CHP Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce Çarşamba akşamüzeri Eskişehir Sıhhiye Meydanı'nı dolduran binlerce kişiye hitap etti…
Kah Erdoğan'ı eleştirdi,
Kah, seçilmesi durumunda kendi yapacaklarını anlattı…
Konuşmasının içeriğine geçmeden önce, özellikle değinmek istediğim bir konu var…
Muharrem İnce gördüğüm, dinlediğim, duyduğum ve okuduğum kadarıyla;
Cumhurbaşkanı seçilmesi durumunda 'yeniden parlamenter sisteme dönmek' konusunda hemen hiçbir şey söylemiyor…
Yoksa
Ben mi kaçırıyorum ya da dikkat etmiyorum, bilmiyorum…
Sanki
Erdoğan'ın seçilmesi durumunda kullanacağı yetkileri, kendisi nasıl kullanacak bundan söz ediyor…
'Seçilirsem ben şöyle yapacağım, seçilirsem böyle yapacağım…'
Yanlış düşünüyor olmayı çok isterim ama,
Sanki,
Muharrem İnce de,
O hepimizin toptan reddettiğimiz 'tek adam' olmanın güç sarmalına kapılmış gibi geliyor…
Eskişehir mitinginde de,
Parlamenter sisteme yeniden dönmek konusunda hiçbir şey söylemedi…

***

Deyip,
İnce'nin konuşmasından Eskişehir başlıkları ile devam edelim…
İnce, şehrin kronik sıkıntılarını bir bir sıraladı…
Karşılığında da nasıl tavır alacağını gösterdi…
Bunların büyük bölümü, şu anki iktidarın Eskişehir'e karşı aldığı tavrın tersini yapacağının sözünü vermekten geçiyordu…
Örneğin,
Eskişehir'e yeni bir havaalanı yapacağım demedi, çünkü Eskişehir'in zaten bir havaalanı var…
Sadece tarifeli uçak seferlerini başlatacağını söyledi…
Yeni Şeker Fabrikası yapacağım demedi, demesine gerek yok, çünkü var…
Sattırmayacağım dedi…
Örneğin Eskişehir'e yeni üniversite kuracağım demedi, çünkü 2 tane zaten var…
Böldürmeyeceğim dedi…
İçlerinden biri farklıydı;
Gemlik Limanı bağlantısını sağlayacak demiryolu hattı…
İşte o, hiç yok…
O demiryolunu yapacağım dedi…
Ve elbette Alpu Ovası'na yapılması planlanan kömürlü termik santral konusu…
Yaptırmayacağım dedi…
Yüksek Hızlı Trenlerin neden TÜLOMSAŞ'tan değil de İspanya'dan alındığını sordu…
Milli olmaktan söz ederken verdiği güzel bir de örnek vardı…
Sarayda kullanılan mermerleri sordu…
'Sarayda kullanılan mermerler Afyon'dan mı, Kütahya'dan mı getirildi?
Yoksa Hindistan'dan mı?
Elbette Hindistan'dan…'
Sonra taşı gediğine oturttu…
'Türkiye'de tamamında yerli mermer kullanılan bir yer var bilir misiniz?
Anıtkabir…
Anıtkabir…'

***

Sıhhiye Meydanı öyle bir alan ki,
Sanki hiçbir zaman, hiçbir lider dolduramaz gibi…
Ya da doldukça kendiliğinden genişleyen, büyüyen bir meydan…
Her ne kadar, daha kalabalık bir miting bekliyorduk ise de, katılanların coşkusu o açığı kapattı…
Çok fazla abartmaya gerek yok, 20-25 bin kişi bence doğruya yakın tahmin olacaktır…
Hem Ramazan, hem hafta içi, hem de yağsam mı yağmasam mı diyen bir gökyüzü altında gerçekten de güzel bir mitingdi…
Sonrasında kulağımıza şöyle de bir şey geldi İnce'den…
'70 mitingden Bursa 1 olur, Eskişehir 2…'
Bence Bursa'nın hem kendi nüfusunun yüksekliği, hem de buna bağlı olarak Balkan göçmen sayısının Eskişehir'den çok daha yüksek olması bunun en önemli etkeni olsa gerek…
Sonuçta nüfusu 3 milyon sınırına dayanmış (2.930.000) bir şehirle 800.000 nüfuslu Eskişehir'i kıyaslıyoruz…

***

Miting sonrası planlanan Erenköy İftar programı ise,
Yağmur nedeniyle istenen ve beklenen şekilde olmasa da, İnce yağmura aldırmadan Erenköy'e gitti ve o yağmurun altında ısrarla kendisini bekleyenleri hayal kırıklığına uğratmadı…

***

ÇÖPTE AÇAN ÇİÇEKLER...

Büyükşehir Belediyesi'nin Seyitgazi Yolu üzerindeki çöp toplama ve depolama alanının hemen yanı başına yaptığı Katı Atık Dönüşüm ve Enerji Üretim Tesisi dün yapılan törenle hizmete girdi…
Özellikleri, güzellikleri ile ilgili haber ve yorumları bugün gazetelerden okuyabilirsiniz…
Ben bu tesisle ilgili,
ESGROUP'tan Ali Baş'ın önceki günkü benzetmesini yeniden hatırlatıp bitireceğim…
Ne diyor Ali Baş, Anadolu Gazetesi'ndeki köşesinde…
'Bir yanda enerji üreteceğiz diye, Eskişehir'i çöpe çevirmeye çalışanlar var,
Bir başka yanda ise, şehrin çöpünü enerjiye çevirenler…'
Olayın özeti falan değil,
Bilakis olayın tamamı bundan ibaret…



***

603 DELEGE NEREDE?

Eskişehirspor konusunda,
Bütün şehir ve taraftar grupları,
'Ne olacak?' diye merak ve heyecanla, soran gözlerle birbirlerine bakarlarken, 6 Haziran olarak belirlenen Genel Kurul, yeterli çoğunluk sağlanamadığı için 13 Haziran'a kaldı…
Yani bir hafta daha kaybedildi…
Katılan 155 delege, katılmayan 603 delege…
Şimdi bu bir hafta içinde ne olması bekleniyor, yapılamayan nelerin yapılması bekleniyor da yeterli katılım sağlanamıyor?
Lütfen, katılmayan 603 genel kurul delegesine birileri sorsun…
Kimse sormuyorsa ben sorayım;
Genel kurul delegesi oldum diye kendini nimetten sayan Sayın ve Kıymetli Delegeler;
Niye katılmıyorsunuz?
Niye takım boş yere bir hafta daha kaybetmesin diye neden gerekli itinayı göstermiyorsunuz?
Geçen yıl yaşananları ne çabuk unuttunuz?
Kayyuma kalmasın diye üst üste ertelenen kongreleri ve bu zaman kaybının Eskişehir'e neler kaybettirdiğini bilmiyor musunuz?
Sizler;
Eskişehirspor delegesi misiniz?
Yoksa
Katılın-katılmayın, el kaldırın kaldırmayın diyen birilerinin mi?