Yeryüzünde hiçbir Günah insanlara eziyet kadar büyük değildir. Allah'a karşı yerine getirilemeyen görevlerin hesabı da Allah'a aittir. Ama insan olarak yaratılmanın verdiği görevler insana karşı gereği gibi yerine getirilmezse vebali Allah'a karşı yapılan günahlarda çok daha farklıdır.

Bir Müslüman için en büyük günah Allah'a şirk (ortaklık) koşmaktır. Bunun yanında Allah Teala insan oğlu ölünce 7 yerde komşu hakkından sual etmeden diğer suallere geçmeyecektir. Ailesine yararı olmayanın millete yararı olmaz diyor, peygamberimiz. O halde insanlığa zulmeden bir kimsenin, Allah'a yakın olması düşünülemez. IŞİD denen çete Allah adına katliam yapıyorum diyorsa bu sadece sapıklıktır. Allah'a inanan kimse kullara zulmedemez. Allah'a inanan komşusuna, kötülük yapamaz. Allah'a inanan kimse, çoluğuna-çocuğuna-ailesine eziyet çektirmez. Allah'a inanan kişi, yanında hiç kimse olmasa da gizli ya da aşikar günah işleyemez.

Bir İslam büyüğü, öğrencilerinin içinde birisini çok seviyormuş ve adı da Ahmet'miş. Diğer öğrencileri Ahmet'i çok sevdiği için onu kıskanıyorlarmış. Hocası bu Ahmet'in nasıl biri olduğunu onlara anlatabilmek için onları bir sınavdan geçirmeyi istemiş. Ve öğrencilerini toplayarak 'Size birer tavuk veriyorum. Alın bu tavukları kimsenin görmeyeceği bir yerde kesip bana getirin' demiş. Tavukları kapan öğrencilerin her biri bir tarafa dağılmış ve kimi ahıra, kimi samanlığa kimi yüksek ekinlerin arasına dağılarak kesmeye çalışmışlar. Hocası onlara belirli bir saat vermiş ve o saatin sonunda hepsi tavukları kesmiş olarak geri dönmüşler. Onlar dönmüş ama hocanın sevdiği öğrencisi Ahmet ortalarda yok. Biraz sonra süklüm-püklüm hocanın yanına gitmiş ve kendilerine verilen tavuğu kesmeden geri dönmüş. Diğer öğrenciler çok memnun, çünkü hocanın sevdiği Ahmet, bir tavuğu bile kesemeden geri getirmiş. Yani o kadar pısırık ki oradaki öğrenciler çok sevinçli Ahmet ise çok mahcup. Hocası ona dönüp sorar 'Ahmet sen niye tavuğu kesmeden getirdin' o da mahcup bir vaziyette 'Hocam sen bu tavuğu kimsenin görmediği yerde kesip getirin dedin. Ben nereye gittim ise Allah'ın gördüğünü hissettim ve onun görmediğini düşünemezdim. Bu nedenle tavuğu kesemedim' o zaman hocası diğer öğrencilere dönerek 'İşte arkadaşlar Ahmet'i niçin çok sevdiğimi anladınız mı?'

Ve o Ahmet büyüyüp sonunda hocasının yerini alır. Tüm insanlar bu şekilde düşünürse hiçbir zaman günaha meyilli olmaz.