31 Mart seçimlerinden aylar önce “Yılmaz Büyükerşen tamam derse CHP’nin Büyükşehir Belediye Başkanı adayı kim olur?” tartışması yaşandı…

Tartışması derken yanlış anlaşılmasın kavga falan değil…

Bazıları “Büyükşehir Belediye Başkan adaylığı Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın hakkı. En tecrübeli başkan” bazıları ise “Kazım Kurt olmalı” diyordu…

Bu tartışmayı genelde Eskişehirliler yapıyordu…

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç, “Yılmaz Hoca buraya kadar derse ben Büyükşehir Belediye Başkan adayı olurum” diyerek gönlünün Büyükşehir’de olduğunu açık seçik belirtiyordu…

* * *

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Yılmaz Büyükerşen’e, “Hocam size CHP Genel Merkezinde önemli bir görev vermeyi düşünüyoruz. CHP’li belediye başkanlarına ağabeylik, danışmanlık ve tecrübelerini, projelerini paylaşmanı istiyoruz” diyerek gönlünü aldı…

Bunun üzerine Yılmaz Hoca da CHP Genel Başkanı Özgür Özel’e 5 yıldır Genel Sekreterliğini yapan Ayşe Ünlüce’yi Büyükşehir Belediye Başkan adayı yapılmasını önerdi…

Genel Başkan Özel’de Yılmaz Büyükerşen’in teklifini kabul etti…

* * *

Ahmet Ataç, birinci dönemde rahmetli Başbakan Bülent Ecevit’in Genel Başkanlığını yaptığı DSP’nin Tepebaşı Belediye Başkan adayı idi…

8 Nisan 1999 yılı yerel seçimlerinde DSP listesinden Eskişehir Tepebaşı Belediye Başkanlığı’na seçilen Ahmet Ataç, 2004 yılına kadar Belediye Başkanlığı görevini sürdürdü.

İlk seçildiği seçimde MHP’lilerden ve sağ seçmenden destek gördüğünü söylemek çok güç…

2004 de yapılan Mahalli İdareler seçiminde Tepebaşı Belediye Başkanlığı için tekrar aday oldu, ancak başkanlığı AK Parti’nin adayı Tacettin Sarıoğlu’na kaptırdı…

Seçimi kaybeden Ahmet Ataç, seçimin üzerinden 2-3 ay geçtikten sonra gerekli etütleri yaparak sanki kısa bir süre yeniden seçim olacakmış gibi çalışmalara başladı…

Mahalle mahalle dolaştı. Tekrar Tepebaşında yaşayanların gönüllerine girmeyi başardı…

* * *

29 Mart 2009 seçimlerinde aday olduğu DSP’den Eskişehir halkının büyük desteğiyle tekrar Eskişehir Tepebaşı Belediye Başkanlığını kazanmayı başardı…

Bu seçimde MHP’liler ve sağ partililer Ataç’a destek verdiler…

AK Parti’nin adayı Murat Canözer 58 bin 401, Ahmet Ataç ise 73 bin 893 oy aldı. Fark 15 binin üzerinde oldu…

2011 YILINDA CHP’YE KATILDI

Ataç, 2011 yılı Şubat ayında CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun da katıldığı törenle CHP‘ye geçti.

30 Mart 2014'de bu kez CHP’nin adayı olarak girdiği seçimde 97 bin 331 oyla 3. Kez Tepebaşı Belediye Başkanlığını kazandı…

Rakibi AK Parti’nin adayı Orhan Soydaş’a yaklaşık 21 bin fark yaptı…

Bu seçimde de Ataç’a, yine MHP ve sağ partilere gönül vermiş seçmenler ciddi destek verdiler…

Çünkü artık Ahmet Ataç, sadece CHP’ye destek verenlerin değil sağ partilere gönül vermiş seçmenlerin gönüllerine de girmeyi başardı…

Ahmet Ataç, CHP’lilere gösterdiği ilgi ve alakayı farklı düşüncelere sahip insanlara da gösteriyor. Bu nedenle Tepebaşı ilçesinde büyük-küçük, kadın-erkek, yaşlısı-genci herkes tarafından seviliyor…

Seçmenler partisine bakmadan, Ataç ismine tarafsız bir aday gibi oy veriyorlar…

* * *

2019 seçimlerinde CHP’nin Tepebaşı Belediye Başkan adayı olarak sandığa giren Ahmet Ataç, bu seçimde de geçtiğimiz seçimlerde olduğu gibi oyunu artırarak 4. kez seçildi…

* * *

31 Mart 2024 de yapılan Mahalli İdareler Seçimlerinde Tepebaşı Belediye Başkanı ve başkan adayı Ahmet Ataç, 5. kez girdiği sandıktan 118 bin 825 oy almayı başardı…

Rakibi Sivrihisar Belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü ise 82 bin 442 oy alabildi…

* * *

Eskişehir’in Odunpazarı ve Tepebaşı olmak üzere iki merkez ilçesinin sosyal yapısı birbirinden çok farklı…

Tepebaşındaki seçmenin yaklaşık yüzde 65’i sağ görüşlü…

Ataç, sempatikliği, güler yüzlülüğü, insanlara dokunuşu ve her ne kadar CHP’li olsa da parti kimliğini çok fazla öne çıkartmadığı için AK Partilerden bile oy alıyor…

Demokrat, AK Parti ve MHP’li hatta Saadet Partili seçmenler de Ataç’a önemli sayılabilecek desteği veriyor…

Peki, “Ahmet Ataç Büyükşehir Belediye Başkan adayı olmuş olsaydı yine kazanabilir miydi?” diyenler var…

Hiç şüpheniz olmasın, Ataç Büyükşehir Belediye Başkan adayı olsaydı Ayşe Ünlüce gibi açık ara farkla kazanırdı…

* * *

 TURİSTLERİ İLÇELERE DE GÖTÜRMELİYİZ

Son yıllarda Eskişehir’e ciddi anlamda turist gelmeye başladı…

Tarihi Odunpazarı bölgesine gittiğimizde bunu görebiliyoruz…

Son dönemlerde vakıf ve devlet müzelerinin yanında yerel yönetimlerin açtığı müzelerle, Eskişehir ‘müzeler şehrine’ dönüştü…

Unesco Dünya Kültür Mirası Geçici Listesi’nde yer alan tarihi Odunpazarı Evleri’nin olduğu bölgede yoğunlaşan müzeler, turizm hareketliliğinin yanı sıra yaşam kültürünün gelecek nesillere aktarılmasında da etkin bir rol oynuyor…

Cumhuriyet Tarihi Müzesi, Kurtuluş Müzesi, Çağdaş Sanatlar Müzesi, Çağdaş Cam Sanatları Müzesi, Yılmaz Büyükerşen Balmumu Heykeller Müzesi, Hamam ve Kent Belleği Müzeleri.  Anadolu Üniversitesi Cumhuriyet Tarihi Müzesi, Lületaşı Müzesi, Eğitim Karikatürleri Müzesi, ESOGÜ Zooloji Müzesi, Havacılık Müzesi, İnönü Karargâh Binası ve Savaş Müzesi. Odunpazarı Belediyesi Cam Atölyeleri Müzesi, Ahşap Sanatları Müzesi, Kent Belleği Müzesi, Demiryolları Müzesi, Yunus Emre Müzesi, Lületaşı, Tayfun Talipoğlu Daktilo, Osman Yaşar Tanaçan Fotoğraf, Yeşil Efendi Konağı Atatürk ile Bir Gün, Ataol Behramoğlu Kitaplığı ve Edebiyat ve Ahşap Eserler, Eskişehir Ticaret Odası Ticaret ve Sanayi (ETO), Eskişehir Eti Arkeoloji, Odunpazarı Özel Modern Müzeleri…

Kurtuluş Müzesi

***

Havacılık Müzesi

***

Balmumu Heykeller Müzesi

***

Eskişehir’in merkezinde 20’nin üzerinde müze var…

Bunların dışında Hayvanat Bahçesi ve Eti Sualtı Dünyası keyifle dolaşılacak yerler arasında…

* * *

İlçelerde ise Ballıhisar/Pessinus Açıkhava Müzesi, Seyitgazi Bor ve Etnografya Müzesi… Han Yeraltı Şehri…

Pessinus Açıkhava Müzesi

* * *

Gündüz baktığımızda şehir sanki yabancılar tarafından işgal edilmiş!

Ama akşamın belli saatinden sonra o yabancıları göremiyoruz…

Sanırsınız ki hepsi gece konaklayacakları otellere gittiler…

Hayır…

Barlar sokağı son durakları oluyor…

Akşamları da barlar sokağı adeta İstanbul Beyoğlu gibi…

Gecenin 24.00’üne kadar burada eğlendikten sonra geldikleri otobüslerle memleketlerine dönüyorlar…

* * *

Kalanlar yok mu?

Onların sayısı iki elin parmaklarını geçmiyor…

Gelen turistler sadece şehir merkezini geziyorlar…

İlçelerdeki ören yerlerine gitmiyorlar…

Neden gitmiyorlar?

Çünkü konaklayacak tesisler yok…

Frig Vadisini gezmek için gelen turistler ilçelerde veya köylerde konaklama yerleri olmadığı için bir günde ne kadar gezebiliyorlarsa sonrasında Eskişehir’e geri dönüyorlar…

* * *

İlçelerimiz ve köylerimizin her tarafı buram buram tarih kokuyor…

Özellikle de yabancı turistler gidip bu tarihi bölgeyi görmek, fotoğraflamak istiyor…

İstiyor ama kalacak tesis yok…

İşte bu nedenle ilçelere gelmiyor…

En azından ilçelerde pansiyon veya butik oteller olsa, gelen turist bir hafta rahat kalır…

Özellikle Frig Vadisi bölgesinde olan ilçelerimizin belediye başkanları bu konuda adım atmalı…

Bir belediye başkanı yapsa, onu gören diğer ilçe belediye başkanları da yapacaktır…

Bakalım o ilk adımı kim atacak?

*  *  *