Yerel seçim sonuçlarına “emeklilerin” ve “seçime katılım” oranların çok etkilediği gerçeği yanında, adayların kimliği ve partilerinin siyasi söylemleri de damga vurdu.

Emekliler ve seçime katılım oranı, (katılmama oranı) siyasi parti söylemleri-söylemsizlikleri üzerine, sayısal seçim sonuçlarını doğru okumak adına ileriki yazılarımda değineceğim.

Bu seçim gerçeklerini şimdilik bir kenara koyarak, diğer etkenlere kısaca yeniden bakalım.

Geçen haftaki Seçimlerin Finali ve Ayşe Ünlüce” başlıklı yazımı okuyanlar hatırlayacaktır.

Adaylardaki karizma ve politik geçmiş ve işin ehli olmaları seçimin sonucu belirleyeceğini yazmış ve yakından takip ettiğim ve kazanacak belediye başkan adaylarını yazmıştım.

Yine aynı sıra ile bakalım, söyleyelim.

Mihalıççık Belediye Başkanlığını yine Haydar Çorum %52,5 oy alarak kazandı. Haydar Çorum’un başarılı bir dönem geçirmiş olmasının yanında, eşinin de politik olarak epey katkı sunduğu da bir geçek.

Alpu Belediye Başkanı Gürbüz Gürler’in belediyenin borçlarını kapatıp, belediyeyi yeniden kurumsal hizmet edilebilir hale getirmesi ve dürüstlüğüne duyulan güven ile %41,5 oy oranı ile yeniden kazandı.

Odunpazarı Belediye Başkanı Kazım Kurt ise, solcu kimliğini açık açık ilan ederek kazanması sol adına başarıdır. Kamucu yatırımları ve politik söylemleri, partisini öne çıkarma hamleleri ve genel gündem ve şehrin gündemine ilişkin başarılı çıkışları, garip olaylara rağmen ve politik becerisi yüksek, yakın çalışma arkadaşları onu %48,5 oy oranı ile, en yakın rakibine %9 fark atarak 3. kez başkanlığa taşıdı.

Hatta yakın çalışma arkadaşlarından birisi, Kazım Kurt’un 20-22 bin fark atarak kazanacağını bile hesaplayabilmişti.

Tepebaşı Belediye Başkanı Ahmet Ataç’ın en rahat seçim dönemi demiştim, öyle de oldu, bunu kendisi de biliyordu ama buna rağmen gevşemedi, hız kesmedi, ilk defa aday oluyormuş gibi çalıştı ve seçimi en yakın rakibine %16 fark atarak, %53 oy oranı ile 5. kez kazandı.

Yine gelelim, yerel seçimler için, işin anası olan Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı adayı Avukat Ayşe Ünlüce’ye

Büyük bir cesaret örneği göstererek Yılmaz Büyükerşen sonrası belediye başkan adayı olması onu kısa süre içinde tüm Türkiye ve Eskişehir’in seçim gündemine taşıdı.

Ayşe Ünlüce’nin niteliklerini geçen hafta yazmıştım, tüm bunların özeti, “güvenilir” olması yanında, gerçekçi ve samimi “çekim gücü” yani yeni karizma ortaya koyması ona seçimleri %53 oy oranı ile kazandırdı, hem de rakibine %13 fark atarak.

Bu kentin laik ve Cumhuriyetçi kimliği Ayşe Ünlüce’yi sahiplendi ve onu baş tacı etti.

Bunun yanında, çok ilginç, onu hiç tanımayan her görüşten kadınlar üzerinde de “doğru bir aday” algısı oluşmuş ki, onun kazanması için namaz kılıp dua eden kadınlara şahit olduk.

Neden diye sorduğumda?

-Televizyondan konuşmalarını dinledik,

-Memlekete ve Eskişehir’e sahip çıkacak,

-Atıp tutmuyor,

-Ne dediği anlaşılıyor,

-Doğru konuşuyor,

-Çünkü yüzünden gözünden belli,

-Onun için kazanmasını istiyoruz

Siyasette çok ani bir başlangıçla belediye başkanı adayı olan Ayşe Ünlüce, bu kadınları bile çekim gücüne alıp motive edebilmiş.

Seçim günü uzun zamandır göremediğim, kendini ülkücü-milliyetçi olarak tanımlayan bir arkadaşıma denk geldim. Gün, seçim günü ve oy kullanmak olunca, samimiyetimize dayanarak, kime oy vereceğini sordum?

-3 kadına oy vereceğim,

-Kadın büyükşehir adayına,

-Kadın belediye başkan adayına,

-Kadın muhtar adayına,

-Peki tanıyor musun adayları?

-Tanımam, biraz da kadınlar yönetsin!

Yanında eşi vardı, ama ben ondan böyle bir tavır beklemediğim için, hemen ona takıldım,

-Yengem mi böyle istedi?

-Kem, küm…

Anladım ki, aşağıdan yukarıya doğru bir kadın hareketi başlamış, üstelik kadın muhtar adayının bolluğu Ayşe Ünlüce sayesinde epey pik yapmış ve bu durum Ayşe Ünlüce’ye fayda sağlamış.

Yerel seçim süreçleri pek tabi ki, lider ve politik bir kadro, ekip ile yürütülür, bunun yanında parti desteği de çok önemlidir.

Ayşe Ünlüce, seçim kadrosunu Yılmaz Hocanın kadrolarından en tecrübeli ve en iyi olanlarından, politik birikimi ve iletişimi güçlü olanlardan oluşturdu. Bu tecrübe, Yılmaz Hoca ile 5 kez seçim kazanmış olmaktan geliyordu. Başarıda büyük payları var.

Ayşe Ünlüce, partide tepeden tırnağa partili herkesin desteğini kısa süre içinde aldı. Herkes Ayşe Ünlüce için seferber oldu, kimin elinden ne geliyorsa herkes katkı koydu. Bu haliyle de örgüte yeni bir moral ve heyecan katarak onları da motive etmiş oldu.

Zafere giden yolun,

Komutanın güvenirliliğinden,

Askerlerin (örgütün) moral ve motivasyonundan,

Gönüllü milis güçlerinden (partisiz halk) geçtiğini görmüş olmak,

Yeni zaferlerin de habercisi olduğunu,

Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanı seçilen Avukat Ayşe Ünlüce sayesinde ve örneğinden okumak, anlamak ve algılamak ve siyasetteki çözülme süreçleri görmek,

Bence seçimin en önemli sonucu.