Ülkemizin termal kaplıcalarıyla ünlü şehri Afyonkarahisar, şimdi de gözünü gastronomi turizmine dikti. Geçen yıl Ekim ayında ‘gastronomi’ alanında UNESCO’ya dâhil edilen şehirde, yöresel lezzetlerinin tanıtımı noktasında adeta seferberlik başlatıldı.
Gaziantep ve Hatay’dan sonra UNESCO tarafından ülkemizin üçüncü, dünyanın 36. Gastronomi şehri ilan edilen Afyonkarahisar, tescilli lezzetiyle gastronomi alanında iddialı bir çalışma yürütüyor. Şehirde uzun yıllar devam eden markalaşma çalışmalarının merkezini ise şu anda gastronomi oluşturuyor.
Afyonkarahisar Belediyesi bünyesinde kurulan Gastronomi ve Dış İlişkiler Birimi tarafından yürütülen çalışmalar çerçevesinde; kaymak, lokum, sucuk, haşhaş ve patatesli köy ekmeği gibi Afyonkarahisar’la özdeşleşen meşhur lezzetler, tanıtım amaçlı olarak ülke genelinde dağıtılıyor. İlk etapta, ulusal televizyonlar, tanınmış ünlü şefler, gurmeler, yemek ve seyahat yazarlarına kargo aracılığıyla gönderilen yöresel lezzetler, ayrıca sosyal medya platformlarında ‘Gastroafyon’ adıyla oluşturulan kurumsal hesaplar üzerinden düzenlenen yarışmalarla Türkiye’nin dört bir yanına ulaştırılıyor.
Korona virüs süreciyle tüm dünyada ‘doğru ve sağlıklı beslenme’ bilincinin önem kazanmasını fırsata çevirmek isteyen Afyonkarahisar, tanıtımda özellikle doğal ürünlerini ön planda tutarak, salgın sonrası ülkemizin gastronomi turizm pastasından hak ettiği payı almayı hedefliyor.
“Hedefimiz, gelip geçilen değil özellikle uğranılan bir şehir ”
Tanıtım çalışmalarıyla ilgili bilgi veren Kültür ve Sosyal İşler Müdürü İhsan Akar, Afyonkarahisar’ın özellikle lokum, sucuk ve kaymak gibi meşhur lezzetleriyle tanındığını; ancak 600’den fazla yöresel lezzetiyle çok zengin bir mutfağa sahip olduğunu söyledi. Afyon’un konum itibariyle birçok şehrin geçiş noktasında olduğunu belirten İhsan Akar, “Şehrimizin bu avantajını da kullanarak, gelip geçilen ve mola verilen bir şehir değil, yöresel lezzetleriyle özellikle uğranılan bir şehir imajı oluşturmak istiyoruz” dedi.
Afyonkarahisar’ın yıllardır termal ve tarih turizminde önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayan Akar, “Elbette biz insanlara sadece yemek vaat etmiyoruz. Herkes tarafından görülmesi gereken 8 bin yıllık tarihe sahip bir şehir vaat ediyoruz. Camileri, medreseleri, çeşmeleri ve tarihi konaklarıyla Selçuklu ve Osmanlı mimarisinin çok özel örneklerini vaat ediyoruz. Son olarak, gelin adeta yaşayın bu şehri diyoruz ve herkesi Afyonkarahisar’a davet ediyoruz “ diye konuştu.
Editör: TE Bilisim