Bir zamanların gözde mesleklerinden olan çobanlık, şimdilerde zor zamanlardan geçiyor. Şehirlere göçün artması ve köy nüfuslarının azalması ile yeni çobanların yetişmesi de durma noktasına geldi. Öte yandan çobanlar zannedilenin aksine çok iyi şartlarda çalışıyor. 50 yılı aşkın süredir Eskişehir'de çobanlık yapan ve mesleğine severek devam ettiğini söyleyen Mustafa Bardak, gençlerin masa başı işlerde çalışmak istediğini, bu yüzdende çoban yetiştirmenin zorlaştığını söylüyor.
Bir çobanın bakımını üstlendiği hayvan sayısına göre gelirinin değişebileceğini ifade eden Bardak, 'Bir kez daha dünyaya gelsem yine çobanlık yaparım. Doğa ile baş başa oluyorsun. Hayvanlar ile uğraşıyorsun ve bu insanlar ile uğraşmaktan daha kolay. Hayvanlar ile mutluyum ve para kazanıyorum. Mesleği devredeceğim kimse yok. Genç nesil çobanlıkla ilgilenmiyor. Kahve köşelerinde ya da internet kafelerde oturmaktansa ben tavsiye ediyorum, gelip bu işi yapsınlar. Beğenmiyorlar, anne-baba parası yemek kolaylarına geliyor. Oysaki çobanlık hem çok huzurlu ve keyifli hem de kazancı iyi olan bir meslek' dedi.
Çobanlığın ileri derecede sorumluluk gerektirdiğini de söyleyen Bardakçı, 'Bir kişinin ya da bir ailenin tüm birikimini emanet alıyoruz. O yüzden hem yabani hayvanlara hem de hırsızlara karşı sürekli tam dikkat halinde olmak gerekiyor. Bir insanda sorumluluk duygusu, hayvan ve doğa sevgisi varsa rahatlıkla çoban olabilir. Kötü paralar da kazanmaz. Çoban olanın cebine aylık 2,500-3,000 TL girer. Yemeği, giyeceği hatta sigarası bile karşılanır. Bunları düşününce işsiz dolaşmak yerine çobanlık yapmak daha iyi değil mi' ifadelerini kullandı. (Güray Ateş)
