Literatürde çok afili, kullanıldığında içindeki cümleye acayip hava katan terimler vardır…
'Ortak Akıl' işte onlardan biri…
Önümüzde de yerel seçimler olduğu içindir ki,
Şu sıralar çok sık kullanılıyor 'Ortak Akıl' terimi…
Ortak akıl,
Kısaca özetlemeye çalışırsak,
Deneyimlerden ve ortak alışkanlıklardan kaynaklanan,
Her şeyi sıfırdan öğrenmek yerine, öğrenilen fikir ve düşüncelerden istifade etmek,
Bizim çevremizdekilerden, çevremizdekilerin bizden öğrendikleriyle hareket etmek…
Yoksa
Sıkça düşünüldüğü gibi,
Bir şey yaparken herkesin ortak bir karar almasıyla harekete geçilmesi demek değil…
En azından yalnızca, bu demek değil…
Neyse…
***
Her ne anlamda kullanılıyor olursa olsun,
Yerel seçime yönelik 'şehri ortak akıl ile yönetmek' ilkesinin uygulanacağı vurgulandığında, biz Eskişehirlilerin aklına şunlar geliveriyor hemen…
Yakın geçmişte yaşadığımız örnekler;
Yeni Stadyum yeri…
Şehir Hastanesi yeri?
Millet Bahçesi…
Peki ya Hızlı tren demiryolu hattının üzerine yapılan düzenleme?
Bunların tümü hükümet projeleri…
Ve bunlardan hangisinin içinde 'ortak akıl' var sizce?
Eski stadyum yerinin TOKİ'ye verilerek yapılaşmasından, uzun ve zor bir süreçten geçtikten sonra vazgeçilmiş, 'meydan' yapılmasına karar verilmişti…
Belki orada, bir tür 'ortak akıl'dan söz edilebilir ama orada da en son proje olan 'Millet Meydanı' yine ortak akıla başvurulmadan yapılamış gibi gelmiyor mu size de?
Yıkılan eski stadyumun yerine nasıl bir 'Millet Bahçesi' yapılacağını bilen, nihai projesi gören var mı?
***
Şimdi
Kendisi ortak akıla değer vermeyen bir iktidar partisine mensup olan Büyükşehir Belediye Başkan adayı, seçimi kazandığı takdirde Eskişehir'i nasıl bir ortak akıl ile yönetecek, bilen var mı?
Kendisi buna çok gönüllü olsa bile,
Mensubu olduğu partinin yerel yöneticileri, partililer ve partisinin genel merkezi 'şehri ortak akılla yönetime' nasıl bakacak acaba?
Bu şehirde,
Yeni stadyumun yeri konusunda az mı tartışma yaşandı?
Yeni stadyumun yıkılan eski stadyumun yerinde yapılması için az mı kampanyalar, imzalar toplandı?
Ne oldu?
Yine birileri kendi bildiklerini okudu?
Peki Şehir Hastanesinin şehir merkezinden bu kadar uzakta olmaması gerektiği az mı konuşuldu?
Altından hızlı tren hattının geçtiği Hatboyu düzenlemesi?
O dönemin Valisi,
O dönemin AKP İl Başkanı olmak üzere kimler karşı çıktı kimler?
Hatta o dönemin İl Başkanı Dündar Ünlü,
'Bundan sonra Eskişehir'e Eskişehirlilerin istemediği hiçbir şey yapılmayacak' diye söz vermedi mi?
Verdi…
Peki verdi de ne oldu?
Karar vericiler kendi bildiklerini okudu…
Yapılan düzenleme, şimdi parça parça yıkılıp yenileniyor…
Hatta ve hatta biraz daha eskiye gidelim…
Yeni Adliye binası…
Daha geniş, çevresinde daha rahat düzenleme yapılabilecek bir alana yapılması gerektiği az mı gündeme getirildi?
Büyükşehir Meclisi'nde iktidar partisinin çoğunluğu ile aldığı ya da yapılmasını engellediği birçok projeyi saymıyorum bile…
16 yıldır ülkeyi, hiçbir şekilde 'ortak akıla dayanmayan' kararlarla yöneten bir iktidar partisinden söz ederken,
O partinin adayı Eskişehir'i nasıl ortak akıl ile yönetecek merak etmiyor musunuz?
Ben ediyorum…
***
Dahası,
Odunpazarı Belediyesi'ni 2004-2014 arası 10 yıl yöneten Burhan Sakallı,
Odunpazarı'nda 'ortak akıl' ile hayata geçirdiği birkaç projeyi bize örnek olarak gösterirse, anlamamız belki daha kolay olabilir…
***
Bence…
Bence, özellikle belediye yönetimlerinde siyasetin hamasi nutuklarına, sözlerine yer olmamalı…
Gerçek, akıl, mantık ve fayda olmalı…
Zira,
Yasalara uygun, şehrin ve şehir halkının menfaati için olduktan sonra, nasıl yaptığınızdan çok ne yaptığınız önemlidir…
Yapacağınız projenin, Eskişehir vizyonuna uygun olup olmadığı ve de o vizyona ne katıp katmayacağı önemlidir…
Yılmaz Büyükerşen, yepyeni bir Porsuk'tan söz etti ve yaptı…
Toplu taşımada tramvaydan söz etti ve yaptı…
Kültür sanat dedi ve yaptı…
Şehri yeni ve farklı yeşil alanlar kazandırmaktan, parklardan söz etti ve yaptı…
İki büyük gölet dedi ve yaptı…
Daha birçok şeyi…
Dedi ve yaptı…
Bazı şeyleri de yaptırmam dedi, izin vermem dedi, ben burada olduğum sürece yapamazsınız dedi ve yaptırmadı…
Bu şehrin imar planlarına aykırı yapılaşmasına izin vermem dedi ve yaptırmadı…
Oysa Eskişehir, tepeden tırnağa beton bir şehir olabilirdi…
Düşünsenize,
Kent Park'ın bulunduğu alana, eski stadyumun olduğu alana ne binalar dikilirdi…
Yaptırmam dedi ve yaptırmadı…
Büyükerşen'in, hamasi nutuklar attığını, insanlara istihdam yani iş sözü verniğini hiç duydunuz mu?
Duymadınız değil mi?
Bazen geniş kesimleri karşısına almak pahasına, Eskişehir için doğru olduğuna inandığı şeylerden ödün vermedi…
***
Şu aralar sık sık yinelenen, şehri ortak akıl ile yönetmek, gençlere istihdam sağlamak vaatlerini duydukça bunlar geliyor aklıma…
Ya sizin?