Eskişehir 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada mağdur taraf avukatları, sanıkların 'yangına sebebiyet vermek' suçundan da yargılanmalarını talep etti. Avukatlar, ''Burada önemli olan faillerin kusur durumudur. Bu bir taksir değil, kitaptaki adı cinayettir. Sanıkların, TCK'nın 81/1 ve 21/2 gereğince cezalandırılmalarını talep ediyoruz'' dedi.

Sanık vekilleri ise, tutuksuz sanık Zafer A. ve Yusuf Vasfi Ö.'nün beraatlerini talep etti. Zafer A.'nın avukatı Ahmet Bülent Akyol, olayın gerçekleştiği yerde patlayıcı madde ile çalışıldığının müvekkilinin bilgisi dahilinde olmadığını söyledi. Akyol, ''Maddelerin patlayıcı olması bile net değil. Müvekkilim iş yerinde alınması gereken tedbirleri almıştır. İş yerinde farklı bir madde de bulunmamıştır'' dedi.

Sanık avukatı Ayşegül Topuz ise, Yusuf Vasfi Ö.'nün cezalandırılmasında somut bir delil bulunmadığını ifade etti. Topuz, ''Müvekkilimin kusurlu olduğu ortaya koyulmamıştır. Atölyede kullanılan ürünün ham maddesi bile patlayıcı özellik taşımamaktadır. Bilirkişi raporu bilimsel değildir'' diye konuştu.

Taraf avukatlarının ardından savunmasını yapan sanık Zafer A., ürün ile ilgili gerekli belgelerin alındığı ve güvenli olduğu söylenerek kendisine herhangi bir tedbir almasının söylenmediğini belirtti. Zafer A., ''Nasıl bir tedbir almalıydım ki bu olay olmasın? Biz Teksan'da teknoloji geliştirme bölgesindeyiz. Türkiye'nin ilk robotunu biz yaptık. Yapay zeka ve yazılım konusunda ödüller almış biriyim. Yapay zeka konusunda Türkiye'de 4 firmadan biriyiz. Organize Sanayi Bölgesi'nde bu işlemi yapabileceğimiz yer yoktu ve patlamanın meydana geldiği iş yerlerini tuttuk. Makine montajları orada yapılıyordu. Biz makineyi tamamlıyorduk. Ürünü karıştırıp, tartıp uygun kutulara yerleştirecektik. Oranlar malzemelerin geldiği firma tarafından bildiriliyordu. Bizim iş yerimizde piknik tüpü bile yok'' şeklinde konuştu.

İş yeri için ruhsat alamadıklarından da bahseden Zafer A., ''Olay olmadan su, elektrik, telefon açtırmak için gittiğimde geri çevirdiler. O alana iskan çıkmadığı için ruhsat vermiyorlarmış. Belediye o bölgeye hiç ruhsat vermemiş ancak patlamadan sonra her yere ruhsat verildi'' ifadelerini kullandı.

Savunmaları dinleyen mahkeme heyeti, sanık Zafer A.'nın 'patlayıcı madde bulundurmak' suçundan beraatine, 'taksirle 4 kişinin ölümüne ve yaralanmasına sebebiyet vermek' suçundan 6 yıl 8 ay, sanık Yusuf Vasfi Ö.'ye ise aynı suçtan 4 yıl 2 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verdi.

Duruşmaya tutuksuz sanık Zafer A., taraf avukatları ve mağdur tarafın yakınları katıldı.

Duruşmanın ardından İşçi Ölümlerine Son Platformu üyeleri tarafından Adliye Sarayı önünde basın açıklaması yapıldı. Platform adına basın açıklamasını okuyan Onur Keşt, yasalar değişmediği sürece işçi ölümlerinin devam edeceğini belirterek, ''Eskişehir'de geçen sene 22 Haziran tarihinde meydana gelen patlamada Umut Küçükarabacı, Ahmet Uysal, İsmail Tünel ve Melik Duran hayatı kaybetmiş, kaçak şekilde patlayıcı madde üreten atölyenin sahibi Zafer A. ve üst işveren Yusuf Vasfi Ö. hakkında dava açılmıştı. Bugün davanın 9. duruşması görüldü. Davanın bu kadar uzaması, işçilerin canının mevcut olan kanunlar tarafından korunmadığını gözler önüne seriyor. Görülen duruşmada sanık avukatları, 'Patronların hangi konuda kusurlu olduğu belirlenememiştir' diyerek patlamanın nasıl meydana geldiğinin bir soru işareti olduğunu belirttiler. Tüm güvenlik önlemlerinin alındığını söyleyip cinayeti, 'Kusuru belli değil' diyerek aklamaya çalışıyorlar. Bizler patronlara verilen bu cezayı kabul etmiyoruz'' ifadelerini kullandı.

Editör: TE Bilisim