, düz kaslara etki ederek kan basıncının düşürülmesine ve kanın damarda daha rahat akmasına yardım eden, kısaca kas sağlığı için önemli olan magnezyumu bol miktarda içeren bir besindir. İçeriğinde bol miktarda bulunan lif, B9 ve magnezyum ile birlikte kalp hastalığı riskini azaltabilmekte ve böbrek sağlığının korunmasına yardımcı olmaktadır. Mercimeğin, kalp için etten daha sağlıklı bir seçim olduğunu söylemek abartılı değildir. Besin değeri oldukça yüksek olan yeşil mercimekle çok çeşitli yiyecekler yapılabilmektedir. Gece suda bekletip, isteniyorsa kısık ateşte pişirilebilir, pişirmede düdüklü tencere kullanılabilir. Başka bir yiyecek içinde kullanılacaksa, pişme süresi, içinde kullanılacak yemek türüne göre ayarlanmalıdır. Mercimek, yendikten sonra meydana gelen gazı ve olası krampı azaltmak için, pişirirken içine kimyon konmalıdır. Haftada olabilirse iki kez ve mümkünse farklı şekillerde tüketmek sağlıklı beslenme bakımından önemlidir.