Geçtiğimiz hafta Sümer Mahallesi Basma Fabrikası içerisinde bulunan evlerinde soyularak darp edilen Cemalettin ve Zehra Sarar, basın açıklaması yaparak, yaşadıklarını anlatı. Zehra Sarar'ın yüz ve boyun kısmındaki morluklar soygun anının dehşetini gözler önüne serdi. Evlerinin bulunduğu alanda basın açıklaması yapan Cemalettin Sarar, eşi Zehra Hanım'ın soygunculara direndiğini bu sebeple de darp edildiğini söyledi. Zehra Hanım'ın mücadelesi sayesinde kurtulduklarını anlatan Cemalettin Sarar, 'Allah'a şükürler olsun. Zehra Hanım onlara çok bağırdı, direndi. Direncinin sonunda da ikimizi de bağladılar, yatırdılar. Kasada ne varsa alın götürün dedim' dedi.
KELEPÇELERLE BAĞLADILAR
Olay anını anlatan ve soyguncuların ellerini ayak bileklerini plastik kelepçelerle bağladıklarını belirten Zehra Sarar, 'Ellerinin ve ayaklarının bağlanmasının ardından bileğini plastik kelepçeden çıkardığını, makasa ulaşıp keserek kurtulduklarını ifade etti. Zehra Sarar, 'Saat 22.55'te ben camiden geldim. Kış bahçesinde oturuyoruz. Başımı çevirdim, iki tane simsiyah giyinmiş, simsiyah eldivenli sadece gözleri gözüküyor. 'Cemalettin bunlar ne?' dedim, 'Sus sus' dedi. Sus deyince Cemalettin'e 'şaka mı yapacaklar acaba, böyle şaka mı olur?' dedim. İrkildim bir tuhaf oldum. Ondan sonra Cemalettin döndü. Bir tanesi de yukarı çıkıyor dedim. Orada bizim vitral camlar var oradan gözüküyor. Bir tanesi de yukarıdan çıkıyor derken, bir tanesi Cemalettin Bey'i, bir tanesi de beni etkisiz hale getirdi. Siyah kelepçelerle ellerimizi bağladılar, ellerimiz kesildi' diye konuştu.
KASANIN YERİNİ BİLİYORDU
Hırsızlara direndiğini anlatan Zehra Sarar, 'Ben tabi direndim, ne yapıyorsunuz dedim. Tabi onlar ayaklarımı ellerimi bağladılar. Ayaklarım bağlı olduğu halde ben yine bir kalkmaya çalıştım. Dizlerimin, dirseklerimin üstüne düştüm. Her yerim çok kötü oldu. Ondan sonra Cemalettin Bey'i yukarı çıkardılar. Bana kasanın anahtarını sordular. Yok, burada değil, fabrikanın kasasında evde değil dedim. Sonra artık kasayı olduğu gibi alın götürün dedim. Tabi o kadın bizde çalıştığı için anahtarı da kasının yerini de biliyordu. Orada 4-5 tane kapı var, direkt kasanın olduğu yere gitmiş. Kasanın yerini anahtarları da biliyor. Hepsini boşaltmışlar. Kasanın dışındakileri de götürmüşler' ifadelerini kullandı.
GÜVENLİĞİ ARADIM
Zehra Sarar sözlerine şu ifadelerle devam etti: '4 tane daha çekmece vardı. Onları da olduğu gibi boşaltıp götürmüşler. Sonra beni de yukarı çıkardılar. Cemalettin Bey'i yatırmışlar yüzükoyun. Ben biraz direndim, Cemalettin 'yat işte yat diyorlar' dedi. Elimizi arkadan bağladılar, ayaklarımızı bağladılar sonra birbirimize bantladılar ayaklarımızı. Sonra üstümüzden kilitlediler ve ses kesildi. Ben biraz sağ tarafım gevşek oldu herhalde sağ kolumu kurtardım. Cemalettin gel bu çekmecede makas var o makası alalım da keseyim ben dedim. Kesip doğru telefona gittim. Hemen güvenliği aradım. Siz neredesiniz eşkıyalar bastı soyulduk, neredesiniz dedim. O da dedi ki, 'efendim burada 3 kişi var kovalıyorum, onları takip ediyorum, Enveriye istasyonuna doğru gittiler' dedi.'
GÜVENLİK SİSTEMİ YAPTIRACAĞIZ
Kendilerinden 1 milyon Euro istediklerini söyleyen Cemalettin Sarar, 'Hepsi fabrikada dedim. Kasada ne varsa al git dedik. Kasada vardı. Ben bilmiyorum Zehra Hanım'ın ne kadarı olduğunu. Zehra Hanım'ın ziynetleri vardı. Onların hepsini alıp gittiler. İki ay çalıştılar karı koca çalıştılar. Bizim bağ evinde çalışıyorlardı' diye konuştu.
DEMİREL'İN HEDİYELERİ
Süleyman Demirel'in hediye ettiği altın saatlerin de çalındığını aktaran Zehra Sarar, 'Ne kamera var ne alarm var, ne bekçi var. İki tane kapıda bekçi var, biz de güvendeyiz diye oturuyoruz. Elini kolunu sallayarak girmişler. Demirel'in altın saatleri vardı hediye ettikleri bir tanesi Cemalettin'in bir tanesi benim. Gerdanlık vardı. Bir an evvel karşıma gelmelerini istiyorum. Ben de onları yüzü koyun yatırıp tekmeleyeceğim. Emniyet müdürümüze de söyledim. Eve de son derece korumalı bir güvenlik sistemi yaptıracağız' diye konuştu.
KARŞI GELMEDİM
Soyguncuların direkt kasanın olduğu odaya gittiklerini söyleyen Cemalettin Sarar, şu ifadelere yer vererek konuşmasını sonlandırdı: 'Hakkımızda hayırlısı. Allah bizi korudu. Yalnız ben karşı gelmedim, eşim karşı geldi. Onu darp ettiler. Benim de üstüme çıktılar, çiğnediler. Yatak odasına girmiyor. Direkt kasanın olduğu odaya giriyor. İki tane kol saatim var. Pahalı saatler, 40 bin 50 bin dolarlık saatlerimi hiç ellemiyor. İkisi de duruyor. Hanımınkileri de alıp gidiyorlar. Çekmecede kasada ne varsa alıp gidiyorlar'
TEŞEKKÜR ETTİ
Açıklamanın ardından, basın mensuplarına gösterdikleri ilgi için teşekkür eden Cemalettin Sarar, en yakın zamanda son derece korunaklı bir güvenlik sistemi yaptıracaklarını söyledi.
MELTEM KARAKAŞ KAYA
Editör: TE Bilisim