Röportaj​ : Ayşegül HÜMMET
Başkanlığı bir dönem yapmayı ve sonra devretmeyi planlayan Ataç, 'Zaman ne gösterir bilinmez ama siyasete atılmayı düşünmüyorum' diyerek babasının izinden gitmeyeceğinin işaretini veriyor. Cenk Ataç ve ekibini bundan sonra sağlık çalışmalarında göreceğiz…
Sizi biraz tanıyabilir miyiz, Cenk Ataç kimdir?
Eskişehir doğumluyum, ilkokul Eskişehir'de okudum. Ortaokul ve liseyi İstanbul'da okudum. Hacettepe Üniversitesi Diş Hekimliği Fakültesi'ni kazandım ve oradan diş hekimi olarak mezun oldum. Ondan sonra Eskişehir'e yine geri döndüm. Yaklaşık 26 senedir Eskişehir'de diş hekimliği yapıyorum. Daha önceden Mavi Hastane'de Anadolu Üniversitesi Hastanesi'nde çalıştım. Tam gün yasası çıktıktan sonra da sadece şu an muayenehanecilik yapıyorum.
BABAMDAN ETKİLENDİM
Babanız diş hekimliği de yapmış olan Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç. Siz de diş hekimliğini seçerken babanızdan etkilenmiş olabilir misiniz?
Tabi ki ondan çok etkilendim. Çünkü devamlı onun muayenehanesine gidip geliyordum; görüyordum hastayla olan ilişkilerini ve sadece diş hekimi olmak istedim. Tercihlerim sadece diş hekimliği fakülteleriydi üniversite sınavına girerken. Sonunda da diş hekimi oldum; iyi ki olmuşum.
Yeni göreve başlayan bir oda başkanısınız. İlk hedefleriniz neler olacak?
İlk hedeflerimiz, en büyük hedefimiz bütün diş hekimlerini tek tek ziyaret edip onların görüşlerini, şikayetlerini, isteklerini alıp; onları uygulayabilmek. Buna yeni başladık ama 2 yıl bizim süremiz, 2 yılda bir seçimlerimiz oluyor, bu 2 yıl içinde hem Kütahya hem Bilecik hem Eskişehir'deki odamıza üye olan diş hekimlerini tek tek gezip onlarla konuşup tanışıp dinlemek istiyoruz ki böyle bir çözüm yolu bulabilelim. Hem de birbirimizle tanışalım. En büyük projemiz buydu. Daha sonra sosyal ve bilimsel kurullarımızı oluşturduk, onlar da ayrı ayrı çalışıyorlar. Hem bilimsel toplantılarımız oluyor her ay düzenli olarak hem de diğer odalarla da ortak bilimsel toplantılar yapacağız. Mesela Bursa Odası'yla bir Ekim'de bir projemiz var, bilimsel toplantımız. Karşılıklı olacak bir Eskişehir'de bir Bursa'da. Aynı zamanda İzmir Odası'nda bir tiyatro kulübü var. Diş hekimlerinin sergilediği bir tiyatro kulübü. Onlar da gelip bizi ziyaret edecekler hem de bir tiyatro sunumu yapacaklar. Sosyal faaliyetlerimiz de olacak; gezilerimiz, kahvaltılarımız bu tip sosyal etkinliklerimiz de olacak. Bunlar hekimleri birbiriyle kaynaştırmak amacıyla yapılan hedeflerimiz.
SİYASİ PARTİ UZANTISI DEĞİLİZ
Koronavirüs salgınının patlak vermesiyle birlikte hem sağlık sistemindeki açıklar daha çok konuşuldu hem de doktorların sıkıntıları daha çok önem kazandı. Aynı doğrultuda sendika ve meslek örgütleri de öne çıktı. Diş Hekimleri Odası'nın geri planda kaldığını düşünüyor musunuz?
Yani zaman zaman olabilir. Sendikalar olduğu zaman bazen politik olabiliyordu onun için birazcık geri kalmış olabilir. Ama yani biz hep şunu söyledik biz bir siyasal partinin uzantısı değiliz hiçbir zaman, muhakkak bir sivil toplum örgütüyüz ve kendi içimizde bir politika oluşturacağız. İyi olan şeylere iyi diyeceğiz kötü olan şeyleri de eleştireceğiz. Onun için bu tip şeyleri yani konu sağlık olduğu zaman muhakkak içinde olacağız her zaman.
ŞİDDETİ ÖNLEMEK EN BÜYÜK HEDEFİMİZ
Bir diş hekimi olarak hem yerelde hem de ülke genelinde sağlık politikalarını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Şu an en büyük sorunumuz sağlıkta şiddet, siz de biliyorsunuz, sağlıkta şiddet çok ön plana çıktı son zamanlarda çok sayısı arttı. Bunun için özellikle Sağlık Bakanından randevu istiyoruz. Birkaç kere bizim Türk Diş Hekimleri Birliği, bütün sağlık meslek odaları Sağlık Bakanıyla görüşüp bu işin bir çözüm yoluna ulaşmasını istiyor. Çünkü hakikaten artık çok sevimsiz hale geldi bunu önlemek en büyük hedefimiz.


SERMAYE DEĞİL HEKİM ÖNE ÇIKMALI

Sağlık sisteminin son yıllarda giderek özelleştirilmesi hakkında düşünceleriniz nelerdir?
Şimdi şöyle sağlık sisteminde sermaye gruplarının çok işin içine girmesi diş hekimlerini, diş hekimliği mesleğini birazcık kişiselleştirmekten çıkarıyor artık yani sermaye gruplarının eline veriyor. Sermaye grupları da bunu çok iyi kullanıyor ve çok ucuza diş hekimlerini çalıştırabiliyor çünkü çok fazla diş hekimi artık mezun oluyor, onun için çok fazla işsiz diş hekimi var. Sermaye gruplarının ortaklığının bence çok daha az olması lazım. Diş hekimliği veya sağlık mesleğinde daha çok hekimlerin ön planda olduğu bir sistemin özel olarak olması belki daha mantıklı belki diş hekimliğini daha öne çıkartacak bir durum olur.
BÖLGEYE HİZMET EDEBİLİYORUZ
Eskişehir'in birçok kademede ön planda olduğunu her fırsatta vurguluyoruz. Merkez ifadesini kullandığımız bir değerlendirme yapıyoruz. Diş sağlığı konusunda da ön planda mıyız sizce? Bölgeye hizmet edebiliyor mu?
Çevresindeki bölgeye hizmet ettiğini düşünüyorum ben çünkü kaliteli hekimler Eskişehir'de ve uzman hekimler de çok fazla var, yeni açılan poliklinikler var. Artık çevre illerden çok gelen, özellikle yaz aylarında yurt dışından gelen gurbetçilerimiz var, özellikle Emirdağlı gurbetçilerimiz yaz aylarında çok fazla geliyor. Yani hem diğer ülkelerden hem de Belçika'dan mesela Emirdağ'dan gelen gurbetçilerimiz var. O da yaz aylarında sağlık turizmini birazcık daha hızlandırdı.
HALKI BİLİNÇLENDİRECEĞİZ
Yönetime seçildikten sonra çeşitli ziyaretleriniz oldu. Biz de belediye bültenlerinden bu ziyaretlerin bazılarını takip edebildik. Mesela Yılmaz Büyükerşen'e, Ahmet Ataç'a gittiniz. Biz bu bültenlerde detay göremedik, neler konuşuldu ziyaretlerde? Yeni projeler ve iş birlikleri söz konusu mu?
Evet, bütün belediye başkanlarımıza, Kazım Kurt'a da gittik. İlk önce Sağlık Müdürlüğüyle başladık ziyaretlerimize çünkü daha çok ilişkili olduğumuz kurumlarla başladık. Özellikle bizim en büyük amaçlarımızdan bir tanesi de billboardlarda halkı bilinçlendirmek, bunun için özellikle belediye başkanlarımızdan rica ettik; üçü de sağ olsunlar bize olumlu olarak yaklaştılar. Zaman zaman billboardlarda çıkıp halkı bilinçlendireceğiz; aynı zamanda da halkı diş hekimlerine yönlendireceğiz.
Sizin talepleriniz dışında karşı taraftan bir talep ya da öneri geldi mi?
Çok uzun uzun bir konuşmalarımız olmadı ama her türlü desteğin karşılıklı olabileceğini görüştük.

GÖÇ SÖZ KONUSU DEĞİL
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın hekimlere yönelik 'gitsinler' şeklinde bir çıkış oldu ve çok sayıda hekim de yurtdışına gidip orada çalışmaya başladı. Hatta öğrenciler arasında da dil eğitimi arttı ve kariyerlerine yurt dışında başlamayı hedefliyorlar. Diş hekimlerinde durum nasıl, yurt dışına giden var mı?
Diş hekimliğinde birazcık daha değişik buradaki konu, diş hekimliği daha butik daha özel bir meslek olduğu için kamuda çalışma dışında daha özel çalışma daha ağırlıklı. Böyle olunca da çok fazla diş hekimlerinin diğer ülkelere göçü söz konusu değil şu an. Zaten sayılarda bunu belirtiyor. Ama tabiplerde daha farklı olay. Kendi arkadaşlarımız da tabiplerde çok fazla yurt dışına göç oluyor.
BİR DÖNEM SONRA DEVREDECEĞİM
Diş Hekimleri Oda Başkanlığını Ahmet Ataç da yapmıştı daha önce. Mesleğinizi seçerken babanızın da etkisi olduğunu söylemiştiniz peki sendikacılığa, sivil toplum örgütünegirerken bir etkisi oldu mu?
Sonuçta ben bir diş hekimiyim ve diş hekimlerinin haklarını korunmasını daha fazla hak elde etmesi gerektiğini düşünüyorum. Onun için bu örgüte girdim, yıllardır da bu örgütün içinde de çalışıyorum. Bir dönemde yöneticilik, başkanlık yapıp sonra diğer arkadaşlarımıza bırakacağım örgütü. Bu sonuçta bir basamak bir devam söz konusu değil.
Babanızdan tavsiye aldınız mı bu konuda?
Hiç öyle bir tavsiye almadım ama ben zaten herhalde 20 senedir bu işin içindeyim, görerek devam ettim. Bu bir görev değişimi, hepimiz zaman zaman bu göreve sahip olacağız, devam edeceğiz.
O zaman ileride siyasete atılacağınızı söyleyemeyiz sanırım? Aktif siyasette göremeyeceğiz sizi…
Yok, öyle bir hedefim yok şu an. Yani tabi zamanın ne göstereceğini bilmiyoruz ama öyle bir hedefim yok.

YENİ PROJEDE DESTEK OLACAĞIZ

Muhakkak ileriye dönük projeleriniz var. Tepebaşı Belediyesi'nin de koruyucu hekimlik konusunda özellikle çocuklara yönelik çok güzel uygulamaları var. Bu konuda özel olarak bir iş birliğiniz olacak mı? Ya da diğer belediyelerle de olabilir tabi…
Esasında biz kendimiz de koruyucu hekimlik yapabiliriz, aynı zamanda şu an bir faili diş hekimliği Sağlık Bakanlığının Aile Diş hekimliği projesi var, Eskişehir pilot bölgesi olarak başlayacak yakında. Orada da bir koruyucu hekimlik uygulaması planlanıyor. Biz de Sağlık Bakanlığı hekimleriyle görüştük, elimizden geldiği kadarıyla onlara destek olabileceğimizi illettik. Aynı zamanda Sağlık Müdürlüğüyle de görüştük taleplerimizi ilettik onlara.
**
Röportajımıza eşlik eden Başkan Vekili Emre Baltalı ve Genel Sekreter Esra Yamak da sektördeki sorunlara değinerek fikirlerini paylaştı…. Amaçlarının hekimleri korumak olduğunu paylaşan Baltalı ve Yamada, Türkiye'de iş hekimliğinin kaliteli olduğunu söylüyor
HEKİMLERİMİZİ KORUYORUZ
Esra Yamak: Mezun sayısı çok fazla sahada çalışan hekim sayısı çok fazla… Dolayısıyla her doktor hastasını bir şekilde elde tutmak için her yolu mubah görüyor, bunu içinde en başta reklam var. Biz şu anda reklamla çok savaşıyoruz çünkü yeni hekimler geliyor ve onların çalışma alanları da hasta sayıları da çok az olacağı için onlar daha çok çırpınıyor. Poliklinikler de sermaye ortalığı nedeniyle diş hekimliğiyle alakasız kişiler olduğu için yeni başlayan hekimler tabiri caizse sömürülüyorlar. Bunların önüne geçmeye çalışıyoruz. Meslek dışı personelin ağızın içine girmesini önlemeye çalışıyoruz. Aslında biz hekimlerimizi koruyoruz.
TÜRKİYE'DE DİŞ HEKİMLİĞİ KALİTELİ
Evre Baltalı: Bizim yapmaya çalıştığımız şey aslında diş hekimliğini saygınlığını tekrar yerine getirmek. Burada bazı eski politikaların getirdiği problemle var; mesela kaçak çalışma. Başka şehirden gelip bir doktorun yanında çalışıyorlar bunu çok duyuyoruz. Aslında yasak. Sonra problem çıkıyor doktoru bulamıyorlar Diş Hekimleri Odası'na şikayet ediyorlar ama bizim bir yaptırımımız yok çünkü doktor bize kayıtlı değil. Bunları engellemeye çalışıyoruz, web sayfamızda bütün doktorlarımızın listesi var. Bunlar ekonominin kötüye gitmesinden kaynaklanıyor. Bir de diş hekimliği hizmeti Türkiye'de çok kaliteli. Bunun en önemli sebeplerinden biri muayenehanede yönetici pozisyonunda kimse yok. O yüzden aldığınız sağlık hizmeti gider olarak yüzde 90-95 sağlık hizmeti oluyor. Özel hastanede harcadığınız paranın büyük kısmı sağlık hizmetlerinden diğer hizmetlere kayıyor. Biz bu konularda halkı bilgilendirmek istiyoruz.



Editör: TE Bilisim