Dernek adına konuşan Beste Akgüç, iş yerinin göz göre göre emekçilerin ölümüne davetiye çıkardığını belirterek, ‘Yaşam mücadelesi veren genç kadınlar ve anneler için mezar oldu’ dedi.
Kocaeli’nin Dilovası ilçesinde Ravive Kozmetik’e ait üretim atölyesinde geçtiğimiz günlerde çıkan yangında 2’si çocuk 6 işçi yaşamını yitirmiş, yaralanan işçilerin tedavisi ise hastanelerde sürmüştü. Yangında hayatını kaybedenlerin Tuğba Taşdemir, Nisa Taşdemir, Cansu Esatoğlu, Esma Dikan, Şengül Yılmaz ve Hanım Gülek olduğu açıklanmıştı. Kanatlı AVM önünde bir araya gelen Emekçi Kadınlar Derneği, yangının ardından ortaya çıkan çalışma koşulları ve denetim süreçlerine ilişkin açıklama yaptı. Dernek temsilcisi Beste Akgüç, söz konusu işletmenin daha önce “sigortasız işçi ve çocuk yaşta işçi çalıştırıldığı” iddialarıyla şikâyet edildiğini ancak yaptırım uygulanmadığını savundu.

NE ÇIKIŞI NE DE BİR YANGIN MERDİVENİ VAR
Emekçi Kadınlar Derneği adına konuşan Beste Akgüç, yangının çıktığı binada temel iş güvenliği önlemlerinin bulunmadığını belirterek, “Toplu işçi cinayetinin yaşandığı fabrikanın 2024 yılında sigortasız işçi ve çocuk yaşta işçi çalıştırmaktan şikayet edildiği ancak patronlara herhangi bir yaptırım uygulanmadığı ortaya çıktı. Yangının yaşandığı işyeri ücra bir köşede değil Kocaeli’nin göbeğinde İŞKUR binasının sadece 1 bina yanında. Üretim ruhsatına sahip olmayıp depo ruhsatına sahip olan binada ne bir yangın çıkışının ne de bir yangın merdiveninin olmadığı tespit tedildi. Göz göre göre emekçilerin ölümüne davetiye çıkaran bu işyeri, yeri lise sıraları olan kız çocuklarına, 65 yaşında çoktan emekliye ayrılması gerekirken hala yok paraya çalışan bir kadın işçiye, her biri ağır bir yaşam mücadelesi veren genç kadınlara, annelere mezar oldu” diye konuştu.
“GÖZLERİNİ ÇOCUK EMEĞİNE DİKTİLER”
Yangının ardından işletme sahibi Kurtuluş Oransal’ın Yalova’da valizleriyle yakalandığını, oğlu İsmail Oransal’ın ise hâlâ arandığını belirten Akgüç,“6 emekçi katledildikten sonra patronların ilk aklına gelen kaçmak oldu! Bugüne kadar insanlık dışı çalışma koşullarını sürdürürken hiçbir engelle karşılaşmadılar çünkü bu düzen onlara dayanıyor. Soma’da, Ermenek’te, İstanbul Havalimanı’nda olduğu gibi emekçinin canının kıymeti yok sayıldı. Sömürüye doymadılar, gözlerini çocuk emeğine diktiler. MESEM projesiyle okul çağındaki çocukları sömürü çarkına soktular” şeklinde konuştu.
“KADIN İŞÇİLERİN KANI VAR”
Akgüç, devlet kurumlarını da eleştirerek, “tüm bunları yaratan düzenin sahiplerinin, kadın işçileri, çocuk yaştaki işçileri katleden patronlar henüz fabrikada dumanlar tüterken ellerine valizlerini alıp kaçarlarken, İŞKUR'un bir bina ötesinde her türlü kanuna aykırılığı gerçekleştiren patronlara bu cesareti veren Çalışma Bakanlığı'nın, AKP İktidarının ellerinde kadın işçilerin kanı vardır” dedi.
“BUNLARA KARNIMIZ TOK”
Olayın ardından bazı bürokratların açığa alınmasına ilişkin de konuşan Akgüç, “Çalışma Bakanlığı açıklama yapmış SGK Kocaeli İl Müdürü, İl Müdür Yardımcısı, Gebze SGK Merkez Müdürü, İş Kurumu Kocaeli İl Müdürü İŞKUR Dilovası Hizmet Merkez Müdürü, İşkur Cimer'den sorumlu merkez müdürü açığa alınmış. Ama bunun göz boyama olduğunu hepimiz biliyoruz. Daha büyük sorumlular aklanabilsin diye şimdilik daha küçük bürokratları kamuoyunun önüne attığınız bu kaçıncı cinayet? Bunlara karnımız tok” ifadelerini kullandı.
“SÜRECİN SONUNA KADAR TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Akgüç, tüm sorumluların yargılanması ve patronların en ağır cezayı alması gerektiğini belirterek, “Bu ülkenin emekçi kadınları onurlu bir yaşamı hak ediyor. Ihbara rağmen fabrikayı denetlemeyen yetkililer derhal görevden alınsın ve yargılansın. Katil patronlar en ağır şekilde cezalandırılsın. Yitirdiğimiz işçileri mücadelemizde yaşatacağız ve sürecin sonuna kadar takipçisi olacağız” diyerek sözlerini tamamladı.





