3 Mayıs Dünya Basın Özgürlükleri Günün kutlayarak sözlerine başlayan Sağlar, Türkiye'nin basın özgürlükleri konusunda dünyadaki 180 ülke içerisinde son sıralarda yer aldığını söyledi.

Yurttaşlar yapılanlardan ve ortada bulunan aktörlerden şikayetçi

Gündemde Cumhurbaşkanının Recep Tayyip Erdoğan mı yoksa Abdullah Gül'ün mü olacağı doğrultusunda tartışmalar olduğunu ifade eden Sağlar, her ikisinin de olmayacağını şöyle anlattı: ' Alınan yüzde 45 oy cumhurbaşkanını seçmek için yeterli değildir. Türkiye Cumhuriyeti'nde yaşayan yurttaşlarımız eğer Recep Tayyip Erdoğan'a veya Abdullah Gül'e ilgi göstermiş olsaydı, yüzde 51den fazla oy verirdi. Ama vatandaşlar bunlara ve mevcut hükümetin yaptıklarına ilgi göstermedikleri açıkça söylemektedirler. Yurttaşlar bugün yapılanlardan ve ortada bulunan aktörlerden şikayetçi. Tartışma zaten bir tüccar anlayışı ile sürdürülüyor. Nitekim bu tüccar anlayışının da basiretlisi ve basiretsizi var. Basiretsiz bir tüccar anlayışı ile sürdürülüyor. Yani her türlü hile hurda, algı yönetme, toplum üzerindeki baskı, devletin bütün kuralları ile yurttaşın üzerine gitme doğrultusunda bir anlayış sergileniyor. Türkiye çok önemli bir dönemeçte. Ya ' U' dönüşü yapıp geriyi cahilliye dönemine, faşist bir diktaya gidecek ya da bu dönemeçte yolunu devam ettirecek, demokrasinin vazgeçilmez unsurlarını kurallarını kabul edecek. Ama görülen o ki bugünkü iktidar buna müsaade etmeyecek.'

AKP il, ilçe başkanları kentlerin kadıları gibi davranacaktır

Seçimler öncesi ve sonrasında çıkartılan yasalara ve parlamentonun çalışma şekline bakıldığında Türkiye Cumhuriyet'inin rejiminin değiştiğini belirten Sağlar, ' Hakimler Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) yürütmeye yargının bağlanması demektir. AYM başkanının yapmış olduğu konuşma ve hükümet yetkililerinin verdiği o cevaba baktığınızda ciddi bir şekilde yargıya yürütmenin musallat olduğu ve kendi yargısını oluşturma konusunda müthiş bir kararlılık içerisinde olduğunu ve bunu da Türkiye'nin kabul etmeyeceği görülüyor. Eğer istedikleri yargı düzenini kurarlarsa bundan böyle AKP il, ilçe başkanları kentlerin kadıları gibi davranacaktır. Bunu kabul etmemiz mümkün değildir' şeklinde konuştu.

Böyle bir mekanizma olamaz

MİT yasası ile ilgili de değerlendirmelerde bulunan Sağlar, ' Bundan böyle kimsenin güvenliği yoktur. Susurluk gibi çeteler çok rahatlıkla kurulacaktır. Mit yasasını bu Cumhurbaşkanı, internet yasasını bu Cumhurbaşkanı, HSYK yasasını bu Cumhurbaşkanı onaylamıştır. Bugün Abdullah Gül'e baktığımız zaman hükümetten ve başbakandan giden her türlü mesajın altına imzasını atabilmektedir. Böyle bir mekanizma olamaz. Bu devletin istikrarlı olduğunu uyum içerisinde olduğunu gösterebilir ama bu dikta rejimine kol kola gitme uyumudur. Dolayısıyla Abdullah Gül'de Recep Tayyip Erdoğan'da hangisi kendi aralarında aday olacaklarsa birbirilerinden farklı değillerdir' diye konuştu.

Muhalefetin adayı halkın adayı olacak

Muhalefetin adayının halkın adayı olacağının altını çizen Sağlar, ' Muhalefet, her siyasi parti, kendi mezhebine uygun ve Türkiye Cumhuriyetinde Cumhurbaşkanı olabilecek niteliklere uygun herkesi çıkarabilir. Aslında Türkiye'de Cumhurbaşkanı olabilecek sadece bu iki adam yoktur. Bu iki adamdan başka yurttaşlarımız, dürüst, namuslu, toplum içerisinde bulundukları yerde çok insanımız var. O insanlardan bir tanesi de Cumhurbaşkanı adayı olacaktır, Cumhurbaşkanı da olacaktır. O yüzde 55 tarafından yapılacaktır. AKP Cumhurbaşkanlığı seçimine hazırlanıyormuş. Seçim AKP'nin değil Türkiye halkının kazanımı olacaktır. Çünkü özgürce yaşamak isteyen, demokratik haklardan yana olan bir Türkiye insanı, bugün AKP'nin ortaya koyduğu adaya değil, kendi içerisinden çıkaracağı adayı seçecektir. Buna karşı inancım tamdır' dedi.

CHP toplumun vicdanıdır

CHP'nin toplumun vicdanı olduğunu ifade eden Sağlar şöyle devam etti: ' CHP ana muhalefet olmaktan öte artık iktidar iddiası olan, büyük iktidar projesini hazırlayan bir partidir. Eskişehir CHP için önemli bir örnektir. Sizler ve Eskişehir'de yaşayan insanlar sosyal demokrat bir anlayışla kent yönetimlerinin nasıl güzelleştiğini, kentin nasıl yaşanılır hale geldiğini gören insanlarsınız. CHP Büyükşehir belediyesini ve 4 belediyeyi kazanmıştır. Bir tanesi AKP'nin ayak oyunlarıyla yargıyı ele geçirmesi neticesinde tekrar seçilmek üzere iptal edilmiştir. Ama ben inanıyorum ki 1 oyla kazandığımız yeri artık biz bin oy farkla kazanacağız. Mahmudiye'deki hemşerilerimiz AKP'nin seçim sonrasındaki tavrını açıkça görmektedirler.'

Büyükerşen Eskişehir için önemli hizmetler yaptı

Bir basın mensubunun yapılan anket sonucu Yılmaz Büyükerşen'in isminin çıkmasını nasıl değerlendiriyorsunuz, sorusuna ise ' Sayın Yılmaz Büyükerşen CHP'nin medarı iftarlarından birisidir. Ama aday belirleme süreci henüz başlamamıştır. Sayın Büyükerşen Eskişehir için önemli hizmetler yaptı. Sadece Eskişehir değil, Türkiye belediyecilerine de büyük örnek olan hizmetler yaptı. Böyle bir mensubumuzun bulunması bizim için bir şanstır. Önümüzdeki günlerde parti meclisi adayını ortaya çıkaracaktır' diye cevapladı. (Esra Yücel)

Editör: TE Bilisim