RÖPORTAJ: MELTEM KARAKAŞ KAYA

Koronavirüs salgınıyla mücadelede en önemli görev sağlık emekçilerine düşüyor. İşe gitmek dışında geriye kalan zamanının tamamını evde geçiren TÜRK SAĞLIK SEN Şube Başkanı Hüseyin Kararman ile salgın sürecinde neler yaptığını ve bireysel olarak aldığı önlemleri konuştuk.
Zamanını sağlık çalışanlarının sıkıntı ve taleplerine ayırdığını söyleyen Kararman, 'Lütfen vatandaşlarımız unutmasınlar: 'Sağlık çalışanı yoksa sağlık da yok.' Vatandaşlarımızın özverili, bilinçli bir şekilde tedbirlere uyması halinde virüsten kurtulacağımıza yürekten inanıyorum' dedi.

Koronavirüsten korunmak için neler yapıyorsunuz?
Sağlık çalışanlarımızın ihtiyaçları, sorunları ve şahsi zorunluluklarım dışında evden çıkmıyorum. Sosyal mesafeyi korumaya dikkat ediyor, insanlarla en az 1-1,5 metre mesafeyi koruyorum. Düzenli besleniyor ve uyku düzenime dikkat ediyorum. Gerek şahsi gerek ev ve gerekse iş ortamlarımızda da temizliğe dikkat ediyoruz. Bu virüse karşı halen ilaç bulunamaması ve virüsün hızlı yayılması sebebiyle en önemli tedbir sosyal mesafeyi korumak ve olabildiğince az kişiyle görüşmek. Eğer bu virüs yayılacak ve bulaşmaya devam edecekse, bu şekilde hızı yavaşlayacak, sağlık kurumlarımızda yoğunluk/yığılma olmayacaktır. Bu vesileyle de tüm vatandaşlara kaliteli sağlık hizmeti verilebilecek, sağlık çalışanlarımız da kontrollü ve güven altında olacaklardır.

DOĞRU KAYNAK ÖNEMLİ
Tüm dünyanın gündemi artık koronavirüs. Gündemi takip ediyor musunuz bu anlamda? Televizyonlarda, gazetelerde virüs sizce nasıl işleniyor? Nasıl değerlendiriyorsunuz?

Gündemi internet ve televizyon vasıtasıyla takip etmeye çalışıyoruz. Virüs hakkında çokça doğru bilgi olduğu gibi bu süreçten de nemalanmak isteyip halen kirli bilgileri yayanlar, vatandaşımızı panikletip korkutanlar var. Sırf kendi haber siteleri daha fazla tıklansın diye akılla, mantıkla bağdaşmayacak haberler yapanlar da gördük, kaliteli bir şekilde dayanaksız/asılsız bilgi vermekten çekinen gerçek gazetecileri de gördük. Bu nedenle izlediğimiz/okuduğumuz her şeyi akıl, mantık ve somut verilerle destekleyerek doğruluğunu tahlil etmeye çalışıyoruz. Tüm vatandaşlarımıza önerim, kaynağını resmi kaynaklardan yahut bilimden almayan, dayanak/kaynak belirtilmeyen haberlere inanmasınlar.

COVİD-19 ile ilgili doğru bilgileri almak için düzenli olarak takip ettiğiniz biri var mı? Bir hekim ya da bilim insanı?
Açıkçası hemen her türlü kaynağı takip etmeye çalışıyoruz. Ancak bu her türlü bilgiyi ise bilimsel kaynak, dayanak ve tespitleriyle doğrulayan internet sitelerinden de araştırıyoruz. Sağlık Bakanlığımızın verilerini de sıcağı sıcağına daima takipteyiz. Özel olarak da Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Tıp Fakültesi Göğüs Hastalıkları ABD'de görev yapan Prof. Dr. Muzaffer Metintaş hocamızın sosyal medya gönderilerini takip ediyorum. Yine, Prof. Dr. Muzaffer Metintaş hocamızın da yöneticisi olduğu kirmizilar.com adresini de sıkça ziyaret ediyorum.

Sosyal medyada, internette çok fazla şey yazılıp çiziliyor. Bu tarz kriz ortamlarında (misal salgın) internet avantaj mı dezavantaj mı sizce?
Az önce de kısaca değindiğim gibi. Çağımız bilgi ve iletişim çağı. Bunu da kötü niyetli kullanan çok fazla şahıs var. İnsanlarımız malum evde kalma tedbirlerine riayet ettikçe en çok internet yoluyla bilgilenmeye çalışıyorlar. Ancak fırsatçılara mahal verilmemesi, her okunan bilgiye itimat edilmemesi, mutlaka bilginin kaynağının itibar edilebilir bir kaynak olup-olmadığını vatandaşlarımızın sorgulaması gerek. Aynı şekilde sosyal medyada da çok fazla kirli bilgi var. Özellikle sosyal medyadan alınan bilginin fazla sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Özetleyecek olursak; sosyal medya ve internet esasında çağımızın büyük nimetlerinden biri doğru kullanıldığı takdirde.

SÜREKLİ İRTİBAT HALİNDEYİZ
Vatandaşlara evde kal çağrısı yapılıyor. Siz evde kaldığınız süreçte neler yapıyorsunuz? Vaktinizi nasıl geçiriyorsunuz?

Açıkçası evde kaldığımız süreçlerde de 7/24 telefon başında tüm sağlık çalışanlarımız ve Türk-Sağlık Sen yöneticisi/temsilcisi arkadaşlarımızla irtibat halindeyiz. Her türlü sorun, sıkıntı ve ihtiyaçlarını en kısa süre içerisinde halletmeye çalışıyoruz. Buradan öncelikle görevleri başındaki tüm sağlık çalışanlarımız olmak üzere, bu süreçte gece-gündüz ayırt etmeksizin çaba gösteren tüm sendika yönetici/temsilcisi ve gönüllülerimize de teşekkürü borç bilirim. Bunun dışında herkes gibi medyayı takip ediyor, kitap-film-müzik vb. kültürel ürünlerle vakit geçiriyorum.

Genel olarak insanların evde film izleyip, kitap okuduğu belirtiliyor. Şu an okuduğunuz bir kitap var mı? Veya izlediğiniz bir film varsa önerebilir misiniz?
Şu anda Berikan Yayınları'nın Dr. Tahsin Ünal'a ait 'Karamanoğulları Tarihi' isimli kitabıyla birlikte Emre Dorman'ın 'Allah'a Öğretilen Din' isimli kitabını okuyorum. Tavsiye ederim.

İLK ETAPTA SIKINTI ÇOKTU
Tüm dünyaya yayılan bir virüsün Türkiye'de görülmemesi mümkün değildi belki de. Ama virüse karşı alınan önlemleri nasıl değerlendiriyorsunuz?
Esasında bu virüse karşı alınması gereken en büyük önlem vatandaşlarımızdaki bilincin artırılması. Virüsün bilimsel olarak tanınması ve her yönüyle keşfedilmesine halen zaman var. Burada da vatandaşın virüse karşı korunma bilincini geliştirecek her türlü yol en iyi tedbirdir diye düşünüyorum. Genel anlamda ise virüse karşı her geçen gün kalitesi artan tedbirler alınıyor. Özellikle sağlık çalışanlarımızın ilk etapta eksikleri çoktu, önlemler azdı. Bu hususta hiç vakit kaybetmeden hem Türk Sağlık Sen genel merkezimiz hem de Eskişehir Şubemiz olarak yetkili makamlarla istişarelerimiz, basın açıklamalarımız ve tavsiyelerimiz oldu. Şimdi durum daha iyi, her geçen gün de iyiye gidiyor.

14 ALTIN KURAL
Son olarak buradan tüm vatandaşlarımıza benim de tavsiyem: 14 altın kuralı ezberleyip uygulamaları, mümkün olan en üst seviyede evde kalmaları, sosyal mesafeleri korumalarıdır. Bu şekilde sağlık kurumlarımızın işleyişi ve sağlık çalışanlarımızın sıhhati de korunacaktır. Lütfen vatandaşlarımız unutmasınlar: 'Sağlık çalışanı yoksa sağlık da yok.' Tüm vatandaşlarımızın özverili ve bilinçli bir şekilde tedbirlere uyması halinde bu virüsten kurtulacağımıza yürekten inanıyorum.
Editör: TE Bilisim