Türk HARB-İŞ Sendikası Eskişehir Şube Başkanı Hasan Atak, ESTV ekranlarında canlı yayınlanan Günaydın Eskişehir programında gazeteciler Tarkan Demir ve Burcu Bilgiç'in sorularını yanıtladı. Kamu işçilerinin geçim sıkıntısı nedeniyle işten ayrıldığını ve bunun büyük bir kayıp olduğunu söyleyen Atak şu şekilde konuştu:
“Bizim geçen yıl Türkiye çapında sadece Eskişehir’de 350'ye yakın arkadaşımız ama emeklilik ama istifa nedeniyle ayrıldı. Bu ay sadece hemen şu gelmeden önce 4 ya da 5 arkadaşımız istifa nedeniyle ayrılıyor. Bizde işten ayrılmalar hiç yaşanmayan şeyler, istifa olmazdı bizde. Niye ayrılıyorlar? Geçinemiyorum diyor. Gerçekten geçinemez. Yani 20 bin lira olmuş kiralar 2 artı 1 evde. Biz Eskişehir şartlarını konuşuyoruz, bu rakamlara geçinilmesi imkansız. Ve ben buradan hükümet yetkililerine şunu söylemek istiyorum. İnsanların demokratik ortamda, demokratik şartlarda tepki vermelerinin de önünü açmalısınız. Yani bir takım baskılamalarla, bir takım tehditkar ifadelerle, sürgünlerle işten çıkartma ya da “Ben seni şuradan şuraya gönderirim” gibi durumlar kamuda çok fazla yaşanmaya başladı. Bu farklı sıkıntıları getirir yanında. Şu dönemde yaşanan nedir biliyor musunuz? Yoksullaşma oluyor, güçlü bir iktidar var. Kendisini baskıcı bir iktidar olarak gösteriyor. Otoriter anlamda söylüyorum güçlü iktidar olduğunu. Bu baskıyla insanları yola getirmeye çalışıyor."
Bunun Sonunda İflaslar Gelir
Atak, "Toplumsal bir çürüme yaşanıyor, insanlar hakaret etmeye başladılar. İnsanlar beddua etmeye başladılar. İnsanlar bu tepkilerini içlerine dökerek yalnızlaşmaya ve bireyselleşmeye döndü. Bunun sonunda iflaslar gelir. Bunun sonunda aile bozulmaları gelir. Bunun sonunda insanlar kumar oynayarak kendilerini iflas etmiş bir anda beş parasız bulmuş hale gelir. Ve elinde hiçbir şeyi kalmayan insanlardan da korkmanız gerekir. Buna müsaade etmemeniz lazım. Birinci Hava Bakım Fabrika Müdürlüğü her zaman Eskişehir'de hatta Türkiye'de öncülük yapmış. Bu neden bizim için biraz daha maaş dışında, özlük haklarımız dışında önem arz etmeli? Görüyorsunuz Orta Doğu yangın yeri. Bu noktada işten ayrılan tecrübeli ve deneyimli arkadaşlarımız ciddi anlamda bir kabiliyet kaybıdır. Bakın bu da dikkate edilmelidir. Bakın bizim işyerlerimizde yaşanan sorunları normal şartlarda geçmiş dönemde kamuoyu bilmezdi. Duymazdı. Neden? Çünkü güçlü bir askeri bir hiyerarşi vardı ve yapı vardı. Bakın bu yapı bozulmak üzere. Bozuluyor daha doğrusu ve bunu ben biliyorsam Mossad da biliyor, CIA de biliyor. FBI de biliyor. Bunu herkes hani Orta Doğu'daki bütün istihbarat örgütleri biliyor. Kimse kusura bakmayacak."
Sadece Maaş Meselesi
Atak sözlerine şöyle devam etti, "Biz güçlü bir ordu yaratmak istiyorsak buralara sahip çıkmalıyız. Bu sadece bir maaş meselesi değil. Onu özellikle belirteyim. Personelinize sahip çıkacaksınız, yetişmiş personelinize. Benim anlattıklarım Türkiye İşçi Sınıfı adına bir sadece sinyal olarak algılansın ve lütfen herkes tarafından, herkes sorumluluğunu bilerek gerekeni yapsın. Hükümet gerekli adımları atmalı, atmak zorunda. Eğer bu atılmıyorsa da bunun karşısında sendikalar hiç öyle rol çalmadan, yani tiyatro yapmadan, oynamadan gerçek manada alana inmeli, üyesinin önüne düşmeli, üyesine sahip çıkmalı. Sahip çıkmıyorsa sahip çıkacak Türkiye'de işçi sınıfı adına birileri mutlaka çıkar, mutlaka var. Ve biz işçi sınıfının da çok güçlü bir yapı olduğunu, Türkiye'nin toplumsal ve siyasal yapısına her zaman da müdahale edilebilecek, değiştirebilecek güç olduğunu da biliyoruz. Lütfen bu gücü görmezlikten gelmesinler, duymazlıktan gelmesinler. Biz artık bıktık, usandık, yeter.” diye konuştu.