İddialara göre olay, Ekim 2019'da 71 Evler Mahallesi Kafkas Caddesi'nde bulunan hırdavat malzemelerinin satıldığı bir işyerinde gerçekleşti. Hırdavat dükkanı işleten 38 yaşındaki Davut Avcı, işyerini çalışanına emanet edip dışarı çıktığı sırada S. E. isimli şahıs işyerine gelerek 6 bin TL değerinde alışveriş yaptı. İddialara göre alışverişini yapan şahıs, işyeri çalışanına 2 bin TL ödeyip 'Ben burada komşuyum, paranın kalan kısmını hafta içi getireceğim' diyerek aldığı hırdavat ürünlerini arabasına yükleyip uzaklaştı. Aradan 3 buçuk ay geçmesine rağmen para ödenmeyince işyeri çalışanı, durumu Davut Avcı'ya anlattı. Telefonla parayı istemek için şahsı defalarca arayan Avcı, bir süre sonra telefon numarasının karşı taraftan engellendiğini fark etti. Başka numaralardan şansını denemeye devam eden Avcı, kendisini bir başkası olarak tanıttığı S.E.'i iş görüşmesi bahanesiyle sanayide ayarladığı bir dükkanda buluşmaya ikna etti. Buluşmaya S.E., oğlu K.E. ile birlikte geldi. Davut Avcı kendisini tanıttıktan sonra S.E., 'Bende paran kalmaz, telefonumu size vereyim, yarın parayı getirdikten sonra alırım' diyerek telefonunu masanın üzerine bıraktı.
İddiaya göre buluşmadan sonra akşam saatlerinde karakola gidip gasp edildiği hakkında suç duyurusunda bulunan S.E., Avcı'ya dava açtı. Durum karşısında şaşkınlık yaşayan Avcı, mahkeme süreci devam ederken arabulucu ile yaptığı görüşmeler sonrasında bir de hakaret davasıyla karşı karşıya kaldı. Anlaşma maksatlı görüşmelerde S.E,'ye hakaret etmediğini savunsa da iki davayı da kaybeden Avcı, ilkinden bin 500, ikinci mahkemeden ise 320 TL para cezası aldı. Toplamda avukat masrafları dahil 18 bin TL ödemek zorunda kalan Avcı, 6 bin TL'lik alacağının peşinden koşarken uğradığı zararla hayatının şokunu yaşadı.

'Şahıs bizden şikayetçi olmuş, böylelikle mahkeme süreci başladı'
Yaşadığı olayı anlatan Davut Avcı, 'Elamanım dükkandaydı. Şahıs geliyor 'Ben sizin komşunuzum' deyip, alışveriş yapıyor. Yaklaşık 6-7 bin TL'lik malzeme alıyor. Şahıs 2 bin TL kadar para veriyor ve 'kalanını yarın veya hafta içinde getireceğim' diyor. Son elamanım 3 buçuk ay sonra bize söyledi olayı. Biz de tabi ki kendi numaramızdan aradık. Verdiği adres Eskişehir'in çarşısında masaj salonu çıkıyor. Benim telefonumu ve aradığımız tüm numaraları engellediği için bir şekilde herhangi bir arkadaşın telefonunu alarak 'Sizinle görüşelim bir iş yapalım' dedim. Küçük sanayide bir dükkana çağırdık. Yazıhaneye girdik konuştuk. 'Bizim dükkandan ürün almışsınız, sizi aradık ama bütün telefonlarımızı engellediğiniz için bu şekilde size ulaşabildik' dedik. Şahısta bize 'Tamam borcum var ama ameliyat oldum ve o yüzden dönemedim' dedi. Bizde 'Tamam abi, insanlık hali' dedik. Tabi ki burada biz 2,3 kişiydik. Şahıs oğlu ile beraber geldi. Telefonunu cebinden çıkardı, masanın üzerine koydu. 'Yarın gelirim geri kalan paramı öderim, telefonumu alırım' dedi. Ben de 'Abi telefona gerek yok' dedim. Adam da 'aramızda güven olsun' dedi ve telefonu bıraktı. Kesinlikle herhangi bir hakaret, küfür, tehdit ve darp olmadı. Telefonu aldık dükkana geldik ve kasaya koyduk. Akşam bizi karakoldan arayıp, 'Bir telefon gasp etmişsiniz' dediler. Biz de telefonu kendisi bıraktığını belirterek durumu anlattık. Ardından dükkana geri dönüp telefonu aldık ve karakola teslim ettik. İfade verdik. Şahıs bizden şikayetçi olmuş. Böylelikle mahkeme süreci başladı' dedi.

'Devam eden bir davamız varken hakaretten ikinci bir davamız daha oldu'
Mahkeme sürecinde uzlaşmak için S.E.'yi aradığını ve bu konuşma sonrasında 'Hakaret etti' gerekçesiyle hakkında dava açıldığını söyleyen Avcı, mağduriyetini dile getirdi. İki davayı da haksız yere kaybettiğini iddia eden Avcı, şu şekilde konuştu:
'Karşı tarafın bize borcu var. Alacağımızı tahsil edemiyoruz. Araya uzlaştırma savcısı falan girdi. Uzlaştırma savcısı bana, 'Siz arayın kendiniz görüşün' dedi. Karşı taraf uzlaşmadı. Davayı açan şahsa, 'Bizim gaspla işimiz olmaz, gel sen borcunu öde, uzlaşalım, olay uzamasın' dedik. Kendisi bana, 'Avukat tuttum, ücretini öde olay çözülsün' dedi. Biz sanıyoruz ki haklıyız. Adaletli bir şekilde çözüleceğini sanıyorduk. Uzlaşma sıralarında telefonla konuştuktan sonra şahıs, avukatına 'bana hakaret etti' demiş. Avukatı da ikinci bir daha açıyor. Devam eden bir davamız varken hakaretten ikinci bir davamız daha oldu. Hakim, bize ilk davadan 320 TL ceza yazmış. İkinci davadan da hakaret etti diye delil olmamasına rağmen bin 500 TL ceza yedim. Bana en çok cezayı getiren avukatlık ücretleri ve toplamda 18 bin TL daha ceza çıkardılar. Biz avukatla görüştük 15 bin TL'ye anlaştık. İlk davadan bin 500 ikinci davadan 320 TL olan cezamızı ödedik. Şu an ben hala mağdurum. Karşı taraftan hala daha alacağım para var. Bu arkadaş bu şekilde kaç kişiyi daha dolandırdı bilmiyorum. Adalet ve sistem nasıl işliyor bilmiyorum. 6 bin TL'mi kurtarmak isterken, 22 bin TL cebimden para çıktı. Hala daha 6 bin liramı alamadım. Karşı tarafa da ulaşmıyoruz.'
Editör: TE Bilisim