Fair play; adil oyundur.
Fair play; Allah'ın sesini duymaktır.
Fair play; sporda adalettir,
Fair play; haktır, sportmenliktir.
Fair Play; dürüst hareket etmek, hilesiz oynamaktır.
Fair play; oyunu kuralına göre oynamaktır. Karşılıklı hoşgörüdür.
Fair Play; ben duygusundan arınmaktır. Ahlaktır. Fazilettir...
Fair Play; oyunda hileye ve şiddete başvurmamaktır.
Fair play; kazanınca zaferi kötüye kullanmamaktır.
Fair Play; kazanınca rakibi tebrik etmek, kazanana saygı göstermektir.
Fair Play, Fair Play, Fair Play saymakla bitmez. Peki Fair Play sadece sporcunun uyması gereken davranış mıdır? Tabiki de hayır, Fair Play hayatın içindedir, küçük yaşta ailede başlar. Eğer ki çocuğuna, kazanmak için her yol mubahtır bilinci veriyorsan, ilerde ne ailesine, ne vatana, nede millete hayrı olur.
EMEK HIRSIZLARI; Kendi kapasitesi, gücü, iyi, ahlaklı sporcu yetiştirmeye yetmez. Kulübünü adeta toplama kampına çevirir. Hırsızlık kanına işlemiştir artık, durduramazsın. Sporculara maddi manevi vaatlerde bulunur. Vaatlerde bulunduğu gibi, keşke faydalı olsa, sporcu gittiğinde hayal kırıklığına uğrar. Spor ahlakı diye kavram yoktur lügatinde. Spordan da anlamaz zaten, anlasa emek hırsızlığı yapmaz. Toplama kampıyla, övünür. Yani başkasının başarısıyla kendi övünür. Halk arasında; başkasının sırtından kurban kesmektir adı..
Hayatın içinden devam edelim o zaman;
Zamanın birinde, antrenörüm diyen bir zat varmış, başka bir antrenörün öğrencilerinden birinin yakınına ulaşmış, illaki de bana gelsin, benim sporcum olsun diye yalvarmış.
Minik fındığım yani sporcum, her ne kadar minik desem de siz bana bakmayın, çok da minik değilmiş, ama öğretmeninin yanında hep minikmiş.
Minik fındık, Hırsızlara, yani emek hırsızlarına pabuç bırakmamış. Öğretmenim demiş, başka bir şey dememiş. Üzerinde baskı kurulmuş. Ama minik fındık yılmamış, direnişe devam.
Direnmiş direnmiş direnmiş.
Gel zaman git zaman, öğretmeni minik fındığını özlemiş, dayanamayıp aramış.
Minik fındığının hasta olduğunu öğrenmiş, çok üzülmüş..
Tesadüfen caddede giderken, annesi ile rastlaşmış. Hemen miniğini sormuş,
Anne daha fazla dayanamayıp anlatmış olanları... Kaç haftadır gözyaşı kurumadı yavrumun demiş. Kızım sizi çok seviyor, bir ay boyunca, spor yaptığı kıyafetine sarılıp uyuyor demiş.
Sizde; samimiyet, asalet ve fazilet bir arada demiş.
En önemlisi de spor ahlakı var demiş.
Artık özgür, evladınızı sizden kimse koparamaz demiş.
Öğretmeni bu vefa karşısında, duygulanmış gözyaşlarını tutamamış.
Eğitim Ailede başlar. Bazen sporcuların 0-6 yaşında kazanamadıkları Fair play'i, antrenör, ne kadar uğraşsa da veremez. Rabbim herkese dürüst, aile eğitiminde iyi Fair Play ruhu almış, minik fındığım gibi, vefalı sporcular nasip etsin.
Vatana, millete hayırlı çocuklar yetiştirmek için emek veren, Fair play ruhunu bilen, sporcularının hem annesi, hem babası, hem arkadaşı olan, tüm antrenörlerin Dünya Antrenörler Günü'nü kutluyorum.