Özcan, “Bu imam efendiler devletin memuru olduğunu unutmuş durumdalar. Bugün o kadrolarda çalışan arkadaşlar 40 bin liranın üzerinde maaş almaktadırlar. Devletin onlara lojman vermek gibi bir zorunluluğu yoktur” dedi.
Demokrat Parti haftalık pazar toplantısı İl Başkanlığı’nda gerçekleştirildi. Sözlerine emeklilerin geçim sıkıntısıyla başlayan Özcan, “Emeklinin geçim derdi, yokluğu, alım gücünün kalmadığını belirten Özcan, yılbaşından beri 10 bin lira civarında emekli maaşı alan emeklilerin maaşının enflasyondan dolayı yaklaşık 3 bin 600 lira değer kaybettiğini söyledi. Emekliye 6’ncı ayın sonunda verilecek olan zammın enflasyon farkı olduğunu söyleyen Özcan, “Hem emekliyi geçmişe dönük enflasyonla sınayacaksınız, hem doğru düzgün bir fark vermeyeceksiniz. Geçen sene memura verilen 8 bin lira seyyanen zam gibi emekliye de en az 10 bin lira – 12 bin lira seyyanen zam verilmelidir ki yaşamını idare ettirmeye çalışsın. Zaten bu paralarla Türkiye’de yaşama şansı yoktur. Dünyanın en büyük mucizesini Türk emeklisi gerçekleştiriyor” ifadelerini kullandı.
TOPRAKLARIMIZI FAİZE SATIYORUZ
Çiftçi kredi faizlerinin yüzde 9.75’ten yüzde 59’a çıkarıldığını söyleyen Özcan, “Çiftçi kredi alabilmek için, finans kurumlarına ve bankalara ciddi manada borçlanmış ve bunun karşılığında tarlasını, arazisini ipotek altına koymuştur. Bugün Manisa’daki tarlaların yüzde 27’si ipotekli. Aydın’dakilerin yüzde 26’sı ipotekli. Edirne’de yüzde 23.85, tahıl ambarı dediğimiz Konya’da yüzde 24.25’i bankalara ve finans kurumlarına ipoteklidir. Bu ne demektir? Bu, göz göre göre Türkiye’nin topraklarını satmak demektir. Bu şartlarda çiftçi bu borcu ödeyemezse bankalar bu topraklara el koyacaklar. Yarın o banka özelleştiğinde bizim bereketli tarlalarımız ya bir Katarlı Arap şeyhinin eline geçecek ya da Yunan papaz bankalarının eline geçecek. Yani biz çiftçimizi desteklemeyerek arazimizi başkalarına altın tepside sunuyoruz. Hem de yüzde 59 faizle sunuyoruz. Kanla kazanılmış bu ülkenin kıymetli toprakları başkalarının eline geçecek. Kanla alınan toprakla faize ödeyemediğimiz paralarla başkalarına satıyoruz” ifadelerini kullandı.
LOJMAN VERMEK ZORUNDA DEĞİL
Eskişehir kent merkezinde bulunan ve lojmanı olmadığı için, din görevlisi atanmadığını belirtilen Hacı Havva Camii’nin durumuna tepki gösteren Özcan, “Bu imam efendiler devletin memuru olduğunu unutmuş durumdalar. Bazı camilerde 2 imam, 5 müezzin varken, Anadolu’nun ücra köşelerinde imamsız kasabalar, beldeler ve köyler vardır. Neden? Çünkü oraların çoğunda lojman yok. Bu son derece ayıp bir şeydir. Bugün o kadrolarda çalışan arkadaşlar 40 bin liranın üzerinde maaş almaktadırlar. Devletin onlara lojman vermek gibi bir zorunluluğu yoktur. Ya görevlerini yapacaklar ya da görevden ayrılacaklar. Gerçekten o görevi vicdanıyla, ahlakıyla, inançlarıyla yapmak isteyen din görevlilerinin önünü kapatmayacaklar” şeklinde konuştu.
