Tülin Onar, bazı medya organlarında yer aldığı gibi yanındakinin kızı değil, yeğeni olduğuna dikkat çekerek, o gün çok sayıda kişinin gözaltına alındığını hatırlattı.

Olaylar sırasında polislerin yeğenini de gözaltına alacağından korktuğu için sadece ağzını kapatmak istediğini, tokat atmadığını ifade eden Onar, 'Yeğenimle birlikte alışverişe çıkmıştık. Yürüyüşün kalabalık olduğunu ve Atatürk posterlerini görünce aralarına katıldım. Daha sonra bir anda nasıl olduğunu anlayamadan polislerin arasında kaldım. Polisler göstericileri gözaltına almaya başladılar. Yeğenimin elini tuttum ve nasıl olduğunu da anlamadan kendimi kavganın ortasında buldum. O refleksle de yeğenimin ağzını kapatmaya çalıştım. Çünkü polis orada yeğenimi götürmeye çalışıyordu. Yani bizi de eylemci zannettiler. Açıkçası olay böyle oldu. Beni bilen biliyor. Benim Atatürkçü sevgimi, milliyetçiliğimi herkes biliyor. Benim herhangi bir karşı şeyim yoktu' dedi.

Onar, asla Atatürk düşmanı olmadığını aksine vatanperver bir insan olduğunu da belirterek, 'Ben iki tarafa da müdahalede bulunmaya çalıştım. Onların görüntüleri de mutlaka vardır. Onları da basına yansıtsınlar' diye konuştu.

'BENİM MELİSA'YA TOKAT ATMA, DÖVME GİBİ BİR DÜŞÜNCEM YOKTU, AKSİNE KORUMA ÇABASINDAYDIM'

'Çok korktuk ve psikolojim çok bozuldu' diyen Onar, şöyle devam etti:

'Ben hayatımda böyle bir kaosun içine hiç girmedim. Kendi insanım, kendi dilinin, dinini konuştuğum, aynı havayı teneffüs ettiğim insanlar üzerimize kin ve nefretle yürüdüler. Kavganın içinde buldum kendimi. Nasıl davranacağımı da bilemedim. O psikolojiyle de bilmiyorum yeğenimin ağzını kapatmaya çalıştım. Zaten görüntülere de bakarlarsa elini hiç bırakmadım. Benim Melisa'ya tokat atma, dövme gibi bir düşüncem yoktu. Aksine koruma çabasındaydım.'

'HALAM BANA VURMADI, AĞZIMI KAPATTI'

Olaylar esnasında Onar'ın yanında bulunan Melisa Zeybek ise halasının kendisine tokat atmadığını aksine eliyle ağzını kapatmaya çalıştığını savundu.

Olay anını anlatan Zeybek ise şunları kaydetti: 'Dün bayağı kötü oldu yani. Ben bir ara halamın elini bıraktım. Polis benim üzerime doğru yürümeye başladı. Sonra halama yapıştım, elini tuttum. Tam o arada halam polisle konuşmaya başladı. Halama hakaret etmeye başlayınca ben duramadım. 'Sen ne yapıyorsun? Sen böyle bir bayanla konuşamazsın' dedim. Bana, 'Senin yaşın kaç, başın kaç' dedi ve beni azarladı. Halam benim kötü bir şey söyleyeceğimi zannetti. Ama ben orada 'Atatürk'ün askerleriyiz' diye bağırdım.'

Editör: TE Bilisim