İlk satırdan söyleyeyim Bisiklet Yolu'nun sonuna geldiğimizi. Bu, paylaşacağımız son yazımızdır —Bisiklet Yolu'nda son bir tur yazıyorum.
Aralık 2018'de yayınlanmıştı ilk yazım. Bugün 2021 Ocak, dört takvim yılı aşıldı. Tam yüzoniki tur Bisiklet Yolu'ndan yazdım Eskişehir'imizi —pedalımın, dilimin döndüğü kadar.
Pek kimsenin okumadığı yazılar da paylaştım, binlerce okura ulaşanlarını da. Okuyup anlayanı, destekleyeni de oldu, öfkelenip karşı çıkanı da. Her birinden çok şey öğrendim. Sağ olsunlar, var olsunlar.
Belediyelerimizi çok eleştirdim. Kalemimi sakınmadan, mıhına da vurdum, nalına da. Haksızlık ettiğim ileri sürüldü, zaman zaman. Bir daha belirteyim, belediyelerimizi çok başarılı bulduğumu —bisikletli ulaşım dışındaki neredeyse bütün işlerinde. Bisikletli ulaşımı destekleme, geliştirme konusunda da aynı başarıyı bekliyorum belediyelerimizden. Bu yüzdendir kalemimin sertliği.
Bisiklet topluluğumuz da nasibini fazlasıyla aldı, eleştirel kalemimden. Burada da niyetimle görülmeyi isterim. Bisikletçi kimliğinin, akşamdan akşama Kızılinler'e pedallamanın ötesinde bir toplumsal sorumluluk bilinci olduğuna inananlardanım. Bu yüzdendir, bisikletçileri ulaşımda bir pedal önde görmek isteğim.
Eleştirinin ilki yerel basına olmuştu. Bisiklet Yolu'nu başlatan ihtiyaç basında bisikletin daha çok görünür olmasıydı. Oldu da. Uğursuz kaza haberleri dışında ayda yılda bir görünce bisikleti gazetede, sevinirdik, daha önce. Bisiklet Yolu ile bisiklet kültürümüz gazetede, televizyonda bisikleti aklından bile geçirmeyen kişilere ulaştı. Toplumun çok farklı kesimlerinden kişiler bisiklet ile temas kurdu: Ofiste, büroda çalışan amiri, memuru; tamircide, berberde müşterisi, ustası; kahvede, lokantada garsonu, aşçısı, geleni gideni bisikleti gördü, okudu, konuştu.
Yüce bisiklet hedefleri bir yana, kişisel bir doyum olarak da yazmak pek lezzetliydi doğrusu. Her hafta yeni bir yazı tasarlamak, yayınlanmasını beklemek heyecanla, okur yorumlarını, destekleri, karşı çıkışları kabul etmek en büyük ödüllerim oldu. Bisiklet üzerine yazmanın mı pedallamanın mı daha keyifli olduğuna karar veremediğim zamanlar bile oldu.
Bütün bu serüvende en büyük şükran Sonhaber gazetemize —yöneticisine, yazarına tüm emek verenlerine. Sayfalarını sonuna kadar açtılar bisiklete. Var olsunlar.
Bisiklet Yolu yazılarıma burada noktayı koyuyorum, ama bisiklet yolunda devam ediyorum yaşamaya —yeni düşlerimin peşinde pedallamaya.
Gelecekte buluşmak dileğiyle, bisikletle, sevgiyle...