İmza toplayan delegelerin sözcülüğünü üstlenen Usluer, sürecin başlamasına neden olan itici gücün, seçmenin kendisi olduğunu söyledi. Usluer, 'Seçmenden gelen bir sesti ve halen de devam ediyor. Türkiye'nin dört bir yanından insanlar, 'Ne oldu, nasıl olacak ve olmalı?' diyorlar. Bence bu açıdan tüm kurullarımızın, partinin kendi öz benliğinin de bu sese kulak vermesinin çok önemli olduğunu düşünüyorum. Biliyorsunuz olağan kurultay şubat ayında oldu. Bu delegeler mevcut yönetimin varlığında seçilen delegeler ve delegelerin yarıdan fazlasının olağanüstü kurultay talep etmesi bence çok önemli. Yine mevcut yönetim açısından önemsenmeli. Çünkü bu tür imza süreçlerinde güç, yönetim erkin elindedir, dolayısıyla buradan karşı yönde bir irade beyanı gerçek bir beyandır. Tamamen delegenin kendi öz iradesinin yansımasıdır.' Bu süreçte istemedikleri şeylerin de yaşandığına işaret eden Usluer, 'Parti içi muhalefet' olmadıklarını dile getirdi. Usluer, şunları söyledi: 'Eğer parti içi muhalefetse biz 9-10 Mart'taki tüzük kurultayında da muhalefettik o zaman. Olayı, 'parti içi ortak aklı oluşturma çağrısı' olarak nitelendirirsek geleceğe yönelik daha yapıcı nitelendirme olur. Çünkü bugün ne söylüyorsak, 9-10 Mart'taki tüzük kurultayında da aynı şeyleri söyledik. Eğer o gün biz ortak aklı oluşturabilseydik, ortak akıl doğrultusunda tüzükteki gerekli değişiklikleri yapmış olsaydık bugün bunları yaşamayacaktık. Bugün 24 Haziran seçim sonuçlarını da daha farklı görecektik. Dolayısıyla tüm süreçleri birbiriyle bağlantılı olarak değerlendirmemiz gerek.' Kurultayı yapmamak için direnenlerin yerel seçimi bahane ederek, 'Kurultay yaparsak yerel seçime hazırlanamayız' dediğini belirten Usluer, 'Bu bir bahane. Ağustos ayında hem İYİ Parti hem AK Parti kurultaya gidiyor. Demek ki yerel yönetim seçimlerine hazırlanmada bir engel değil. Bunu da görebiliyoruz' dedi. AA
Editör: TE Bilisim