Ben ve benim kuşağım 'GırGır' dergisiyle büyüdük…
Karikatürün hasını, babasını, Oğuz Aral'dan, Tekin Aral'dan, Latif Tekin'den tanıdık…
Siyasi karikatürün ne olduğunu,
Nasıl etkili olduğunu,
Alınan GırGır dergisinin elden ele dolaşıp, sıra bize geldiğinde anlardık…
Ecevit, Demirel, Erbakan, Türkeş, Özal yerden yere vurulurdu…
Ne dansözlükleri kalırdı, ne kovboylukları…
Ama yine de…
En ağır siyasi eleştirel karikatürlerin bile,
İçine gizlenmiş, sindirilmiş bir asaleti vardı…
Dün 2 Eylül gazetesinin birinci sayfasındaki 'CHP amblemli' karikatürü görünce, o günler geldi aklıma…
CHP'nin ileriyi ve yukarıyı gösteren 6 oku, eğilip bükülmüş…
Güya,
Siyasi bir eleştiri getirilmiş…
Nedeni, alt yapısı, gerekçesi olmayan bir eleştiri…
Açıkçası gücüme gitti,
Bir CHP'li olarak…
Sonra uzun uzun karikatüre bakıp, düşündüm…
Aslında son derece açıktı verilmeye çalışılan mesaj…
Bir kamuoyu araştırma şirketi yaptığı çalışmada CHP adaylarının Eskişehir'de oy kaybettiklerini saptamış…
O haberi pekiştirmek için de, 'dahiyane bir fikir' olarak, CHP'nin oklarının başı eğdirilmiş…
Gerileme de, ne gerileme ama…
Yılmaz Büyükerşen'in oyları yüzde 51,5'ten yüzde 48,1'e gerilemiş…
Ahmet Ataç ise,
2009'daki yüzde 44,7 oyu yüzde 37,5'a gerilemiş…
İşe bakın ki,
2009'da yüzde 36,5 Burhan Sakallı'nın oyları 38,2'ye 'fırlamış…'
İşte bir kamuoyu araştırmasından çıkan bu 'çarpıcı-şok-dengeleri altüst eden-kimsenin beklemediği-CHP'lilerin saçlarını başlarını yolduracak' bu sonuç,
Arkadaşlara böyle bir karikatür için ilham vermiş…

***
Durup durup geldi aklıma gün boyunca…
Bir zamanlar, iktidara karşı en büyük silahlardan biri olan karikatür, burada olduğu gibi, iktidardan yana olunca, bana hiç mi hiç hoş gelmedi…
Hoşgörümüzü kaybetmeye neden bu kadar meyilliyiz?
'GırGır'la büyüyen ben bile…
Bir karikatüre neden kızıyorum?'