Eskişehir Barosu Kadın Hakları Komisyonu Başkanı Eylem Karacasu, İstanbul Sözleşmesi'nin yürürlüğe girişinin 8'inci yıldönümü olması nedeniyle açıklama yaptı. İstanbul Sözleşmesi'nin çok kıymetli bir sözleşme olduğuna dikkat çeken Karacasu, sözleşmede kadına yönelik şiddetin insan hakları ihlali olarak tanımlandığını belirti. Sözleşme'nin sadece şiddetle mücadele etmediğini aynı zamanda zihniyet değişikliğini de hedeflediğini ifade eden Karacasu, Türkiye'nin Sözleşme'den çekilmesinin talihsiz bir karar olduğunu söyledi.
TEMYİZ YOLUNA BAŞVURACAĞIZ
'İstanbul Sözleşmesi'nin iç hukukumuza kazandırdığı bir takım yasalar da var' diyen Karacasu, 'İstanbul Sözleşmesi'ni dünya milletleri tarafından kadınlara hediye edilmiş bir sözleşme olarak görüyorum. Son olarak İngiltere ve Ukrayna'da Sözleşme'nin imzacısı ülkeler oldu. Bu anlamda aslında İstanbul Sözleşmesi'nden ülke olarak çekilmiş olmamızın talihsiz bir karar olduğu kanaatindeyim. Biz Eskişehir Barosu olarak Danıştay'da bir dava açtık. Danıştay tarafından açılan tüm davaların reddi kararı verildi. Karara karşı biz temyiz yasa yoluna başvuracağız. İstanbul Sözleşmesi aslında bir insan hakları sözleşmesi. Kadına yönelik şiddet ve ev içi şiddet İstanbul Sözleşmesi'nde bir insan hakkı ihlali olarak tanımlanıyor. Bu anlamda kadının yaşam hakkını aslında önceleyen ve koruma altına alan son derece kıymetli bir sözleşme ve şiddetle topyekun bir mücadele ve anlayış değişikliği yöntemiyle aslında şiddetin tamamen ortadan kaldırılmasını nihai amaç olarak hedefleyen bir sözleşme. İstanbul Sözleşmesi'nin iç hukukumuza kazandırdığı bir takım yasalar da var. 6284 bu kapsamda yapılan bir düzenleme' diye konuştu.
İÇ HUKUK YETERLİ DEĞİL
Kadına yönelik şiddetin önlenmesi noktasında iç hukukun yeterli olmadığını kaydeden Karacasu, 'Maalesef iç hukuktaki düzenlemelerin kadına yönelik şiddetin ve kadın cinayetlerinin önlenmesi noktasında yetersiz kaldığınıDanıştay kararının arkasından 12 gün içerisinde 15 kadının katledilmesiyle maalesef görmüş olduk. Belli ki iç hukuk tek başına şiddetin önlenmesinde, özellikle kadına yönelik şiddetin önlenmesinde yetersiz kalıyor' şeklinde konuştu.
İNFAZ YASASI HATALI
Karacasu konuşmasını şu şekilde sürdürdü: 'Son derece trajik,travmatik toplumda infialyaratacak ölçüye varan şekillere büründüğünü sosyal medyadan takip ediyoruz. Neredeyse canlı yayında kadınlar katledilir hale geldi. Bu cüret nereden geliyor? Bana bir şey olmaz anlayışından, bu mantıktan geliyor. Maalesef bizde hatalı olduğunu düşündüğümüz bir infaz yasası söz konusu. Yani mahkemeler her ne kadar cezalandırma kararı verseler de bunun uygulanması aşamasına geldiğimizde cezaevinde verilen süre kadar yatılmadığını çok kısa süre içerisinde tahliye edildiklerini görüyoruz. Bu bir anlamda tabi cesaretlendirici de oluyor. Caydırıcı hiçbir özelliği mevcut yasal düzenlemelerin kalmıyor. Bu anlamda son derece kıymetli bir sözleşme idi. Umarım temyiz aşamasında farklı bir karar çıkar İstanbul Sözleşmesi'ne tekrar tüm kadınlar ve ülke olarak kavuşabiliriz umudundayım.' MELTEM KARAKAŞ
Editör: TE Bilisim