Vedat Türkali'nin ünlü romanına benzedi başlık…

'Fatmagül'ün Suçu Ne?'

Hikayeyi bilen biliyor, bilenler bilmeyenlere anlatır nasıl olsa…

Fatmagül'ün suçunun ne olduğunu net olarak cevaplayamasa da yazar, toplumun ve sistemin kendini var etmek ve varlığını sürdürebilmek için nasıl acımasızca davrandığını gözler önüne serer ve kararı okura bırakır…

Peki, Eskişehirlinin suçu ne?

Neden, aslında olmayan bir suçun cezasını çekiyor?

Dahası bu cezayı kim veriyor?

***

2009-2014 döneminde ve elbette önceki dönemde de, Büyükşehir Meclisi'nde, Büyükşehir Belediye Başkanı ile birlikte 17 üye bulunuyordu…

2004-2009 döneminde AKP grubu Büyükşehir Meclisi'nde çoğunluktaydı…

2009-2014 döneminde ise,

Bir üyeyle de olsa CHP grubu çoğunluktaydı…

2014 yerel seçimlerine yaklaşırken 'Büyükşehir Yasası' adı altında yeni bir yasa çıkardı AKP hükümeti…

Bu yasaya göre,

Önceden yalnızca merkez ilçeler Büyükşehir Belediye Başkanı ve meclisi için oy kullanıp üye gönderirken, yeni yasayla birlikte, tüm ilçeler oy kullanmaya ve üye göndermeye başladı…

Hal böyle olunca,

Önceki yasa kalsaydı,

Büyükşehir Meclisi'nde rahatlıkla çoğunluğu kazanacak olan CHP, azınlığa düştü…

AKP ise,

Kırsaldaki ilçelerden gelen belediye başkan ve meclis üyeleri nedeniyle çoğunluğu kazandı…

Bugün Büyükşehir Meclisinde AKP'nin 29, CHP'nin 16, MHP'nin ise 1 üyesi bulunuyor…

Bu şu demek aynı zamanda;

Eskişehir'in kırsal ilçelerinde yaşayan 80 bin kişi, şehir merkezinde yaşayan 750 bin kişiyi yönetiyor…

Nasıl yönettiği de ortada…

***

Şehir merkezinin kırsal ilçeler üzerinde tahakküm kurması, onların hak ve özgürlüklerinden kısıtlama yapması elbette düşünülemez.

Köyde de olsa, ilçede de olsa, şehir merkezinde de olsa, herkesin o şehrin olanaklarından eşit şekilde yararlanma hakkı vardır…

Çağdaş demokrasi, çoğunluğa değil, çoğulculuğa dayalı bir rejimdir…

Yoksa,

80 bin kişinin 30'a yakın üyeyle, 750 bin kişinin ise 20'den az bir üyeyle temsil edilmesine neden olan bir yasanın dayattığı demokrasi ve çoğunluk anlayışının bizi nasıl bir noktaya getirdiği ortada…

AKP,

İlçelere verilecek otobüs sayısının belirlenmemesi nedeniyle şehir merkezindeki 750 bin kişiyi cezalandırıyor, ilçe ve mahallelerde (köylerde) yaşayan insanlarla onları karşı karşıya getiriyor…

Kaldı ki, bu 750 bin kişinin içinde kendilerine oy veren hatırı sayılır bir kitle de var…

Sürdürdükleri siyasi rekabete onları da kurban ediyorlar ne yazık ki…

***

Üstelik bu ürettikleri çözümsüzlükle,

Şehir merkezindeki Eskişehirlileri olduğu kadar kendi ilçe ve köylerinde yaşayanları da cezalandırdıklarını ve onları da mağdur ettiklerinin bilmem farkındalar mı?

Ne yapalım, biz buna alıştık artık…

Toplu ulaşımı bir parça olsun rahatlatması beklenen 100 yeni otobüs alımı başka bahara kaldı…

En azından,

Yanlış bilmiyorsam, bu dönem yeniden gündeme gelmeyecek…

Ne yapalım,

Eskişehir kaderi neyse çekecek artık…