RÖPORTAJ: ESRA ÜNLÜ

Tüm dünyada etkisini gösteren koronavirüs salgını nedeniyle eğitime ara verilmişti. Aranın ardından salgına karşı alınan tedbirler kapsamında online eğitim sitemine geçiş yapıldı. Sizler için bu süreçle ilgili eğitim sendika temsilcilerinin görüşlerini aldık.

Uzaktan eğitim modelinin koronavirüs salgını sürecinde öğrenci ve öğretmenleri korumak için alınan en önemli tedbir olduğunu belirten Türk Eğitim Sen Şube Başkanı Haydar Urfalı, 'Yeterli süre belirlenmeli ve bu sürede telafi eğitimi yapılmalıdır' dedi.

İlk olarak Çin'de görülen Koronavirüs salgını bir süre sonra ülkemizde de görülmeye başlandı. Bununla birlikte çeşitli önlemler alındı ve eğitime ara verildi. Siz bu kararı nasıl buldunuz?
Bu virüsün yayılmasını önleyebilmek adına yapılması gereken, sokağa çıkma yasağı ve karantinadır. Bu tedbirlerden ilk ve en fazla etkilenecek olan yerler ise okullardır. Okullar toplu yaşanan yerler olduğu için salgının yaygınlaşmasında etkili rol oynar. Çünkü ülkemizde yaklaşık 26 milyon öğrenci, yaklaşık 1 milyon 100 bin öğretmen ve yaklaşık 175 bin akademisyen olmak üzere toplam yaklaşık 1 milyon 500 bin çalışanı genel toplam olarak da yaklaşık 27 milyon 500 bin insanımız okullarda bulunmaktadır. Bu sayı toplam ülke nüfusumuzun yaklaşık 1/3'üne karşılık gelmektedir. Sonuç olarak alınan kararın yerinde ve uygun olduğunu söyleyebilirim.

Salgın yayılmaya başladığında öğrencilerinize ve çevrenize ne gibi tavsiyelerde bulundunuz?
Salgının durdurulması için yayılma zincirinin kırılması gerekmektedir. Herkes öncelikle kendi üzerine düşeni harfiyen yerine getirmelidir. Yapılması gerekenler temastan kaçınmak, kişisel hijyene dikkat etmek yani sabunla el yıkamak ve gerektiğinde alkol bazlı dezenfektan, eldiven, maske kullanmak, zorunlu olmadıkça izolasyon sağlamak adına evde kalmak, evden çıkmak zorunda kalındığında 1,5-2 metrelik sosyal mesafeyi korumak, ev ziyaretlerine son vermek ve yetkililer tarafından yapılacak çağrı ve tavsiyelere uymak şeklinde özetleyebilirim.

Psikolojik açından salgından olumsuz etkilenen öğrencileriniz var mı? Onları nasıl rahatlattınız?
Yaşadığımız süreç dünyanın var olduğu zamandan bu yana yaşadığı olağanüstü zamanlardan birisidir. Bu nedenle bu süreci yaşayan öğrencilerimiz büyük bir tedirginlik ve yer yer büyük korku yaşamaktadır. Belli tedbirler alındığında bu salgının atlatılacağı, bunun için de öncelikle evde kalarak ve kişisel tedbirlerimizi almanın önemli olduğunu, yetkililerin her türlü tedbiri aldığını, moralimizi yüksek tutmamamız gerektiğini, aslında böylesi zamanların bizlere sevdiklerimizle daha fazla birlikte olmak, özellikle el becerilerimizi geliştirmek, zaman bulamadığımız için yapamadığımız işleri yapmak, ders ve okuma eksiklerini gidermek ve sağlık ve mutluluk için Yüce Rabbimize daha fazla şükretmek adına önemli bir fırsat sunduğunu ifade ederek dilimiz döndüğünce, bilgimiz ve fikrimiz yettiğince ifade etmeye çalıştım/çalışıyorum.

Uzaktan eğitim sistemine geçildi. Bunun verimli olduğunu düşünüyor musunuz? Bu süreçte başka türlü bir yol izlenebilir miydi?
Uzaktan eğitimin yüz yüze eğitimin yerini alması onun avantajlarını karşılaması beklenemez. Ancak yaşadığımız kritik bir durumda uzaktan eğitimden başka bir model de bulunmamaktadır. Devletimiz, çocuklarımızın eğitim sürecinin kesintiye uğramaması ve öğrencilerimizin motivasyonunu korumak adına hızlı bir şekilde EBA ve TV üzerinden uzaktan eğitimi devreye soktu. Öncelikle bu faaliyetin karar vericilerini ve fedakarca hizmet sunan tüm meslektaşlarımı yürekten tebrik ediyorum. Süreç içerisinde, MEB yapıcı eleştiri ve öneriler doğrultusunda iyileştirmeler yaparak bu hizmetin etkinliğini artıracaktır.

Unutulmamalıdır ki, uzaktan eğitimin etkinliği ve faydasını belirleyen temel unsurların başında öğrenci ve velilerimizin disiplin ve ciddiyeti gelmektedir. Özellikle velilerimiz, bu süreçte hem verimli zaman geçirmeleri için tedbirleri almalı, hem de uzaktan eğitimi disiplin içerisinde takip etmelerini sağlamalılardır. Ayrıca ailelerimiz, MEB'in duyurularını ve öğretmenlerimizin önerilerini de dikkatle takip etmelidirler.
Uzaktan eğitim uygulamasıyla amaçlanan çocuklarımızın okuldan ayrı kaldıkları bu süreçte derslerinden soğumamaları, eğitimden kopmamaları ve okullar açıldığında büyük bir boşluk yaşamamalarıdır. Yaşanan bu süreçte an itibarıyla bu modelden daha iyi bir yol ve yöntem olamazdı.
Uzaktan eğitim uygulamalarında yaşanabilecek en önemli sorunların başında öğrencilerin motivasyonu ve eğitimlerin, öğrencilerin dinleme ve izleme becerilerinden hızlı olmasıdır. İlkokul ve ortaokul düzeyindeki öğrenciler bu hıza kolay adapte olamazlar. Ayrıca sürekli pekiştirme uygulamaları yapılmadığında, eğitim faaliyetleri etkili olamaz. Bu sorun, uzaktan eğitimi destekler nitelikte ailelerin ve öğretmenlerin yapacakları bazı uygulamalarla aşılabilir.

Uzaktan eğitim sistemiyle ilgili neler düşünüyorsunuz?
EBA (Eğitim Bilişim Ağı) Uzaktan Eğitim Platformundaki eğitimler şu anda iki yolla öğrencilerimize ulaşıyor. Bunlardan birisi televizyon diğeri ise internet. Bu sürede eğitim sürecinin öğretmenlerle birlikte öznesi öğrencilerimizi ilgi ve isteklerini diri tutmak için mümkün olduğunca eğitimlerini sürdürmek adına yapılan uygulamadan yüksek bir verim beklemek doğru bir yaklaşım olmaz. Evlatlarımızın öncelikle beden sonrasında da ruh sağlıklarını koruyabilmek adına yapılan bu çalışma asgari bir yarar ve verim getirecektir. Elbette aksayan yönleri oldu ancak zaman içinde bu yönleri giderildi/gideriliyor. Sonuçta bu çapta ilk defa uygulanan ve dünyada sadece bir kaç ülkenin başarabildiği bir yönteme sahip olmanın da avantaj olduğu da bir gerçektir.

Bu sistemden faydalanamayan öğrencileriniz var mı? Varsa bu öğrencilerin eğitimlerinin devam etmesi için ne gibi çözüm yolları üretiyorsunuz?
Uygulanan EBA programından öğrencilerimizin faydalanma şartı evde televizyon ve/veya internet bağlantılı bilgisayar olmasına bağlıdır. Öğrencilerimizin evinde en azından televizyon bulunmaktadır. Münferiden bu imkanı olmayan öğrencilerimize yetkililer gerekli katkıyı sunmaktadır.
Uzaktan eğitim uygulamalarının avantajı olduğu kadar dezavantajı da bulunmaktadır. Bir dersi arşivden defalarca izleme olanağı sunarken, yüz yüze eğitimin, özellikle uygulamalı eğitimin yerini alması imkansızdır. Uzaktan eğitim, okulda verilen örgün eğitimin alternatifi değildir, sadece olağanüstü bir durumda işe koşulması gereken en optimal çözümdür. Uzaktan eğitimin etkili bir şekilde uygulandığı ve başarılı olduğu düzey daha çok lisans ve lisansüstü eğitim uygulamalarıdır.
Uzaktan eğitim uygulamalarında yaşanabilecek en önemli sorunların başında öğrencilerin motivasyonu ve eğitimlerin, öğrencilerin dinleme ve izleme becerilerinden hızlı olmasıdır. İlkokul ve ortaokul düzeyindeki öğrenciler bu hıza kolay adapte olamazlar. Ayrıca sürekli pekiştirme uygulamaları yapılmadığında, eğitim faaliyetleri etkili olamaz. Öğrenme sürekli pekiştirme ve tekrar ile mümkün olur. Bu sorun, uzaktan eğitimi destekler nitelikte ailelerin ve öğretmenlerin yapacakları bazı uygulamalarla aşılabilir. Derslerin etkileşimli hale getirilmesi yani öğretmen ve öğrencinin ders anında iletişim kurabilmesi daha da etkili olacaktır.

Öğrencilerin okulda bulunmadığı zamanı şartlar normale döndüğünde telafi etmek için eğitim uzatılmalı mı?
Yaşadığımız bu süreçte eğitim-öğretim faaliyetlerinde bir aksamanın olduğu ve uygulanan uzaktan eğitim modeliyle özellikle ilköğretim ve ortaöğretim düzeyinde ulaşılması gereken eğitim-öğretim hedeflerine yeterince ulaşılamayacağı tüm eğitimciler tarafından kabul edilmektedir. Elbette bu küresel salgın atlatılarak toplumsal hayat normale döndüğünde en az sorunla atlatılan süre telafi edilmelidir. Her şey telafi edilebilir ancak hayatın ve sağlığın telafisi yoktur. Eğitim ve öğretim bir süreçtir. Bu süreçte gecikme olabilir ancak bir eksiklik olmamalıdır. Bu açıdan bakıldığında moral ve motivasyonu arttıracak tedbir ve uygulamalarla birlikte evlatlarımızın hedef davranışlara erişmesini sağlamak adına yeterli süre belirlenmeli ve bu sürede telafi eğitimi yapılmalıdır.

Bu süreçte öğrencilerin aileleriyle iletişim kurabiliyor musunuz?
Teknolojinin getirdiği bir takım imkanlardan yararlanarak sesli ve görüntülü iletişim kurmak kolaylaştı. Dolayısıyla bu yollara başvurarak gerektiğinde iletişim kurabilmekteyiz.

Peki, siz bu süreçte evde ailenizle nasıl vakit geçiriyorsunuz?
Evde kendimizi izole etmiş durumdayız. Zorunluluk olmadıkça evden dışarıya çıkmıyoruz. Çıksak bile çok kısa sürede yapmamız gereken işi yapıp tekrar eve dönüyoruz. Evde de hijyen kurallarına uymaya çalışarak yaşıyoruz. Okuyarak, sohbet ederek, dinleyerek, izleyerek ve çalışarak vakit geçiriyoruz.

Öğrencilere bir mesajınız var mı?
Elbette ki okulların tatil edilmesi başka sorunları beraberinde getirmektedir. Ancak hiçbir sorun insanlarımızın özellikle de sizlerin sağlığından ve hayatından önemli değildir. Hepimiz için sizlerin sadece fiziksel sağlığı değil ruhsal sağlınız da önem arz etmektedir. Okullarınızdan, arkadaşlarınızdan ve öğretmenlerinizden uzak kalacaksınız.. Bu süreçte insanlığın gördüğü olağanüstü zamanlardan birini yaşayacaksınız.. Yetkililer sizlerin psikolojik ve ruhsal durumunu gözeterek tedbir alınmaktadır. Sizleri mümkün olduğunca bu süreçte rahatlatmak, eğitim-öğretim sürecinden uzaklaştırmamak, rehavete kapılmanızı önlemek ve okul özleminizi diri tutmak adına Milli Eğitim Bakanlığımız bu çapta dünyada birkaç ülkenin sahip olduğu uzaktan eğitim modeliyle bir uygulama başlattı. Ancak bu modelden tamamen okulun yerini alması beklenmemelidir. Çünkü uygulanan şekli etkileşimli bir yöntem olmadığından öğrencilerimizin öğretmenleriyle bir duygu boyutu yaşaması en büyük eksikliktir. Bu süreçte anne ve babalara büyük görevler düşecektir. Öğretmenlerin okulda üstlendiği ve yaptığı işi olabildiğince onların yapması gerekecektir. Sanırım tüm vatandaşlarımız, eğitime verilen bu zorunlu arada çok açık şekilde kavramıştır ki, öğretmen çok önemlidir. Çocuklarımızın gelişim ve eğitim sürecinde farklı araçlar etkin ve belirleyici olsa da temel unsur öğretmendir. İnşallah bundan sonraki hayatımızda ortak şuurumuz, bu anlayışın, toplumun tüm bireylerinde içselleştirilmesine vesile olacaktır. Bu vesileyle güzel ülkemizin geleceğinin teminatı olan sizlerin eğitimi için fedakarlıkla hizmet veren tüm öğretmenlerimize şükranlarımı sunuyorum. Unutmayın ki okullara ve okuldaki tüm maddi ve manevi varlıklara anlam veren sizlersiniz.
Eğitime verilen zorunlu ara 30 Nisan'a kadar uzatıldı. İnşallah tekrar uzatmak zorunda kalacağımız bir süreç olmaz. Esas olan, insanımızın sağlığıdır. Milletçe, her eksiğimizi gayretimizle telafi edecek azim ve gücümüz var. Fakat Allah esirgesin kaybedeceğimiz sıhhatin telafisi yoktur. Temennim ve duam odur ki, mümkün olabilecek en kısa sürede bu virüs belasını defederek hayatımız normale dönsün.
Editör: TE Bilisim