Pandemi döneminde tarımsal üretimin önemi bir kez daha ortaya çıkarken, çeşitli sıkıntılara rağmen toprağa bağlılıklarını, çabalarını sürdüren çiftçiler ’Üretmeyince yemek olmuyor" diye belirtiyorlar.
Anadolu’nun birçok bölgesinde olduğu gibi Eskişehir’deki çiftçiler de sonbahar ekimi için tarlalarında yoğun bir çalışma sürdürüyorlar. Ekim aylarının sonuna doğru çiftçilerin sonbahar yağmurları öncesi ekiliş hareketliliği başladı. Ekonomideki dalgalanmalar çiftçiyi olumsuz yönde etkilese de yeni sezon için yapılan ekim işleri tüm hızıyla devam ediyor. Meteorolojiden aldıkları bilgiye göre harekete geçen çiftçiler yağmurun ekilen tohum için can suyu olması nedeni yağmur yağmadan ekiliş işlemini bitirmek için acele ediliyor.
Gelecek yılın ürünlerini almak için şimdiler tarlalarını süren ve tohuma hazırlayan çiftçiler, yaşadıkları onca sıkıntıya rağmen üretimden kopmuyorlar. Bütün dünyanı adeta kasıp kavuran Pandemi sürecinin, özellikle tarımsal üretimini önemini arttırdığını belirtilirken, ’Üretmeyince yemek olmuyor" diyerek yaptıkları çalışmanın öneminin altını çiziyorlar.

Arazilerini yeni yıla hazırlıyorlar
Eskişehir’in Mihalıççık ilçesine bağlı Karaçam köyünde Sonbahar ekimi için tarlada çalışan, arazilerini yeni yıla hazırlayan ve eken çiftçilerden biri olan Hüdayi Turgut çiftçiliğin zorluklarına ve önemine değindi. Geçen seneki ekiliş döneminin kurak geçmesi ve akabinde verim açısından düşük bir yıl yaşandığını ifade eden Turgut, buna rağmen yeni sezondan umutlu. Ekim yaptığı arazinin kıraç oluşundan dolayı yağmurun çiftçilik yaptığı bölge için çok önemli olduğunu söyledi.

“Çiftçinin kıymetini bilmek lazım”
Eskişehir’in Mihalıççık ilçesine bağlı Karaçam köyünde çiftçilik yapan Hüdai Turgut, kuraklık, zamlar ve pandemiden dolayı zorluklar yaşadıklarını, pandemi döneminde çiftçinin kıymetinin daha iyi bilinmesi gerektiğinin altını çizdi. Hüdai Turgut; Bu pandemi de çiftçinin kıymetini bilmek lazım, çünkü üretmeyince yemek olmuyor. Yiyeceğimiz, içeceğimiz buradan çıkıyor. Allah verirse olacak inşallah yağmurlarımız biraz geç ama inşallah umutluyuz Allah’tan umut kesilmez. Geçen sene zayıftı, havaların kurak gitmesinden dolayı zayıftı” dedi.

“Biraz daha çiftçiye destek olurlarsa iyi olur”
Geçen seneye göre şartların biraz daha zorlaştığını dile getiren Hüdayi Turgut, devletin çiftçiye verdiği yardımın yeterli olmadığını ve biraz daha destek olmalarını isteyerek, “Mazot ve gübreyi kooperatiften alıyoruz, Allah verirse ödeyeceğiz. Devlet büyüklerimiz biraz daha çiftçiye destek olurlarsa iyi olur. Destek veriyorlar, ama bence kayda değer değil. Çünkü şimdiden masraf başladı. Burayı ben sürdüm, ikiledim ikinciyi sürdüm, kazayağı çektim, barana çektim, dördüncüye ekiyoruz, daha üstüne bir de merdane lazım, yarın bunun çimen gübresi lazım. Allah inşallah yüzümüze bakar" dedi.

“Koyup gidemiyorum vicdanım el vermiyor”
Şartların zor olmasına rağmen çekip gitmeyi düşünmeyen Turgut, atalarından kalan topraklarda kalarak onların anısını yaşatmak istediği ifade ederek, "Buraları ne yapmak lazım, koyup gitmek mi lazım? Koyup gidemiyorum vicdanım el vermiyor. Gitsen nereye gideceksin, şehirlerin durumu belli, gün güne sıkıntılar artıyor; kalabalık, pahalılık” diye anlattı.
Editör: TE Bilisim