ESOGÜ Otel'de düzenlenen basın toplantısında Rektör Kamil Çolak, Meşelik Kampüsü'ndeki ESOGÜ Sağlık Uygulama ve Araştırma Hastanesi'nin deprem performans analizi ile ilgili açıklamalarda bulundu. Yaklaşık 5 bin sayfalık analiz raporunda hastane binası için güçlendirme yapılmasının uygun olacağı yönünde karar çıktığını aktaran Çolak, binanın Gölcük Depremi dahil olmak üzere depremlerde hiç zarar görmediğini kaydetti. Toplantıya katılan ESOGÜ Genel Jeoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof Dr. Erhan Altunel ise kampüs içerisinden fay geçtiğine dair herhangi bir veriye rastlamadıklarını belirtti.

'GÜÇLÜ İNŞA EDİLDİĞİNİ GÖRÜYORUZ'

2018 yılında değişen yönetmeliğe göre daha önce yapılan tüm binalarda eksiklik olduğunun altını çizen Rektör Çolak, 'En son 2018 yılında deprem yönetmeliği güncellendi. Dolayısıyla 2018 yılından önce yapılan her binada bir eksiklik var. Bu kapsamda hastanemizin binasında da mühendislik hesaplamaları sonucunda küçük çaplı bir güçlendirme yapılması kararı çıktı. Bütün performans analizi çalışmalarından anlaşılana göre hastane binamızın dönemine göre ve bugünle kıyasladığımızda da çok güçlü bir şekilde inşa edildiğini görüyoruz. 1999 depremi dahil olmak üzere şehrimizde hissedilen depremler dahil olmak üzere hiç zarar görmediğini görüyoruz ve biliyoruz. Hastanemiz işlevini sürdürmeye devam ediyor. Güçlendirmeyle ilgili de gerekli çalışmaları yaptık. Fiyat araştırma çalışmaları yapıldı. Cumhurbaşkanlığı Stratejik Bütçe Başkanlığı'na da talebimizi ilettik. Şu anda süreç işlemeye başladı. Hazırlanan rapora göre paleosismolojik veriler Meşelik Kampüsü içerisinde herhangi bir fayın olmadığını ortaya koymaktadır' diye konuştu.

'KAMPÜSTEN FAY GEÇMİYOR'

Anadolu Üniversitesi tarafından hazırlanan fay haritasının yanlış oluşturulduğunu öne süren Genel Jeoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Erhan Altunel, '2001 yılında Eskişehir'de bir çalışma yapıldı. Bu çalışmada bir fay ortaya çıktı. Bu fayın da Osmangazi Üniversitesi Kampüsü'nün içinden geçtiği öne sürüldü. MTA, Türkiye'de deprem üreten fayların haritasını yapıyor. Ülkemizde kurumsal olarak kullanılan harita MTA'nındır. Anadolu Üniversitesi tarafından hazırlanan ve Eskişehir'in bağrına deyim yerindeyse hançer gibi saplanan bir harita var. Bu haritayı oluşturan arkadaş Karabayır'ın olduğu yerde uydu görüntülerinden yararlanarak bir çizgisellik görüyor. Bir de Sultandere'nin olduğu yerde çizgisellik görüyor ve 'bu iki fay nasıl olsa birbiriyle birleşecek' diyerek eline cetveli alıp bu iki çizgiyi birleştirdiğinde tam bizim kampüsümüzün içerisinden geçiyor. Biz yaptığımız çalışmalarda kampüsün içerisinde herhangi bir fay verisine rastlamadık' dedi.

Haber: Abdulllah Güçlü
Editör: TE Bilisim