CHP Milletvekili Jale Nur Süllü, ES TV'de yayınlanan Eskişehir'in Nabzı programına konuk oldu. Süllü, programda ES TV Genel Yayın Yönetmeni Ali Baş ve Anadolu Gazetesi Köşe Yazarı Arif Anbar'ın sorularını yanıtladı.
BİRBİRİMİZİ YIPRATMAYALIM
Tepebaşı Danışma Meclisi'nde yaptığı konuşmaya açıklık getiren CHP'li Süllü, oluşan gündem nedeniyle üzgün olduğunu, CHP'nin kamuoyu önünde tartışılmasını istemediğini söyledi. Süllü, 'Tepebaşı Danışma Meclisi'nde söylediklerim dışarıya farklı bir aktarım olmuş. Nasıl olduğunu da anlayabilmiş değilim. Ben geç gittim. Geç gidişimizden başlayan bir yazı yazıldı. Geç gidişimin nedeni de Tepebaşı Belediyemizin bir üretici pazarının açılışı vardı. Arkasından da bir salon açılışı vardı oraya gittim. Döndükten sonra 4-5 konuşmacı konuştuktan sonra başladım. Şunu söyledim ki: Eskişehir çok canlı bir şehir. 20 yıldır belediye başkanlarımızın çalışmalarıyla çok güzel bir şehir oldu. Biz bu şehirde yaşamaktan dolayı çok şanslıyız. Hep birlikte bunu başardık. Güzel bir şehir, çok mutlu yaşıyoruz bu şehirde. Nitekim bu başarı diğer illere de aksedildi. Diyerek tüm illeri saydım. Ardından da konuşmaya devam ettim. Ben tabi konuşma içeriğimi Arif Bey söyleyene kadar çok fazla düşünmemiştim. Yazılı değildi metnim ama ne konuştuğumu biliyorum. Çok başarılıyız, bu başarıyı büyütmemiz lazım. Büyütmek için neler yapacağımızı konuşmamız lazım. Bu başarıyı büyütürken de politika üretmemiz lazım. Ama hiçbir şekilde partimizi kamuoyunda tartıştırmamamız lazım. Örgütle ilgili tek bir cümle etmedim. Tüzük hakkında da şunu söyledim. 3 kişi tutanak tutmuş, hiçbirinde bırakın şu tüzüğü gibi bir cümle yok. Tüzük için birbirimizi yıpratmamalıyız dedim. Bir kasıtta bulunmadım. Sadece şunu anlattım. Daha önce farklı bir partili belediye meclis üyesi bana dedi ki siz ülkeyi değil partinizi yönetmeye adaysınız dedi. Bu benim içimden yıllardır çıkmadı. O nedenle partiyi kamuoyu önünde tartışmadan tüzük, kongre, kurultay bunlar zaten olacak şeylerdir. Nitekim MYK'da görüşüldü, olağan kurultay. Dolayısıyla bunları anlattım. Birbirimizi yıpratmamalıyız bunları yaparak dedim' diye konuştu.
İYİ Mİ OLDU?
Kongreyle ilgili mahkeme sürecinden söz eden Süllü, 'Mahkemeye verilmesinin doğru olup olmadığına karar verecek kişi ben değilim. Bizim partimizde gelişmiş demokrasi geleneği var. Hak arayışları demokrasi çerçevesinde yapıldığını biliyorum. Kongre zamanı geldiğinde örgüt üzerinde baskı kurulmaması gerektiğini söyledim. Hak, hukuk, adalet temelli kurulan bir parti ya da sloganı üreten bir parti o partinin üyeleri tüzüğe aykırı bir şekilde şu anda mevcut il yönetimi devam ettiğini savunuyor ve hak arayışı içerisinde. Olağanüstü kongre talep etmişler mahkemeye gitmişler. Bu neden doğal karşılanmıyor. Bakın doğal karşılanıp karşılanmaması değil konu. Doğru olup olmadığını davayı açanlara sormak lazım. Ben sadece şunu soruyorum. Ne oldu? Kamuoyu önünde tartışıldı iyi mi oldu?' şeklinde konuştu.
BAŞKANLARIMIZ BAŞARILI
Kazım Kurt'a karşı Ataç, Çakırözer ile bir grup olduğuna dair iddialara yanıt veren Süllü, 'Benim gerek kişisel yapım gerekse hayata bakış yapım gereği asla böyle bir şey düşünmüyoruz. Zaten hepsi çok başarılı belediye başkanlarımız. Asla böyle bir şey yok. Bizim burada partimizi kimlerle başarılı kılabileceksek, nasıl yükselebileceksek buna bakmamız lazım. Asla ve asla böyle bir şey olması bile mümkün değil. Ama ben şuna inanıyorum. Bazı başkanlarımızın yanında olan kişiler bunlardan nemalanıyor. Birileri, bazı kişiler kendi ikballeri için yapıyor. Ben buna çok kızıyorum. Sonuçta biz milletvekiliysek bu şehrin milletvekiliyiz. 7 belediye başkanımız birbirinden kıymetli' şeklinde konuştu.
ÇOK HİZMET ETTİM
Belediye başkanı olmak isteyip istemediğine dair soruya yanıt veren Süllü, 'Ben onu geçmişte bıraktım. Şu anda milletvekiliyim. Uzun vadeli planlarla bir şey yapmak öngörüde bulunmak mümkün değil. Ben 20 yıl Eskişehir'e çok hizmet ettim. Sürekli olarak topluma hizmet ettim. Benim siyasete bakışım farklı. Ben siyaseti hizmet olarak görüyorum. 21 yaşında sivil toplum örgütlerinde çalışmaya başladım. Binlerce çocuğu yurtdışına burslu gönderdim Türk Kültür Vakfı ile. Kadın platformu kurmuştuk. Zihinsel engelli kadınlar merkezi açtık, kadın sığınma evi açtık. Yüzlerce kreş açtık bu şehirde. Sonra Yılmaz Büyükerşen ile birlikte meclis üyesi seçildim. 10 yıl meclis üyeliği yaptım. Beş yıl Eskişehir'de Sosyal Hizmetler Daire Başkanlığı yaptım. Bu yerel yönetim birikimini ülke geneline taşıyıp Eskişehir'in başarısından diğer illerin de yararlandırmam gerekiyor diye düşündüm. Meclis'teki konuşmalarım esnasında da hep Eskişehir'den örnek veriyorum' ifadelerini kullandı.
BÜYÜK BİR MUAMMA
Millet Bahçesi yapılacak alanda büyük bir muamma olduğunu belirten Süllü, 'Ne kadar sorarsanız sorun cevap yok. Biz soru önergeleri veriyoruz ama cevap gelmiyor. Kültür Dünyası Başkenti kurulduğundan bu yana şaibesi bitmedi. Aynı şaibe Millet Bahçesi ile devam ediyor. TOKİ'ye devredilmişti orası. Yeni stadyum yapıldı. Müteahhit kaçtı biliyorsunuz, Güngör Azim Tuna koskoca stadyum yaptık demiş. Herkes biliyor ki üniversiteden inanılmaz bir para aktarıldı. 500 milyon lira aktarıldığı söylendi üniversiteden. Üniversitenin parasıyla yapıldıysa o stadyum diğer ajans paraları ne oldu? Şehrin göbeğindeki alan TOKİ'ye devredildi. Kent Meydanı yapılacaktı sonra değişti. İhaleden kaçmak için mi TOKİ'ye devredildi? Şubat'ta ihale yapılacaktı yapılmadı, proje değişti. Kazım Bey günlerdir söylüyor, İstanbullu bir firma aldı. Ama Kültür ve Tabiat Varlıkları projeyi reddetti. Orası bir muamma. Oraya devret, buraya devret bir takım şeyleri kaçırmak için yapılıyor. Proje Kent Meydanı'ydı. Birden bire Millet Bahçesi'ne dönüştü, otopark var. 2001 yılında şöyle bir şey vardı: Oradaki meslek liseleri, artı stadyum hatta Hava Hastanesi'ni de içine almak istediler. O zamandan böyle bir proje vardı. Kamuoyu buna tepki gösterdi' dedi.
HEDEFİM BAŞKA
Siyaseti hizmet olarak gördüğünü ifade eden Süllü, 'Ben ulusal çapta parti içinde bir yere gelmek için siyaset yapmıyorum. Koşullar bu şekilde devam ederse erken seçimlerde aday olup olmayacağımı bilemiyorum. Eskişehir'i çok seviyorum. Verdiğimiz önergelerde hep Eskişehir'in sorunlarını dile getiriyorum. Örgütü tanımıyor diyorlar ama ben örgütün her etkinliğine katılmaya çalışıyorum. Farklı illerin örgütleri de çağırıyor. Ben nasıl tepeden inebilirim. Bu şehirde doğrum, büyüdüm hizmet etim' şeklinde konuştu.
ÖN SEÇİM OLMALI
Örgütle arasının kötü olmasının imkansız olduğunu belirten Süllü, 'Benim kimseyle sorunum yok, olumsuz bir ilişkim yok. Örgütle de herhangi bir sorunum yok olamaz da. Biri diyor Jale Nur Süllü çok ön plana çıktı örgüte dediğini yaptırır. Kimse korkmasın. Ben 2009 yılında başkan adayı olduğum dönemde Erman Bey CHP adayıydı. Seçime girdik. Ben 68 bin aldım Burhan Bey 72 binle kazandı. Sonra Erman Bey il başkanı adayıyken bizim belediye çalışanı arkadaşlarımız dediler ki biz kongrede kime oy verelim dediler. Siz gönlünüzden kim geçiyorsa ona oy verin dedim. Öyle olması gerekir. Delegelere baskı yapılmasına karşıyım. Herkes kendi özgür iradesiyle sandığa gitmeli. Keşke ön seçim olsa herkes girse böyle bir süreçten geçilse. Kimse karışmasın. Ama olmuyor. Bu mücadeleler olduğu müddetçe partiyi büyütme şansınız olmuyor' ifadelerini kullandı.
YENİ ARAYIŞTALAR
Alpu Ovası'nda yapılan sondaj çalışmaları hakkında da konuşan Süllü, 'Yer üstünü bitirdiler artık gözlerini yer altına dikmiş durumdalar. Eskişehir'de de sondajlar yapılmıştı bitmişti. ÇED raporu vardı. Dava süreci devam ediyor. Biliyorlar ki ÇED raporu iptal edilecek. Dolayısıyla yeni bir ÇED raporu hazırlamak için altlık oluşturuyorlar. Bir o yanı var. Bir de söylenene göre yatırımcılar için cazip değilmiş bu daha önce hazırlanan termik santral dosyası. Bunun nedeni de şu kömürün yüzeye yakın olduğu yerlerde desandre yani giriş kısmını arıyorlar. Onun araştırmasını yapıyorlar. Belli bölgeler sitti. O sitten de kurtulmak için yeni bir arayış var. Havzayı delik deşik ediyorlar. Burada yeni bir yatırımcıya cazip hale getirmeye çalışıyorlar. Yeni bir finansman bulmak için. Zaten yaptıkları tek şey kaynak yaratmak şu anda. Her şey para getirmek için' dedi.
BU DÖNEM DAHA KOLAY
Küçük Sanayi Sitesi'nde yapılması planlanan dönüşüm ile ilgili konuşan Süllü, 'Aslında geçen dönem o iş olacaktı. Meclis çoğunluğu bizde değildi. Kazım Bey çok çaba sarf etti. Bu dönem daha kolay yürüyeceğini düşünüyorum. Ben bu dönem Kazım Başkanımızla birlikte Yılmaz Hoca da oraya el atarak farklı bir proje çıkarması gerektiğini düşünüyorum. Burhan Sakallı söz verdi ama yapmadı. O alan da çok güzel bir alan olacak' diye konuştu.
Editör: TE Bilisim