Modernleşme karşısında yok olmaya mahkum edilmiş bir çok değerlerimiz var.
İşte bunlardan bir tanesi de Bayramlarımız... Kendisinden önce coşkusunun geldiği, hazırlıklarına günler öncesinden başlanıldığı, büyükten küçüğe herkesi tatlı bir telaşla saran bayramlarımız yerini sadece sözde dinlenebileceğimiz günlere bıraktı.
Bayramın gelişi en çok çocukları sevindirirdi. Zira bayram denilince akla ilk çocuklar gelirdi.
Öyle bilirdik ve öyle yaşadığımız anlarımız oldu.
7'den 70'e sevincimizin doruğa çıktığı günlerdi.
Bir ve beraber olmanın, paylaşmanın sevincini yaşadığımız değerlerdendi.
Yeni kıyafetler, sıcak ilişkiler, ziyaretler, çikolatalar, rengarenk şekerlemeler, bayram harçlıkları...
İşte bu yüzden bayramlar bizzat çocuklar tarafından dört gözle beklenen en güzel ve manevi doyuma ulaştıran günlerdir.
O yüzdendir ki bayramları sevmeyen çocuk yoktu!
Peki ya şimdi?
Gerçekten bayramları eskisi gibi idrak edebiliyor muyuz?
Günümüzde çocuklarımız için bayram sadece ellerine rahatça telefonları alıp saatlerce oyun oynayabilecekleri sıradan güne dönüştü.
Ziyaretlerin, bayram harçlıklarının ya da bayramlık kıyafetlerinin hiçbir önemi kalmadı.
Bayram yapabilen çocuklarımız az da olsa hala bulunuyor.
Fakat teknolojinin esiri olup bayramı tatmayan çocuklarımız ne yazık ki daha da fazla...
Bayramlar çocuğun sosyalleşmesi, kişiliğinin gelişmesi açısından çok güzel fırsatlar sunuyor.
Çocuğun sosyal hayatının zenginleşmesine, aktif olmasına, sağlıklı bir kimlik gelişimine katkıda bulunuyor.
Kendisini ifade etme becerisi kazanıyor. Çocuğun bu kazanımları için aile bireylerine büyük görev düşüyor.
Bayramın sevgisini, coşkusunu ve dahi değerini çocuklarınıza iyi bir şekilde aşılayın ki çocuklarınız kapalı kutularından çıksın ve gerçek manada çocukluklarını yaşasın.
Yaşasın ki her gününüz bayram olsun! Bayramı bayram havasında yaşayan tüm aile ve cocukları her daim mutlu olsun.
Tabi bir de bayram nedir bilmeyen diğer çocuklarımız da hep aklımızda bulunsun.
Çocuk işçilerden bahsediyorum!
Oyunlar oynamaktan uzak, çocuk olmayı unutmuş, minicik bedeniyle ailenin yükünü sırtlanmış nice çocukları düşündüğümüzde de bugün bayramdan çok utanma günü olsun.
Hayatın yükünü omuzlanmış bu çocuklarımızı hatırladığımızda utanalım ki, tüm çocuklarımızın bayramları bayram tadında geçirebilmesi için uğraş verelim.
Zira oyun yaşındaki çocukların sırtından geçinen bir toplum mutsuzluğa mahkûmdur. Tüm çocuklarımız çocukluğunu yaşayabilmesi dileğiyle..
İyi Bayramlar.